Borsa Token’ları Uçuyor! Bitcoin’in Yükselişi Unutuldu Mu?
Borsa Token’leri uçuyor. Bitcoin 2020 yılına güzel bir başlangıç yapmış durumda. Fakat son günlerde yükselişe geçen borsa tokenleri, Bitcoin’in yükselişini unutturmuş gibi.
Binance’in liderliği ile birlikte diğer önde gelen borsalar da kendi tokenlerini çıkarmışlardı. Bu borsalara Huobi, OKEx ve geç de olsa bu işe giren Bitfinex örnek gösterilebilir. Tokenler, borsalarda daha düşük komisyon oranlarından yararlanmak adına yatırımcılara önerilmiş ve alımları teşvik edilmişti. Tabi borsa tokenlerinin şu anda geldikleri konum ile sadece komisyon indirimi için kullanılmıyor. Binance Coin’in (BNB) geçtiğimiz yıl gösterdiği yükseliş tüm yatırımcıları etkilemişti. Yükselişleri tetiklemek adına borsalar geri alım ve token yakma kampanyaları düzenlemişti.
2020 Borsa Tokenleri İçin Daha Mı Parlak
2020 yılında da borsa tokenlerini büyük yükselişler bekliyor gibi görünüyor. OKEx Tokeni OKB, 2020 yılına $2.70 seviyelerinde giriş yapmıştı. Fakat yaşadığı sert yükselişle beraber şu sıralarda $5.40 seviyelerinden işlem görüyor. Bir noktada OKB Tokeni’nin yükselişinin arkasında yakılan 700 milyon tokenin etkisi var denilebilir. Aynı zamanda OKEx’in yaptığı duyuruyla birlikte OKB’nin kendi blockchain platformunun duyurulması ve Merkezsiz Borsa Platformu’nun (OKExDex) hayata geçecek olmasının da büyük etkisi olduğu söylenebilir.
CryptoCompare’in karşılaştırmasına göre borsa tokenleri Son 30 günde Bitcoin’den daha iyi performans göstermiş durumda.
94% yükselişle liderliği elinde tutan OKB, 64% yükselişle Binance Coin (BNB) tarafından takip ediliyor. Yıla $14 seviyelerinde giriş yapan BNB şu sıralar $24 seviyelerinde seyretmekte. Huobi Token (HT) ise, son 30 günde 48% yükseliş göstermiş durumda. Son olarak ise yıla $0.84 seviyelerinde girişi yapan Bitfinex Tokeni Leo (LEO), 20%’lik bir yükseliş yakalayarak şu sıralar $1.04 seviyelerinden alıcı bulmakta. $2 seviyelerindeki tüm zamanlarının en yüksek seviyelerine ulaşan Leo, sonrasında büyük bir düşüş yaşamıştı. Bu noktadan bakıldığında borsa tokenlerinin birlikte hareket ettiğini düşünenlerin sayısı hiç de az değil. Hatta bu sekilde düşünenler için FTX platformunda Borsa Tokenleri için bir kontrat bile bulunuyor. 2020 yılında borsa tokenlerinden beklentisi yüksek olan yatırımcıların bu beklentileri gerçek olacak mı hep birlikte göreceğiz.
Fed Başkanı Powell: Libra Dijital Doları Ateşlemiş Olabilir
Fed Başkanı Powell bugünkü açıklamalarında, Libra’nın dijital doları ateşlemiş olabileceğinden bahsetti. Başkan Powell bugün kongreye yapacağı sunum öncesinde açıklamalarda bulunmuştu. Açıklamaları arasında “dijital dolardan” da bahseden Powell, Libra’nın bir fitil ateşlemiş olabileceğinden bahsetti.
Bildiğimiz üzere fiat paraları tokenize edip Merkez Bankası Dijital Parası (CBDC) konusunda ülkeler bir yarış içerisinde. Bu noktada bu zamana kadar en somut adımı atmış ülke Çin. Powell açıklamalarında, dijital dolar ile ilgili sözler de sarfetti.
Gerçekten bunun üzerinde çalışıyoruz. Şu anda geliştirilen bir çok projemiz var. Bunlar için çok fazla mesai ve efor harcıyoruz.
