Uyumluluk her alanda kabul edilmenin önünü açan bir özelliktir. Ancak TokenInsight analistlerine göre, mevzuata uygunluk yatırımcıları çeken tek faktör değildir.

TokenInsight yakın zamanda, 2019 yılındaki Bitcoin ve diğer kripto para birimi türev borsaları hakkında bir rapor yayınladı. TokenInsight bu raporda, yasal uyumluluğun markete giren yatırımcıları nasıl etkilediğine değindi. Bununla birlikte kripto marketinin 2020’de neden onaylanmış bir kripto-ETF’nin olabileceğini ele aldı.

TokenInsight Raporu İçeriği

Raporda, ICE destekli Bakkt’ın lansman gününde nasıl sadece 0.7 milyon dolarlık bir hacim gördüğüne dikkat çekildi. Borsanın lansmanı o kadar abartılı yapılmıştı ki, o zamanlar birçok kripto para birimi kullanıcısını şaşırmıştı. 26 Ekim’de Bakkt, kendi büyümesi açısından etkileyici olan ancak aynı gün kaydedilen 8 milyar dolarlık BitMEX hacmine kıyasla önemsiz bir rakam olan 11 milyon doların üzerinde alım-satım hacmini gördü.

Bakkt’ın ABD yasal gereklilikleriyle daha uyumlu olmasına rağmen, BitMEX 700 kat daha fazla hacim görüyordu. Bu da analistleri, yatırımcıları piyasaya çeken tek faktörlerin borsa uyumu ve düzenlemeleri olmadığına inanmalarını sağladı.

Ancak rapor, kurumsal yatırımcıların piyasaya girmesi için döviz uyumunun önemli bir önkoşul olduğunu da iddia ediyor. CFTC’ye göre, Chicago Ticaret Borsası(CME) şu anda STONE RIDGE TRUST VI Bitcoin fonunda tanımlanan menkul kıymetleri karşılayan tek menkul kıymettir. Bu da ona, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından onaylanan tek kripto fonu olma özelliği veriyor.

Analistler ayrıca CME’nin BTCH0 sözleşmesinin 24 saatlik hacminin OKEx’in sözleşmelerinden yaklaşık 800 kat daha düşük olduğunu belirttiler. Yani OKEx’in daha iyi likiditeye sahip olduğu söylenebilir ki bu da kurumsal yatırımcıların değeridir. Bununla birlikte STONE RIDGE TRUST VI fonuna, mevzuata uygunluğu nedeniyle ancak CME aracılığıyla yatırım yapılabilir.

TokenInsight’ın raporu ayrıca, Bitcoin veya diğer kripto para birimleri için SEC onaylı bir ETF’nin bulunmaması konusunu da kapsıyor. Bulunmuyorlar çünkü Borsa Yasası Bölüm 6 (b)(5)’nin gereksinimlerini karşılayamıyorlar;

“[Kurallar] hileli ve manipülatif eylemleri ve uygulamaları önlemek için tasarlanmıştır.”

Temel olarak SEC, Bitcoin ve kripto-ETF’lerin yatırımcıları doğrudan kolayca manipüle edilen marketlere maruz bırakacağına inanıyor. İlk 25 türev borsadaki toplam hacmin, BTC ve ETH Vadeli İşlemleri sözleşmelerinin ticaret hacmi, araç türüne bağlı olarak sadece %1,2- %5,4 arasındadır.

TokenInsight ayrıca, uyumlu işlem hacmi düşük olduğundan SEC’in piyasanın kolayca manipüle edildiğine inandığına değindi. Bunun da uyumlu bir kripto para birimi-ETF’nin başlatılmasını önleyen en büyük faktör olduğunu ekledi. “Ancak, bir değişiklik olursa, bu tür ürünler 2020’de markete girebilir.” Diye raporu sonlandırdı.

Japonya’nın beş büyük ulusal haber merkezinden biri olan Maninchi’nin haberine göre, bir IT şirketi olan Vipstar Inc. biri eski çalışanı olmak üzere iki kişi tarafından dolandırıldı.

Vipstar projesi, 2018 yılının başlarında Proof of Work ile Proof of Stake’i harmanlayarak yeni bir anlayış getirmek üzere başlanan bir projedir. GitHub’da projelerine kolaylıkla ulaşabileceğiniz şirket, blockchaine anime motifleri ekleyerek işe eğlence kattıklarını iddia ediyor. Bununla beraber amaçlarının çeşitli ülkelerden araştırmacı ve hibe bulmak da olduğunu sık sık dile getiriyorlar.

Yuto Onitsuka ve Takuma Sasaki bir Blockchain projesi olan Vipstar’dan 78 milyon yen (23.01.2020/16:20 yaklaşık 4,25 milyon Türk lirası) çalmakla suçlanıyor. Ayrıca bilgisayar sahtekarlığından ve hükümetin cezai gelirlerin kontrolüne ilişkin bir eylemi ihlal ettiklerinden dolayı tutuklandılar.

Her iki şüpheli de suçunu itiraf etti.

Onitsuka, şirketin “şirkete zarar vermeye çalışmak ve zarar vermek” şeklindeki işletme politikasını alıntılayarak zamanında iş yerinde yaşadığı anlaşmazlıkları dile getirdi. İkinci şüpheli Sasaki ise, tamamen Onitsuka’nın talimatlarına hareket ettiğini iddia etti. Şüphelilerin yüz yüze hiç görüşmedikleri ancak uzun yıllardır internet üzerinden konuştukları belirtildi. Ayrıca Onitsuka şirketin CTO’su olduğu ve müşterilerin hesapları ile giriş bilgilerine kolaylıkla erişebildiği aktarılan bilgiler arasında yer alıyor.

Vipstar suç unsurunu bir ay sonra fark ettiğini ancak zanlıların hemen bulunamadığını iletti. Zanlılardan birinin borçlarını ve tatil masraflarını ödemek için 6 milyon yen (23.01.2020/16:30 yaklaşık 324,000 Türk lirası) aldığı öğrenildi.

Paypal geçtiğimiz aylarda yetişkin endüstrisinden ani bir kararla çekilmeye karar verdi ve adeta Pornhub gibi zarar verdiği sitelere kripto paraların kapısını açmış oldu.

Daha önceden Verge ile anlaşan Pornhub zaten kripto paralar konusunda bilgisiz değildi.

Yetişkin sitesi, kripto paralardan memnun kalmış olacak ki, ödeme seçeneklerine Tether ‘i de ekledi ve bunun için TRONLink ‘i kullanacak.