Fed Başkanı konuyla alakalı çok büyük bir rekabetin oluştuğundan bahsetti. Sektörde doları dijitalleştirme adına çalışan özel şirketler bulunduğundan da bahseden Powell, bunun dijital dolar çıkarma adına büyük bir baskı ortamı yarattığını sözlerine ekledi. Geçen yıl sosyal medya devi Facebook tarafından ortaya atılan ve birçok büyük şirket tarafından desteklenen Libra Projesi’nin, dijital doların gerekliliğini iyice gözler önüne serdiğini ve bunu için gerçek anlamda bir fitil yaktığını Başkan Powell kabul etti.
Libra bizi uyandırdı.
“Artık dijital dolar konusundaki geliştirmelerin hızlı bir şekilde gelebileceğini bildiren Powell, Libra projesi bizim için bir uyanıştı. Bu gibi verimli, hızlı ve geniş çaplı ağların dolar için de büyük önemi var sözlerini kullandı.
Fakat Powell Fed’in, resmi olarak direkt bir dijital dolar veya CBDC projesi yaratmaya başlamadığını özellikle vurguladı. Devamında ise “Abd ve Fed için halen yanıtlanması gereken bir çok soru işareti var.” dedi.
Bu soru işaretleri arasında siber sorunlar, gizlilik sorunları, var. Aynı zamanda birçok alternatif kendini gösteriyor ve göstermeye devam etmekte. Amacımız bu işi yapılacaksa en iyi şekilde yapmak.
Asya’daki ülkelerden bazılarının resmi olarak CBDC geliştirdiği biliniyor. Bu noktada Abd’nin nasıl bir karşılık vereceği büyük bir soru işareti. Yine de geçmişte bu konuyla alakalı tamamen negatif konuşan yöneticilerin artık daha ortada konuşmaları yakın zamanda dijital doların ortaya çıkışıyla alakalı ipucu verebilir. Aldığı büyük eleştirilere rağmen gerçekten de Libra, dijital doların fitilini ateşlemiş olabilir mi ?
Amerikan Teknoloji Devi Dell, IOTA (MIOTA) Grubuna Katılıyor!
Dell, Iota (MIOTA) grubuna katılıyor haberi bugün gündeme düşmüş durumda. Amerikan bilgisayar devi Dell, Tangle Teknolojisi’nin sistemlere nasıl entegre edileceğiyle alakalı çözümler üreten çalışma grubuna katılıyor. Iota bugünkü duyurusunda, Tangle Ağı’nın kullanılırlığını arttırmak amacıyla yeni çalışmaların başladığını açıkladı.
Tangle Ağı
Iota’nın Tangle Ağı, blokchainlerden farklı şekilde işler. Blockchainler gibi, Dağıtık Defter Teknolojisi(DLT) kullanılır. Fakat ağdaki işlemler kullanıcılar tarafından onaylanır. Bir transfer işlemi gerçekleştirmek istediğinizde kendinizden önceki işlemleri onaylarsınız. Böylece aslında işlem sıklığı ve miktarı arttıkça ağın güvenliği de aynı düzeyde artmış olur.
Dell haricinde, Alman elektronik sağlayıcısı STMicroelectronics ve Magdelburg Üniversitesi de dahil olmak üzere 15 farklı kuruluş çalışma grubuna dahil olmuş durumda. Eclipse Vakfı Genel Müdürü Mike Milinkovich, çalışma grubu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Iota’nın ölçeklenebilir, maliyetsiz ve bağımsız Dağıtık Defter Teknolojisi, üst düzey bir yönetişim sağlayacak.
Çalışmalar sayesinde çığır açan bu teknolojiye, uygulamaların eklenmesini sağlayacaklarını ve bu süreci hızlandıracaklarını sözlerine eklemeyi unutmadı.
Iota Vakfı Kurucu ortağı Dominik Schiener, birçok şirketin Tangle Ağı’nın kodlarını test etmek istediğini ve aynı zamanda kendilerine entegre etmeden önce gözden geçirip sisteme hakim olmak istediklerini belirtti. Schiener, ağın kapsamlı bir şekilde test edilmesini sağlayarak, Iota Vakfı’nın vizyonunu ve misyonunu geliştirmek için bu çalışma grubunun çok yararlı olacağını sözlerine ekledi.