Partnerlikle ilgili esprili bir tweet atan TRON CEO ‘su Justin Sun, bunun Paypal gibi merkeziyetli sistemlerin kurbanlarını desteklemek için harika bir yol olduğunu söyledi:

If you’re on @Pornhub, stop what you’re doing. #USDT is now an option for models on Pornhub! Pornhub is using USDT-TRON to support models seeking payment solutions. This is a brilliant way to support the victims of centralized payment platforms like PayPal. #TRON #TRX https://t.co/qwpMf0LgmS

— H.E. Justin Sun 孙宇晨 (@justinsuntron) January 22, 2020

Attığı tweete gelen yorumların çeşitliliği hayli fazla;

* Sun ‘ın insan kaçakçılığını desteklediğini söyleyenler,
* Elindeki tokenleri dumplamak niyetinde olduğunu söyleyenler,
* TRON ‘un merkeziyetsizlikle alakası olmadığını söyleyenler,
* Konuya esprili yaklaşanlar,
* Sun ‘ı çeşitli sebeplerle topa tutan yorumlar,
* Sun ‘ı destekleyen nitelikte yorumlar ve daha neler neler…

Popüler yetişkin içerikli site tarafından ise şöyle bir açıklama yapıldı: “PayPal ‘ın ani çekilme kararından sonra yoğun bir şekilde farklı ödeme yöntemleri araştırmaya başladık.”

PayPal ‘ın hamlesi bunlarla da sınırlı değil. Bir çoğumuzun ilk defa duyduğu başka bir kripto para ile de el sıkışmış:

https://twitter.com/PornhubHelp/status/1220106648783675396

Büyük markaların kripto para kullanımları, bu endüstrinin benimsenmesi için oldukça sevindirici. Bu tür haberleri farklı sektörlerde görmeyi de umuyoruz.

Grayscale Investments, Ethereum Classic (ETC) kripto para biriminin gelişimini finansal olarak 2 yıl daha destekleyeceğinin taahhütünü verdi.

Dün yapılan duyuruda, Grayscale Ethereum Trust‘tan ETC Kooperatife 2021 yılına kadar her çeyrekte yönetim ücretlerinin 3’te 1’i kadar desteğin verilmeye devam edeceği söylendi. ETC Kooperatifi Genel Müdürü Bob Summerwill;

“Minnettar olduğumuz büyük bir güven oyu geldi. Bu sayede ETC protokolünü ve ekosistemini devam ettirebileceğiz. “

“Tıpkı 2018 ve 2019’da olduğu gibi önemli projeler için çalışacağız.”

Grayscale, 2019’daki 338,000 dolar da dahil olmak üzere 2017’den bu yana, toplam 1,1 milyon doları kooperatife hibe etti. Bu sayede ETC protokolü marketin en büyük kripto para birimlerinden biri oldu.

Grayscale, Ethereum Classic ile yaklaşık 80 milyon dolarlık varlığı yönetiyor ve yaklaşık 10 milyon olan hisselerin her biri yaklaşık 0,92 ETC ile destekleniyor. Şirket, aynı zamanda CoinDesk’in de ana ortağı olan Digital Currency Group’un bir yan kuruluşudur.

Ethereum classic, 2016’da ethereum’dan (ETH) ayrılan bir kripto para birimiydi. Ta ki bir sonraki geliştirme takımı onu bir hacker’ın işlemlerinden geri alma konusunda tartışmalı bir karar verene dek.

Starbucks’ta kahve içmek istiyorsunuz ancak cebinizde nakdiniz veya kartınızda paranız yok mu? Hiç sorun değil. Tabii eğer Bakkt uygulamasında Bitcoin’iniz varsa!

Bakkt, dünyanın en büyük menkul kıymet borsalarından birkaç tanesini bünyesinde barındıran Intercontinental Exchange’in (IE) de desteklediği bir kripto para birimi platformudur. Son gelişmelere göre, kripto parayı günlük hayata entegre etmek için yeni bir uygulama çıkaracağını duyurdu.
Bu uygulama ile yatırımcılar istedikleri anda Bitcoin’in volalitesinden etkilenmeden borsadan para çekip harcama yapabilecekler.

Bir blog yazısı aracılığıyla Bakkt Ürün Sorumlusu Mike Blandina şunları söyledi:

“Bakkt’ın teknolojiyi, gizliliği ve inovasyonu güvence altına alma yaklaşımı, henüz dijital varlığı olmayan tüketiciler ve riskleri artırmadan yeni, verimli ödeme şekillerini kabul etmek isteyen yatırımcılar için bir destekleyici olduğumuz anlamına geliyor”

Uygulamanın test sürümü Starbucks’ta denenecek

iOS ve Android sürümleri kullanan telefonlar için yeni bir uygulama tasarlanıyor. Bu uygulama ile belirli kripto para birimleri satın alınabilir, başka bir kaynaktan elde edilen kripto paraları yatırılabilir ve cüzdan olarak kullanılabilir. Ancak bu cüzdan diğerleri gibi ‘depolama’ olarak geçmeyip harcamak istediğiniz kriptoyu koyduğunuz yer olarak geçecek.

Uygulamanın test sürümünün denenmesi de oldukça geniş bir alana yayılmış mağazalarıyla, her bölgeden insanın aktif bir şekilde müşterisi olan zincir kahve şirketi Starbucks’ta olacak.

Coinmarketcap ‘te 3. sırada yer alan majör dijital varlıklardan Ripple ‘ın (XRP), aktif adres sayısı ve transfer sayısı bir hafta içerisinde ciddi bir artış gösterdi.

Coinmetrics’in son raporuna göre Ripple ‘ın toplam transfer sayısı %20,07 oranında büyürken, toplam aktif adreslerinin sayısı da %34,1 oranında büyüdü.

Ripple ‘ın hemen arkasından gelen Ethereum ‘un (ETH) transfer sayısı %10,5 arttı. Yani Ripple ‘ın rakiplerine bu konuda hayli bir fark atmış olduğu ortada.

Büyüme oranı ile dikkati çeken Ripple ‘ın toplam aktif adreslerinin sayısının diğer major dijital varlıklardan çok daha az olduğunu da hatırlatmak da yarar var. Bu sayı, Bitcoin için 726k, Ethereum için 293k iken Ripple için şu an sadece 10,9k. Dolayısıyla Ripple ‘ın adres sayısı olarak rakiplerine pek fark attığını ifade etmek doğru olmaz ama oran olarak dikkatleri çekmeyi başardığını söyleyebiliriz.