Farklı grup ve kuruluşların bu çalışmaya dahil olması çok önemli.
Kurucu ortak David Sonstebo’ya göre ise açık kaynak projesi, Iota Teknolojisi’ne erişimin arttırılmasına yardımcı olacağına inandığını belirtti. Merkezsiz kimlikleştirme ve merkezsiz pazarlar, gerçek zamanlı ticareti ve transferi kolaylaştırıyor diyen Sonstebo, grubun ilk çalışmalarının bunlar üzerine olacağını önemle vurguladı.
Dell’den Steve Todd’a göre on yılın en önemli yükselişi data marketlerinde olacak. Todd’a göre 2030 yılına kadar bu alanda trilyon dolarlık alışverişler yapılacak. Bu nedenle Tangle Ağı’nı seçtiklerini belirten Todd, Iota Vakfı’na ve Tangle Teknolojisi’ne sonuna kadar güvendiğini sözlerine ekledi.
Son günlerde büyük tartışmalara sebep olan Iota, fiyatlama anlamında da iyi bir performans içerisinde. 1 ay gibi bir sürede $0.18 USD seviyelerinden $0.32 seviyelerine tırmanmış durumda. Bu çalışma grubunun Iota fiyatlamasına nasıl bir etkisi olacağını önümüzdeki günlerde göreceğiz.
JPMorgan-ConsenSys Birleşmesi Geliyor!
ABD merkezli dünya devi yatırım bankası JPMorgan, blockchain birimi olan Quorum ile Ethereum tabanlı projelerin yuvası olarak görülen ConsenSys arasında birleşme görüşmelerine başladı.
Geçtiğimiz günlerde ConsenSys’in şirketi iki birime böldüğünü ve %14’lük bir işten çıkarma yapmayı planladığını aktarmıştık.
Reuters bugün (11.02.2020), “Benzer amaçları olanlara” atıfla bildirdiği haberinde anlaşmanın önümüzdeki 6 ay içerisinde resmî olarak açıklanacağını yazdı.
Quorum, 25 çalışanı olan küçük bir blockchain ekibinden oluşuyor. Olası birleşmeden sonra bu ekibin ConsenSys yapısına katılıp katılmayacağı merak konusu oldu.
Habere göre ConsenSys ile birleşmenin JPMorgan Bankalararası Bilgi Ağı (Interbank Information Network/INN)ve Quorum’da üstünde durulan diğer projelere hiçbir etkisi olmayacak. Ağın birçok uluslararası banka ile bilgi alışverişini sağladığı biliniyor. Bilgi alışverişi ödemeleri de Quorum üzerinden JPMorgan’ın stablecoin benzeri dijital tokeni olan JPM Coin kullanılıyor.
*Gelişmeler geldikçe güncellenecektir.
Açık Artırma İle Satılan Bitcoin’ler Zarar Etmiş!
Açık artırma ile satılan Bitcoin’ler sözü tanıdık geldi mi? U.S Marshals Açık Artırması’yla birlikte bugüne kadar Abd hükümeti tarafından 185,230 adet Bitcoin açık artırmayla satılmış durumda. Abd Mahkemeleri’nin icra kolu olarak çalışan kurum, kaçakları yakalamak, tutuklama emirlerine hizmet etmek, ve açık artıma ile satışları gerçekleştirmekle görevlidir. Eski bir Cypherpunk olan Jameson Lopp dün attığı tweet ile bugüne kadar açık artırma ile satılan Bitcoin’lerin sayısını ve toplam değerini açıkladı. Geçmişte satılan Bitcoin’ler şu andaki değeriyle 1,7 milyar USD zarar getirmiş durumda.
İlk açık artırma Haziran 2014 tarihinde gerçekleşmişti. Bu açık arttırmada 29,657 Bitcoin 18,740,000 USD’ye satıldı. İkinci açık artırma ise Aralık 2014 tarihinde gerçekleşti. 50,000 BTC tek seferde 19,000,000 USD’ye satıldı. Sonrasında ise Mart 2015’te 50,000 BTC 13,500,000 USD gibi çok daha düşük olan bir fiyata alıcı buldu. Kasım 2015 tarihinde yapılan son satışta ise 44,341 BTC 14,600,000 USD’den alıcı buldu. Bu satışla beraber Silk Road’dan el konan Bitcoin’lerin tümü satılmıştı.
Silk Road
Silk Road, darknette satış yapan bir web sitesiydi. Bu sitede alışverişler Bitcoin aracılığıyla yapılıyordu. Silk Road üzerinde her türlü alışverişi ve her türlü ürünü bulma imkanınız mevcuttu. Tüm uyuşturucular, yasaklı ilaçlar ve diğer ürünleri sitede bulmak mümkündü. Ross William Ulbricht sitenin sahibiydi. Web sitesi, Tor ağının anonimliği üzerinden işlemlerini gerçekleştiriyordu. Fakat bütün yasaklı işlere aracılık etmişti. Sonucunda Ulbricht 2015 yılının Mart ayında ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
Açık arttırmalara geri dönüş yapacak olursak 2016 yılında bir, 2018 yılında 2 olmak üzere üç satış daha yapıldı. En son 1 Şubat 2020 tarihinde 4,040 adet BTC satışı Marshals tarafından yapıldı. Bu Bitcoin’ler 38,000,000 USD fiyatla alıcısını buldu.
Toplamda bugüne kadar ele geçirilen ve satılan Bitcoin’lerin adedi 185,230 olarak kaydedildi. Yapılan satışlardan elde edilen gelir ise 151,440,000 USD. Neredeyse şu andaki Bitcoin arzının 1%’ine denk gelen miktardaki Bitcoin hükümet tarafından bu fiyata satılmış durumda. Günümüzdeki fiyatıyla satılmış olsaydı toplam gelir $1,808,045,858 USD olacaktı. Hükümetlerin açık artırmayla ürünleri değerlerinden daha düşük fiyata sattığı herkes tarafından bilinmekte. Fakat bu seferki fark biraz fazla olmuş gibi.
FINMA, Daha Katı AML Kurallarıyla Geliyor!
İsviçre’nin Finansal Piyasalar Denetleme Kurumu FINMA, yapılan teklif doğrultusunda cuma günü gerçekleşecek olan görüşmeden sonra, kuralların daha da katılaşacağının sinyalini verdi.
Kripto para dünyası geliştikçe, kullanım alanları artıyor. Kullanım alanları arttıkça da kötü niyetli kullanımları da doğru orantılı olarak artıyor. Bu kötü niyetli kullanımların önüne geçmek için pek çok hükümet çeşitli düzenlemeler yapacak kurumlar veya kurullar oluşturuyor. İsviçre de bu kurum FINMA yani İsviçre Finansal Piyasalar Denetleme Kurumu.
FINMA, İsviçre’deki kripto para piyasasının çeşitli kurallar dahilinde gerçekleştirilmesini sağlıyor. Sadece kripto para dünyası ile değil, ülke çapındaki tüm mali düzenlenmeleri ile ilgilenmektedir.
Cuma günü gerçekleşecek görüşmeye sebep olan teklife göre, daha önce 5.000 İsviçre frangı olan müşteri bilgileri isteyen baraj, 1.000 İsviçre frangına indirilecek. Yani 1.000 İsviçre frangından fazla olan işlemlerde müşteri bilgileri istenecek. Baraj farkının detayları Nisan ayında duyurulacak.
Yeni düzenlenmelerin sebebi olarak da kripto para dünyasında artmakta olan kara ekonomi olayları gösterildi. Kara para aklama riskinin arttığı ve yeni kara para aklama karşıtı kuralların, Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF/Financial Action Task Force) haziran ayında yayınladığı ve 2019’un ortalarında kabul olan yönergesinin “Uluslararası standartlarına” uygun olduğu belirtildi.
Ayrıca uluslararası sahnede kara para aklama faaliyeti bekçisi olarak görev yapan Mali Eylem Görev Gücü, 1.000 doların üstündeki işlemler için müşteri bilgileri gereksinimini geçtiğimiz günlerde onaylamıştı.
Blockchain Kara Ekonomi İçin Çok Cazip
FINMA 2019 yılında yayınladığı 2 yıllık raporunda Blockchain ve kripto para piyasalarının avantajlarına da değinmişti. Ancak bu avantajların kara ekonomi için kullanılmalarını daha da olası yaptığını da vurgulamıştı.