Fiyat Ne Durumda?

Bu verilerin yanına fiyat performansını da eklediğimiz de Ripple için 2020 yılının başından bu yana her şeyin iyi gittiği yorumunu yapabiliriz. Tabii, tüm piyasanın yılbaşından bu yana yükselişte olduğunu da unutmamak gerek; bu yükseliş sadece Ripple ‘a has değil.

Aktif Adres Sayısı Nedir?

Aktif adres sayısı, “günlük aktif adres” olarak da bilinir ve günlük olarak transfer gerçekleştiren farklı adresleri karşılar. Bu hesaba büyük borsalar dahil edilmez.

Bu Sayı Ne Kadar Önemli?

Çok önemli bir veri olmasa da, dijital varlıkların (coin/token) aktif olarak kullanımlarına dair fikir verir. Büyük borsaların bu hesaptan çıkartılması da önemli bir ayrıntıdır. Büyük borsaların birçok hareketli adresleri olduğu için onları böyle bir hesaba katmak doğru olmaz.

Santiment.net’ten alınan verilerle CryptoDiffer üzerinden yapılan Github’taki en iyi gelişim gösteren Blockchain sıralaması paylaşıldı.

GitHub, git yazılımı ile entegre olmuş, dünyanın her yerinden insanların projelerini paylaştığı bir depolama alanıdır. GitHub ile projenize bambaşka şehirlerden ve hatta ülkelerden takım arkadaşı bulabilirsiniz. Ve eğer projenizi açık kaynaklı olarak paylaşırsanız ücretsiz olarak yararlanabilirsiniz.

Dünya üzerinde kurumsal veya bireysel birçok araştırmacı, projelerini GitHub üzerinde saklayıp paylaşma imkânı bulmaktadır. Blockchain projeleri de için de GitHub popüler bir depolama ve paylaşım alanı.

Günlük ortalama gelişim aktivitelerine baktığımızda Cardona (ADA)’nın başı çektiğini görüyoruz. Arkasında Ethereum (ETH) ve Kusama (KSM) gelirken ilk 20’nin en düşük ortalama günlük gelişim aktivitesine sahip olan Blockchain’inin 0x (ZRX) olduğunu görmekteyiz.

Sıralama ile ilgili fikirlerinizi paylaşmak, yorumlarınızı aktarmak isterseniz siz değerli okuyucularımızı Telegram’ımıza veya Discord’umuza bekliyoruz!

Kelime anlamı “YARILAMA” olan Halving ‘in madencilere ödenen blok ödülü miktarını yarı yarıya azalttığını arttık biliyoruz. Önümüzdeki Mayıs ayında 3. sü gerçekleşecek ödül yarılanması ile 2009’da (10 dakika üretilen Bitcoin miktarı) 50 adetle başlayan blok ödülü 6.25’e düşecek. Bitcoin halvingi biliyoruz ama Bitcoin’den forklanan BCH, ZEC ve BSV de ona yakın tarihlerde ödül yarılanması (Halving) yaşayacaklar. Bu makalede diğer 3 projenin ödül yarılanmasından bahsedeceğiz. Eğer Bitcoin’ halvingiyle alakalı bilgiler arıyorsanız. Ayrıntılı Halving Rehberine göz atmanızı tavsiye ederiz.

Bu içeriği oluşturmamızın sebebi ise genel olarak “nadirliğin değerli olduğunu” göz önünde alırsak ödül yarılanmaları enflasyonu da azalttığı için her zaman dikkat çekici ve etkili katalizörler olmuşlardır.

Önümüzdeki Halving ‘leri kronolojik olarak sıralarsak. Sırayla Bitcoin Cash (BCH) ve Bitcoin SV Nisan ayında (önce BCH daha sonra BSV gibi gözüküyor). Bildiğiniz üzere Bitcoin (BTC) Mayıs ayında son olarak topluluk tarafından pek bilinmese de bir Bitcoin forku olan Zcash (ZEC) ise Kasım ayında halving geçirecek.

Bitcoin Cash (BCH) Halving– 6 Nisan 2020

Bitcoin’den 2017 yılında olaylı bir şekilde boşanan (forklanan) Bitcoin Cash’in ilk halvingi olacak. Yazının yazıldığı an itibari ile 76 gün sonra yani 618,976. blokta yarılanma gerçekleşecek gibi gözüküyor o bu zaman madencilerin blok bulmalarındaki küçük zaman farklılıklarından ötürü farklılık gösterebilir. Bu yüzden Bitcoin Cash’ in ödül yarılanmasını bu linkten takip edebilirsiniz.

Bitcoin SV (BSV) Ödül Yarılanması– 8 Nisan 2020

Bitcoin’den (BTC) olay bir şekilde ayrılan Bitcoin Cash’ten (BCH) olaylı bir şekilde ayrılan Bitcoin SV (BSV)’nin de bu ilk yarılanması olacak. Kafa karıştırıcı değil mi ? Bitcoin SV’nin ise aşağı yukarı 77 gün sonra yarılanma geçirmesi bekleniyor. Yani tam olarak Bitcoin Cash (BCH)’ tan 1.5 gün sonra… Nisan ayı halvinglerle beraber hareketli geçecek gibi gözükmekte.

Bitcoin (BTC) Halving- 6 Mayıs 2020

Bitcoin şu anki verilere göre 105 gün sonra Bitcoin Cash’ten tam 1 ay sonra halving geçirecek gibi gözüküyor. Zaman değişse bile yarılanmaya girilecek blok numarası değişmediği için blok sayısını takip etmek daha tutarlı olacaktır. Bitcoin #630,000′ inci blokta yarılanmaya girecektir. Bitcoin halvingini takip etmek isterseniz bu linkten takip edebilirsiniz.

Zcash (ZEC) Ödül Yarılanması – 17 Kasım 2020

Ödül yarılanmalarının sonuncusu ise popüler bir gizlilik projesi olan Zcash’ in (ZEC) yarılanması olacak. Yaklaşık 300 gün sonra yarılanmaya gireceği için de yukarıda yazılı tarih muhtemelen sapacaktır. O yüzden 701.582. blokta halving geçireceğini bir kenara not edebilirsiniz. Zcash (ZEC) halvingi ile alakalı geri sayımı ise bu linkten takip edebilirsiniz.

Block’ un, Facebook’ un Libra‘ sı ile ilgili yaptığı anketine katılanların çoğu, Facebook’ un kripto para birimi projesi Libra’ nın bu yıl piyasaya sürülmeyeceğine inanıyor. Bu anket için katılımcı olan 106 kişi; risk sermayesi yatırımları, finansal hizmetler ve dijital varlık endüstrisi gibi sektörün önemli pozisyonlarından kişilerdir. Katılımcılardan 72’si  yani %67,9’ u Libra’ nın 2020 yılında piyasaya sürülüp sürülmeyeceği ile ilgili soruya “ Hayır ” yanıtını verirken geriye kalan 34 katılımcı yani %31,1’ i bu soruya “Evet” yanıtını vermiştir.

Block’un anketi, Libra’ nın bu yıl piyasaya sürülüp sürülmeyeceğini belirleyebilecek olası faktörlere odaklanmamış olsa da, projedeki son gelişmeler açıkcası bu yıl için zor sinyali veriyor. Bu ayın başlarında Alman Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann, bankalardan Libra ile mücadele için daha hızlı ve daha ucuz ödeme seçenekleri geliştirmelerini istedi. Geçtiğimiz yılın aralık ayında ise, Federal Rezerv yetkilisi Lael Brainard Libra’yı eleştirdi ve ” bir dizi önemli yasal ve düzenleyici zorluğun” gerekliliğini vurguladı.

Vodafone’ da Libra Birliğinden Ayrıldı!
Projenin yönetim konseyi olan Libra Birliği geçtiğimiz salı günü yapılan açıklamayla Telekomünikasyon devi Vodafone’ un da Libra’ dan ayrıldığını doğruladı. Başlangıçta 28 üye ile başlayan Libra Birliği; Booking Holdings, Ebay, Mastercard, Mercado Pago, Paypal, Stripe, Visa ve son olarak Vodafone’ un da ayrılmasıyla 20 üye sayısına düştü. 
Bu negatif haberler gölgesinde Libra Birliği, Libra’ nın teknik yol haritasını yönlendirecek 5 üyeden oluşan bir komite kurdu.

İsviçre Bankaları, hizmet vermeye başladıklarından beri değerleriyle ün salmışlardır. Bu yüzden de bazı bankacılar kripto para borsalarına entegrasyonun, ülkenin finans sektörü için çok doğal bir hamle olduğunu düşünüyor.

Sayıları az da olsa Zürih merkezli SEBA Bank AG gibi global bankacılık ve kripto para borsasına ilgisi olan İsviçre bankaları mevcut. SEBA Bank AG 2019 Kasımında global bankacılık lisansıyla geleneksel bankacılığın dışına çıkarak kripto para saklanmasına kadar giden bir iş paketi açıkladı.

SEBA CEO’su Guido Bühler, bankanın Black River Asset Management’ın kurucusu Guy Schwarzenbach gibi sponsor yatırımcılarından 100 milyon İsviçre Frangı (22.01.2020/18:30, Yaklaşık 611 milyon Türk Lirası) topladığını söyledi.

Schwarzenbach, global borsalarla arka uç- API entegrasyonlarının sağladığı SEBA uygulaması tradelerinin fiyatlandırmasının, borsa dışı işlemlere kıyasla “son derece rekabetçi” olduğunu söyledi.

Schwarzenbach, “SEBA ‘nın yaklaşmakta olan opsiyonlar ve türevleri dahil olmak üzere bir marj ve borç verme işine yerleştirilmeleri beni gerçekten heyecanlandırıyor.” dedi.

Aslına bakılırsa SEBA ilk Bitcoin dostu İsviçre bankası değil. Özel bir banka grubu olan Falcon Grubu 2017 yılında Bitcoin yönetim servislerini hizmete sunmuştu. Dünya Ekonomik Forumu’nun para sistemleri lideri Matthew Blake, kripto dostu, tamamen lisanslı bankaları yeni bir trend olarak nitelendirerek,

“Kurumların korunmak için yapabileceği bir şey”

olarak tanımladı.

Benzer şekilde, İsviçre kripto para şirketi Bitcoin Suisse, stake hizmetlerinden kredilere kadar her şeyi sunmak amacıyla evrensel bir bankacılık lisansı için başvuruda bulundu.

“Bankacılık lisansı için başvurmamızın tek nedeni diğer tüm bankalar gibi olmak değil, ruhumuz öncü”

Bitcoin Suisse pazarlama lideri Ian Simpson. “Elbette, müşterilerimiz için kendi adlarına nakit hesapları sunacağız. … Büyük kripto varlıklarını düzenlemeleri için çeşitli trading işlemlerini yapmalarına olanak sunacağız” dedi.

İsviçre Bankaları ve Kripto Para Bankası

Bununla birlikte, şimdiye kadar bu tür bankalar arasında SEBA, Amerikan doları, Hong Kong doları ve Singapur doları dahil olmak üzere birçok para birimini kullanabiliyor. İstediğiniz anda bu para birimlerinden bitcoin, ether ve Stellar lümen gibi kripto para birimine çevirim yapabiliyorsunuz.

Bühler, “Akredite bir yatırımcı için telefonla 15 dakika içinde bir hesap açabilirsiniz, İsviçre’ye gitmek zorunda değilsiniz” dedi. “Her zaman bankaların ihtiyaç duyduğu hususlar olacaktır ve ilki özel anahtarınızın saklanmasıdır.”

Kendisini bir liberal olarak gören Schwarzenbach ise Raspberry Pi’yi kullanarak kendi Lightning Network’ünü yürütüyor. Ki Bitcoin’in korunması olayı gerçekten onu etkileyen bir olay.

Bühler, genç bankanın zaten ABD dışında dünyanın dört bir yanından yüksek net değerli bireylere, kurumsal yatırımcılara ve birkaç blockchain girişimine hizmet verdiğini ifade etti.

Schwarzenbach, MakerDAO’dan ilham alan açık kaynaklı merkezi olmayan finans (DeFi) platformlarının hem genel nüfusa hem de meşhur yüzde 1’e benzer finansal altyapı sunabileceğini ekledi.

Schwarzenbach,

“Umudum, [DeFi] altyapısını geliştirip benimseyebileceğimizdir.”

Diyerek sözlerini bitirdi.

Hyperledger, Paris Anlaşması’nda belirlenen iklim hedeflerinin gerçekleştirilmesine yardımcı olacak yeni bir Blockchain çalışma grubu oluşturduğunu açıkladı.