Blockchain teknolojisi sayesinde işlemlerin hızlı ve sorunsuz yapılmasının bankacılık ve borsa sektörlerinde ne denli önemli olduğunun altının çizildiği raporda çeşitli AML (Kara Para Aklama) prosedürlerinden de bahsedilmişti.
Siber Saldırı Kurbanı Altsbit Kepenkleri İndiriyor!
Teknolojinin gelişmesiyle, güvenlik açıkları bulma ve bu açıklardan sızma konusunda gittikçe daha da başarılı olan siber saldırı gruplarının son kurbanı İtalyan kripto para alım-satım platformu Altsbit oldu.
5 Şubat 2020 tarihinde siber saldırı ile mücadele veren Altsbit, 6 Şubat 2020’de fonunun büyük bir kısmı olan 7 Bitcoin, 23 Ethereum ve Pirate Chain, Komodo, VerusCoin gibi tokenlerini kaybettiğini sosyal medya hesabından paylaştı.
Paylaşımının ardından bir başka borsa olan ve kendi merkeziyetsizliğine vurgu yapan Blocknet’in Block DX‘i, yorum yaptı.
“Sevgili merkeziyetli borsalar,
İşiniz bitti.
-Herkes.”
Block DX’in yorumunun ardından Altsbit borsası, tahminleri doğrulayarak kapanacağını açıkladı. Yaklaşık 70.000 dolarlık bir kayıpları olduğunu ve artık operasyonlarına devam edemeyeceklerini duyurdu.
Şirketin fonlarının büyük bir kısmını soğuk cüzdanlarda sakladığını ve bu yüzden de zarar görmediğini, bu fonlarla müşterilere geri ödemelerinin sağlanacağını duyurdu.
Etkilenen müşterilere geri ödemeler, 10 Şubat 2020’de başladı. Geri ödemeler bittikten sonra 8 Mayıs 2020 tarihinde platformun kapatılacağı duyuruldu.
Siber saldırı grubuyla alakalı hiçbir paylaşım yapmayan Altsbit, isim değiştirmiş olsa bile piyasada yeni sayılırdı. Birçok büyük borsaların zarar gördüğü siber saldırılardan nasibini alarak kripto para dünyasındaki yaşamına son vermek zorunda kaldı.
2018’de 9, 2019’da 11 kayda değer siber saldırı olmuştu. Ancak 2020’nin daha başındayken böyle bir olayın yaşanması, bu sayının geçtiğimiz yılları da aşacağı anlamına mı geliyor? İlerleyen günlerde göreceğiz.
Blockchain’in kalbi, Blockchain Economy ile İstanbul’da atacak!
Türkiye, 2020’nin belki de en büyük etkinliklerinden birine, Blockchain Economy İstanbul Summit‘e ev sahipliği yapacak.
2019’da ilk kez düzenlendiğinde büyük bir ilgiyle karşılaşan Blockchain Economy, bu yıl ikincisiyle konuşmacı kadrosuna önemli isimleri katarak gündeme oturacak.
En az 20 ülkeden 3.000’den fazla katılımcıyı, 2 gün boyunca dolu dolu ağırlayacak olan İstanbul, hem tarih açısından hem de bölge açısından güzel bir zamana denk geldi. Katılımcılar, Bitcoin’in 10.000 dolar bandını geçmesi, Facebook’un Libra’yı duyurması, Twitter’ın kurucu ortaklarından Jack Dorsey’in Lightning Labs ile ilgilenmesi gibi birçok konu hakkında konuşma şansı bulacak.
Nerede? Ne Zaman? Kimler Geliyor? Neler olacak?
MENA bölgesini canlandıran bir etkinlik olması planlanan Blockchain Economy İstanbul Summit, 20-21 Şubat 2020’de Wow İstanbul Hotels & Convention Center’da gerçekleşecek.
Antivirüs yazılım şirketi McAfee’nin kurucusu John McAfee’den tutun da Blockchain.com‘un kurucu ortağı Nicolas Cary‘e, Bitpanda’nın kurucu ortağı ve CEO’su Eric Demuth’a kadar birçok konuşmacı, etkinlikte yer alacak.