Davos’ta iklim hedeflerinin gerçekleştirilmesi için oluşturduğu grubu açıkladı. Kurumsal Blockchain konsorsiyumu (consertium), Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Yıllık Toplantısı sırasında Hyperledger İklim Eylemi ve Özel İlgi Grubu (SIG) tarafından başlatıldı.

Climate SIG, katılımcılara dağıtılmış defterlerin (DLT), hükümetlerin ve şirketlerin global emisyonları azaltma politikalarında nasıl yardımcı olabileceği konusundaki fikirlerini ve bulgularını paylaşma şansı buldu.

Hyperledger “Çare DLT” diyor!

Hyperledger‘in web sitesine göre, DLT’ler, tüm etmen ve eylemleri aynı gezegensel hedef altında entegre etmeye yardımcı olan, küresel ve açık bir iklim hesaplama sisteminin oluşturulmasında merkezi öneme sahipler.

Teknoloji, emisyonların takibinde, sorunlu bölgelerin tespitinde ve çözümleri koordine etmekte şeffaf bir global veri tabanı haline gelebilir. Şu anda iklim şartları endüstriden önceki döneme bakıldığında ortalama 2 ° C üzerindedir ve gittikçe yükselmektedir. Paris Anlaşması’ndaki hedef küresel ortalama sıcaklıklardaki artışları önlemektir.

Grup üyeleri, Hyperledger’ın Blockchain’inin nasıl bir açık iklim projesi olabileceğini düşünecekler ve buna göre katkıda bulunacaklar. Üyeler, güvensiz emisyonlar ve iklim istatistikleri raporlaması sağlamak için gerekli mekanizmaları geliştirecekler. Bu da dünyadaki şirketler ve hükümetler için uygun protokolleri ve standartları oluşturacaktır.

Hyperledger’in yönetim müdürü Brian Behlendorf, “Kurumsal Blockchain’in inovasyonu ve gerçek dünyadaki etkisi bizim için çok önemli” dedi. Climate SIG gibi grupların, teknolojinin kullanım durumlarının potansiyelinin farkına varılmasını sağlayarak geliştireceğini iletti.

Dünya’yı kurtarmaya baş koymuş üyeler aranıyor!

Hyperledger ayrıca, dijital iş danışmanlığı şirketi Cognizant ve Hong Kong Üniversitesi de dahil olmak üzere, gruba altı yeni üye daha kabul etti.

Cognizant’ın Blockchain ve DLT başkan yardımcısı Lata Varghese, “Linux Vakfı ve Hyperledger’a katılarak Cognizant, Blockchain ve DLT teknolojilerini dünyadaki tüm kullanıcılar için geliştirecek birkaç önemli kuruluşla birlikte çalışacak.” Diyerek gruba katılımlarını duyurdu.

Bazı kuruluşlar, Blockchain’in çevresel zorlukları ele alma potansiyelini çoktan görüp fırsat verdiler. Örneğin, IBM, Kaliforniya’da bir Blockchain tabanlı yeraltı suyu yönetim çözümü üzerinde çalışıyorken, 2018 WEF çalışması, DLT’nin tedarik zinciri sürdürülebilirliği ve kaynak yönetimiyle ilgili sorunları ele almasının 68 farklı yolunu belirlendi.

Square Crypto, cüzdan geliştiricilerini desteklemek için bir LDK ( Lightning geliştirme kiti ) oluşturdu. 21 Ocak Salı günü, ödeme çözümü sağlayıcısı Square’in kripto odaklı bölümü Square Crypto, Bitcoin’ in cüzdanlara (ve diğer uygulamalara) ” özel ” olarak adapte olmasını hızlandırmak için Lightning Geliştirme Kiti ( LDK ) üzerinde çalıştığını duyurdu.
Ürün müdürü Steve Lee’ in Temmuz 2019′ da attığı aşağıdaki tweet’ lerde söylediği gibi, Mart 2019’da başlatılan Square Crypto ” Bitcoin ekosistemini güçlendirmek için tasarlanmıştır ” dedi.

Dün erken saatlerde yayınlanan Medium blog yazısına göre, Square Crypto ekibi Lightning entegrasyonunu kolay, güvenli ve yapılandırılabilir hale getiren bir API, dil bağlantıları, demo uygulamaları ve diğer her şeyi içeren bir LDK üzerinde çalışıyor. Bu LDK , mevcut Bitcoin cüzdanlarına Lightning özellikleri eklemeyi; Çoklu cihaz, tek bir cüzdana çoklu uygulama erişimini desteklemeyi kolaylaştırır.

İngiltere Merkez Bankası (BoE), elektronik paranın olası tehlikelerini incelemek ve nasıl bir bitcoin-tipi dijital para biriminin benimsenebileceğini araştırmak üzere bir merkez bankaları kripto para araştırma grubu kuruyor.

Banka yetkilileri, Merkez Bankası Dijital Para Birimi (central bank digital currency, (CBDC)) hakkındaki araştırmaları ve deneyimleri konuşmak için Japonya Merkez Bankası, Avrupa Merkez Bankası (ECB), Sveriges Riksbank, Kanada Merkez Bankası, İsviçre Ulusal Bankası ve Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) ile bir araya gelecek.

Gruba, İngiltere Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Jon Cunliffe ile Uluslararası Ödemeler Bankası İnovasyon Merkezi Başkanı Benoit Coeure’nin önderlik edeceği duyuruldu.

Toplantı, bu yıl markete sürülecek olan Facebook’un kripto para birimi Libra gibi özel sektör kripto borsaların ortaya çıkmasıyla kararlaştırıldı.

Facebook’un Libra coini ve dijital cüzdan planları dünya çapında düzenleyici kurumların ve merkez bankalarının dikkatini çekti.

Bir merkez bankasının ödeme sistemlerini ve yurt dışı alım-satım işlemlerinin iyileştirilmesi için dijital para birimini benimsemesi fikri son zamanlarda merkez bankaları başta olmak üzere tüm dünyada tartışılan bir konu olmaktadır.

Bu konuda Çin Merkez Bankası kendi dijital parasını tasarlayıp olumlu bir davranış şekli ortaya koymuştur. Lakin dünyada Hindistan’da süregelen Merkez Bankası- Kripto Para Borsası davası gibi tartışmanın hâlâ sıcak olduğu noktalar da mevcut.

Venezuelalı bir ekip, kripto para işlemlerini yapabilmek için Locha adını verdikleri, internete gereksinim duymayan merkeziyetsiz bir ağ geliştiriyor.

Radyo dalgaları üzerinden çalışan sistem, Venezuela’da sık sık yaşanan elektrik ve internet kesintilerinde kullanılabilecek bir alternatif olarak doğdu.

Locha Mesh, Bitcoin Venezuela örgütünün bir üyesi olan Randy Brito tarafından yönetilen açık bir proje.

Turpial ve Harpia adında, uzun menzilli radyo dalgaları kullanarak Bitcoin Blockchain’e bağlanmasına izin verecek iki cihaz geliştiriliyor. Turpial, kentsel alanlarda bir- iki kilometrelik mesafelerde rahatlıkla çalışabilen radyo vericisinin daha basit bir versiyonudur. Harpia ise Raspberry Pi gibi küçük bilgisayarlarla kullanım için daha sınırlı bir radyo modülüdür.

Her iki cihaz da taşınabilir olarak, pil gücüyle çalışacak şekilde geliştirilmiştir. Uygulamaları BTC ile sınırlı değildir. Monero gibi başka bir Blockchaini veya hatta IPFS gibi mesajlaşma ve dosya aktarım sistemlerini içerisine entegre edebilir.

Locha Mesh bilinen yöntemlere alternatif olabilir mi?

Locha Mesh cihazları internete alternatif bir veri aktarım yöntemi sağlayarak çalışır.

Birincil kullanım durumları, altyapı sorunlarının veya hükümet kısıtlamalarının genellikle İnternet’in uzun süre kapalı kalmasına yol açtığı Venezuela ve İran gibi durumu kritik olan ülkeler için büyük bir fırsattır.

Ancak fiziksel işlem yapamama bir yönü olsa da sansür direnci başka bir özelliktir. Brito, Monero topluluk üyeleriyle bir tartışmada detaylandırdı:

“İnternetinizin olmadığı durumlarda, altyapı sıkıntısı çektiğinizde, sansüre takıldığınızda, hiçbir şekilde kimliğinizi açık etmek istemediğiniz ev veya telefon IP’nizi ifşa etmeden anonim olarak kalmak istediğiniz durumlar için geliştiriyoruz.

Kendi cihazlarını satacak olsa da, Locha teknoloji meraklılarının bireysel uyumlu bir vericiyi yeniden oluşturmasını mümkün kılıyor. Yazılım açık kaynakta ve dünyanın her bir köşesinden her bir bireyin erişebileceği bir durumda.

Önündeki engeller

Locha Mesh teklifinin mevcut bir zayıf noktası ki o da hâlâ bir noktada kripto para nodelarına bağlanmak için internet erişimi gerektirmesidir. İran’da internetin kapatılması sırasında bile, bazıları dünya çapındaki web’e bağlı kalabilse bile, Locha ağının ne kadar süre işlevselliğini devam ettirebileceği belirsiz.

Cointelegraph ile konuşan Brito, ağın sabit hat üzerinden internete bağlı nodelara bağlı olmayacağını açıkladı. Uydu çanak antenleri olan kullanıcılar ağ geçidi görevi görebilir ve Locha mesh içindeki verileri yeniden sisteme iletebilir.

Venezuela gibi ekonomik krizle başı dertte olan ülkelerdeki kullanıcıların, Locha Mesh cihazlarına paralarının yetip yetemeyeceği sorulduğunda, Brito yanıtladı:

“Fiyatının çok yüksek olmasını beklemiyoruz, amacımız Turpial cihazını mümkün olduğunca taşınabilir ve uygun fiyatlı hale getirmektir. DÜnya üzerindeki herhangi bir yerden insanlar Turpial cihazını almak isteyebilir ancak kargolamanın mümkün olmadığı durumlarda sitemizden detaylı açıklamaları ve yönlendirmeleri okuyarak kendi cihazlarını kendileri yapabilirler.

Ancak takımın ilerlemesi hâlâ istenilenden yavaş. Üretime hazır bir cihazın ancak 2020’nin ikinci çeyreğine kadar tamamlanması ve ardından seri üretim operasyonlarının kurulması gerekiyor. Ekip şu anda finansman arıyor ve Brito ek kaynakların gelişimi hızlandıracağından bahsederek “Daha fazla fon alabilseydik istediğimiz yazılım ve donanımlara çok daha erken ulaşabilirdik” dedi.

Ethereum 2.0 projesi iki istemli test ağı başlatıldı.

Ethereum (ETH) madenciliği daha öncesinde vaat edildiği kadar hızlı bir şekilde ilerlemedi. Ancak bunun yerine ağ, bir sürü küçük adım atmayı tercih etti. Aynı zamanda Ethereum (ETH) ekonomisi ile ilgilenen yapılar, teklif edilen stake etme testleriyle bir adım önde olmaya çalıştılar.

Prysmatic Labs, tek istemci testlerini geride bırakarak, en büyük test ağlarından birini başlattı. 9 Ocak’ta piyasaya sürülen bu test ağı, 20,000’den fazla validatöre ev sahipliği yaptı.

Trustnode’un haberine göre Prysmatic’te geliştirici olarak çalışan Preston van Loon;

“Dünyanın ilk parçalama (sharding) yöntemi kullanan ETH2 test ağındaki 22,000’den fazla validatörün her birinin aktif olarak katıldığını gördüm.”

diyerek devam etti

“ 22,000’den fazla doğrulama anahtarı ve muhtemelen hepsi 5 ile 10 bireyden oluşuyor ki belki daha da kalabalıktır. Kimin anahtarları kontrol ettiğini veya kimin sadece gözlemlediğini söylemek zor.”

Raul Jordan,  ikinci büyük kripto ağının geleceğini aydınlık gördüğünün altını çizerek Prysmatic’in şu zamana kadar ki en büyük test ağını kurduğunu söyledi.

Test ağındayken, Prysmatic, hackerlardan ağı çökertip çökertemediklerini denemelerini istedi. Gerçek bir canlı ağda Ethereum 2.0’a geçmek; oyun, finans ve borsa uygulamalarının ekosistemini derinden etkileyecek yüksek stake’li bir etlinlik olacak.

Aslında bakıldığında katılımcı sayısının düşünülenden daha az olduğu görülmektedir. Staking’e geçildiğinde Ethereum (ETC) destekçilerinin başlangıçtakinden daha az olacağı düşünülebilir.

Ethereum 2.0 ‘da Staking ile 10 milyon ETH’in kilitlenecebileceği düşünülüyor

Vitalik Buterin’in tahminlerine dayanarak, bir staking modeline geçmek, yaklaşık 10 milyon ETH’yi kilitleyebilir. ETH’nin yıllık enflasyonu biraz artacaktır. Yıllık faiz oranı ise % 6 civarında olabilir. Yine de .ağ, staker sayısı için etkili bir nokta bulmak zorunda kalacaktır.

Staking için ETH ödülleri değişkenlik gösterir. ETH ne kadar çok stake yapılırsa, o kadar az ödül orantılı olarak dağıtılır. Bu yaklaşım, büyük balinaların ödüllerin çoğunu almasını engelleyip, cesaretlerini kırmak için yapılmıştır.

Daha önceki haberimizde bahsettiğimiz üzere; Ethereum 2.0 Projesi yaklaşık bir yıl önce açıklandı ve en iyi tahminle lansmanının altı ay içinde gerçekleşeceği söylenebilir. Ancak, daha fazla gecikeceğine dair de şüpheler vardır. Bu da Staking mekanizmasının testindeki ilgiye rağmen, bildiğinden vazgeçmek istemeyen insanların varlığından dolayı olabilir.

Türkiye’de yüksek elektrik fiyatları düşünüldüğünde ETH 2.0’nin PoW yerine PoS sisteminde bir madencilik ağı olması nedeniyle rağbet görebileceği düşünülmekte.

Popüler bir ICO bilgi hesabı olan ICO_Analytics 8 yıllık Bitcoin fiyat performansını aylık bloklar halinde yan yana koyarak bir görsel hazırladı.

Bu tabloya göre Bitcoin yatırımcısını en çok ocak, mart ve ağustos aylarında üzüyor. Şubat, nisan, mayıs, haziran, temmuz ve kasım aylarında da Bitcoin fiyatının genelde yükseldiğini görebiliyoruz.

Bitcoin Fiyat Performansını Ne Etkiler?

Kasım 2012 ve Temmuz 2016 Bitcoin için çok özel tarihler çünkü bu tarihlerde halving (ödül yarılanması) olayı gerçekleşti. Halving nedir diye soranlara ilgili makalemizi okumalarını öneriyoruz çünkü Bitcoin ile ilgili en önemli kavramlardan biri ödül yarılanmasıdır ve mutlaka takip edilmesi gerekir.

Kasım 2012 tarihinde gerçekleşen ilk ödül yarılanmasının Bitcoin’in fiyat performansını 6 ay boyunca şişirdiğini fark etmek zor değil.

İkinci halvingin gerçekleştiği Temmuz 2016 tarihi ile ilgili aynı şeyi söyleyemiyoruz. Halving ile birlikte iki ay düşüş yaşayan Bitcoin, seyreden aylarda biraz toparlanmış.

Bitcoin’in aylara göre gösterdiği fiyat performansını tabloda görmek isteyenler de olacaktır:

Şimdi sırada 3. Halving var ve bunun da Mayıs 2020 tarihinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Bu ödül yarılanması olayının ilk halving olayındaki gibi Bitcoin fiyatını uzun süre boyunca şişireceğini söylemek zor fakat Bitcoin meraklılarının çok umutlu olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Gelişmeleri hep birlikte takip edip yorumlarımızı siz değerli topluluğumuza Muhabbit yoluyla aktarmayı iple çekiyoruz.

Bitcoin (BTC) yanlısı olarak bilinen yeni Rus Başbakanı Mikhail Mishustin, ülkeyi, dijital ekonomide gelişime öncelik vermeye çağırdı. Önceki görevi Rus Vergi Dairesi Başkanlığı olan Mishustin, modern Blockchain tabanlı sistemleri Rusların yararına olacak şekilde ülkeye adapte edeceğine söz verdi.

Ayrıca Rusya’nın modern bilgi teknolojilerini kullanıp ulusal dijital ekonomi programlarını geliştirmesi gerektiğinin altını çizerken devletin halkın refahı için oluşturulmuş bir dijital platform olması gerektiğini ekledi.

Yeni Rus Başbakanın, eski görevindeki en büyük başarıları; KDV iadelerinde sahteciliğin önüne geçmesi ve bürokrasinin etkisini azaltmaktı. Onun sayesinde işler sistemli bir şekilde ilerlemeye başlamıştı. Rusya’nın en zenginlerinin, Sovyetler’in düşüşüyle beraber taşınabilir mal varlıklarını Cayman Adaları’na veya Kıbrıs’a kaçırdıkları bilinen bir gerçek. Bununla beraber Mishustin’in vergi dolandırıcılığına karşı sert tutumu da göz önüne alındığında Rusya’nın vergi kaçıran zenginlerinin başları belada.

Mishustin kripto para birimi Bitcoin ile yapılan tüm işlemlere vergi gelecek

Başbakanlık koltuğuna oturduktan sonra Mishustin, kripto para birimi ile yapılan tüm ticari işlemlerin vergilendirilmesi gerektiğini söyledi. RBC TV haber merkezi ile yaptığı röportajda, bu tür işlemleri vergilendirmenin, kripto para birimlerinin doğru kullanımını arttıracağını ve ülke ekonomisini olumlu yönde etkileyeceğini düşündüğünü söyledi.

Daha önceleri Rusya’nın, kripto para birimiyle pek dostane ilişkiler içerisinde olmadığı bilinmekteydi. Bunun nedeninin de borsa ile başa çıkmak için çok yumuşak davrandığı düşünülmekte. Son zamanlarda Russian miner coin projesi ile bir şeylerin değişeceği düşünülüyordu. Yakın zamanda meydana gelen kabine değişimiyle Mishustin’in Başbakanlık koltuğuna oturmasının bu düşünceyi perçinleyerek Rusya’nın, kripto para borsasıyla buzlarını eritmesi bekleniyor.

Bitcoin (BTC)’e şüpheyle yaklaşan Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in ise kripto para birimi üzerinde düzenlemeler istediği bildirildi. Dijital Varlıklar Düzenleme Tasarısı’nın Rusya’da kripto para birimi yatırımcılarına yönergeler sunması bekleniyor.

Ayrıca, Rusya Maliye Bakanlığı’nın, kripto para birimlerinin kara ekonomide kullanılmasının önünü kesecek bir yasa çıkarma planları olduğu bildirildi.

2017 yılında Rus hükumeti ve Merkez Bankası kripto para birimlerini baskılamaya başlamıştı. Rusya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Sergei Shvetsov, Bitcoin’e piramit şeması adını vermişti. Cumhurbaşkanı Putin ise, açıklamalarında, kripto para birimlerinin suçlular tarafından para aklamak ve yasadışı ödemeler yapmak için kullanıldığını söylemişti.

Ancak zamanın değişmesiyle beraber, ülke çapındaki büyük teknoloji şirketleri birleşerek yeni bir kripto-merkezli politik grup ortaya çıktı. Grup, kripto para borsasını etkileyen çeşitli kısıtlamalara karşı kalıcı çözümler bulmayı amaçlamakla beraber dijital haklar, anonimlik ve kullanıcı güvenliği konularını da ele alıyor.

Daha önceki haberlerimizde de bahsettiğimiz gibi son zamanlarda dünya çapında kripto para birimleri ile yapılan işlemlerin vergilendirilmesi konusunda çeşitli yaptırımlar gerçekleşiyor. Ülkemizde henüz herhangi bir kripto para birimi vergilendirmesi bulunmamaktır ancak kim bilir, belki de yarın sabah uyandığımızda “Türkiye’de Kripto Para Birimi Vergilendirilmesi” konulu bir haberle karşılaşabiliriz.

Hindistan’ın Bitcoin ve Kriptoparalara tutumunun değiştiği daha yeni haber olmuşken Binance bugün Hindistan projesi olan yeni IEO’su WazirX’i açıkladı. Bu isim kulağa tanıdık gelmiş olabilir çünkü Binance bundan 3 ay kadar WazirX ‘i (Hindistan kriptopara borsası) aldığını duyurmuştu.

Söz konusu proje, dünyanın en kalabalık nüfuslarından birisi olan Hindistan’dan çıkan 3. global borsa olabilir. Bundan evvel bir fiyaskoya dönen Sparkster ve ona kıyasla başarılı sayılabilecek Matic de Hindistan kökenli takımlara sahip.

WazirX Projesi ve WRX Token Nedir ?

WazirX, 80’den fazla kriptoparayı listeleyen USDT ve INR (Hindistan para birimi rupi) çiftleriyle hizmet veren bir borsa. Projenin borsada indirim yapan bir tokeni var bunun adı da WRX IEO’su yapılacak olan token’in ta kendisi.

Hindistan Bitcoin söz konusu olunca Çin gibi yasaklarıyla ünlü bir ülke hatta durum öylesine dramatik bir noktaya gelmişti ki Hindistan’da Bitcoin kullanan kişilerin 10 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya gelmesi söz konusuydu. Bugün bile arama motorlarına “Hindistan Bitcoin” yazarsanız karşınıza çıkacak haberler kriptopara yatırımcısı ya da geliştiricisi olarak canınızı sıkabilir.

Hindistan Bitcoin ve Kriptoparalara Karşı Olan Tutumunu Değiştiriyor

Bugüne kadar devam eden durum bugün bir son dakika haberiyle değişmiş gibi gözüküyor. Hindistan’ın yerel kaynaklarına göre bugün iki farklı resmi merci Hindistan’ın Bitcoin’e karşı tutumunun değiştiğini kanıtlar nitelikte açıklamalarda bulunmuş.

Açıklamalardan ilkinde Hindistan merkez bankası başkanı, yüksek mahkemede Bitcoin ve kriptoparaların yasak olmadığını ve yasaklanmayacağını söylerken merkez bankasının teknolojik yenilikleri ve gelişimleri yasaklamak değil yüreklendirmek niyetinde olduğunu ifade etti.

Diğer açıklama ise Hindistan Birlik Bakanı Ravi Shankar Prasad tarafından bir blokchain merkezi açılışında yapıldı. Hindistan hükümetinin blokchain çalışmalarına başladığını ve blokchain uygulamalarını büyük ölçekli kullanıma hazır olduklarını söyledi.

Bu hafta Malezya’dan sonra Hindistan’da blockchaine yeşil ışık yakmış oldu.

 

Güney Kore’de Bitcoin trading işlemlerinizden 100 dolar kazandıysanız 20 doları hükumete! Evet yanlış duymadınız, Güney Kore Hükumeti, kripto para birimi işlemlerinden elde edilen gelirden %20 oranında bir vergi almayı düşünüyor.

Yerel haber merkezi Pulse’un yaptığı habere göre, daha önce Ekonomi ve Maliye Bakanlığı’nın Emlak Vergisi Ofisi kripto para borsası vergi planını gözden geçirmişti. Şimdi ise Gelir Vergisi Ofisi kripto para borsası vergi planını gözden geçirecek.

Güney Koreli uzmanlar, hükumetin kripto para ticaretini bir “sermaye kazancı” olarak değil de “diğer gelir” olarak kabul ettiği görüşü yayılmaya başladı.

Pulse’un haberi de bu görüşü destekler biçimde. Haberde Ekonomi ve Maliye Bakanlığı’nın izleyeceği yolun belli olmadığı ancak kripto para borsasından elde edilen gelirlerin gayrimenkuller gibi sermaye kazancı olarak değil de diğer gelirler olarak kabul edilmesinin daha muhtemel olduğu geçiyordu.

Güney Kore’deki diğer gelirlerin vergisi, toplam yan gelirin %40’ının %20’si alınarak hesaplanıyor. Toplam diğer gelirden kalan %60 ise vergiden düşülebilir olarak kabul ediliyor.

Güney Kore kripto topluluğunda bir aydan fazladır konuşulan bir konu olan trading işlemlerinden vergi alımı konusunun netleşmesi için, Ulusal Vergi Dairesi’nden (National Tax Service (NTS)) açıklama gelmesi bekleniyor.

Ulusal Vergi Dairesi (NTS) zaten bir süredir yabancıların kripto market üzerinden elde ettikleri geliri, diğer gelir olarak kabul etmeye başlamıştı. Bu da bir süredir kripto borsasından doğrudan olmasa da dolaylı bir verginin alımı demekti. Ve hatta geçtiğimiz günlerde Bithumb Borsasına stopaj vergisi adı altında 69 milyon dolarlık bir vergi tahsilatında bulundu. Bithumb Borsası da bu yüklü verginin geçersiz kılınması için soluğu mahkemede aldı.

Sadece Güney Kore’de olmamakla beraber birçok ülke kripto borsalarından vergi alınması gerektiğini düşünüyor ve hatta bunun için gerekli adımları atıyor.