Konuşmacıların yanı sıra dünyanın her bir köşesinden katılımcıların yer alacağı Blockchain Economy’de, çeşitli yan etkinlikler de mevcut. Örneğin, İstanbul’a ilk kez gelen bir turist için olmazsa olmazı tabii ki de gezidir. “Bitcoin Bus”, Ayasofya’dan Kapalı Çarşı’ya kadar birçok turist merkezini dolaşma imkânı veriyor.
Ayrıca VIP Networking ve ödül yemeği, kapanış yemeği gibi birçok sosyal aktivitelere katılma şansınız var.
İlk ve Tek “Yatırım Yoluyla Vatandaşlık Fuarı”
Stratejik konumu nedeniyle önemli bir yere sahip olan Türkiye, 5 milyondan fazla göçmeniyle gittikçe artan bir göçmen nüfusuna sahiptir. Merkeziyetsizliği ve kişilerin ekonomik özgürlüklerini güçlendiren yapısını destekleyen Blockchain Economy, bu konuda bir ilk ve tek olarak “Vatandaşlık Fuarı”na ev sahipliği yapmaktadır.
Profesyonel rehberlik için danışmanlar ve hükümet yetkililerinden kesinlikle ücretsiz olan bu danışmanlık hizmeti almak, kaçırılmaması gereken noktalardan biri.
Çifte vatandaşlığı, farklı ülkelerde ve yatırım planlarında yatırım yapmayı istiyorum diyorsanız, kaçırmayın deriz.
Yatırımımı Ben Değil Botum Yönetsin! TradeSanta Nedir?
Gün geçmiyor ki yeni bir teknoloji türesin ve gündeme bomba gibi düşmesin! Geçtiğimiz aylarda Türkçe sürümünü de uygulamaya açtığını açıklayan TradeSanta “Nedir, nasıl kullanılır veya kimler kullanabilir?” hep beraber öğrenelim.
Teknoloji ilerledikçe insanlar karar verme görevini de teknolojiye emanet eder oldu. Geleneksel borsalarda botlar aracılığıyla yatırım, al-sat yapmak oldukça yaygınlaştı. Özellikle de kripto para borsalarında çok rastlanan bir durum hâline geldi çünkü bildiğiniz üzere kripto para borsaları tıpkı düşman gibi, uyumuyor. 7/24 ilgi ve alaka bekleyen kripto para borsaları çoğu insanın da uykusuz kalmasına, sinirlerinin yıpranmasın ve çok daha fazla fiziksel veya duygusal zarar almasına sebebiyet veriyor.
Sözünü ettiğimiz botlar da tam bu noktaya devreye giriyor! Şu aralar en popüler botlardan biri olan TradeSanta, geçtiğimiz aylarda Türkçe sürümünü de çıkarttı ki bu da Türkiye’deki yatırımcıların yüzünü güldürdü. Zira Türkiye’de yaşayıp da hâli hazırda yaşadığımız günün stresinin üzerine bir de kripto para borsasının stresini eklemek zor oluyor.
TradeSanta Nedir?
TradeSanta kripto para borsalarındaki alım-satım işlemlerinizi 7/24 seçimleriniz doğrultusunda yöneten bir bulut tabanlı yazılımdır. Binance, Bifinex, Bittrex gibi birçok borsa hâli hazırda TradeSanta ile anlaşmalı. Yakında BitMEX ve OKEX gibi kripto para dünyasının önemli şirketleri de TradeSanta tarafından desteklenecek.
TradeSanta Nasıl Kullanılır?
Kullanım olarak oldukça basit olan botu, kripto para borsasıyla iç içe olmayan biri bile rahatlıkla kullanabilir. İlk olarak borsanızı seçiyorsunuz. Birçok seçeneğiniz var ve hangisinde kendinizi daha rahat veya güvende hissediyorsanız onu seçmeniz daha iyi olur. Sonrasında ise alım-satım yapmak istediğiniz pariteyi seçiyorsunuz ve botunuzun ayarlarını giriyorsunuz. Ayarlar demişken daha önceden ayarlanmış olan bot şablonları mevcut, yani onlardan birini seçip de kurulumunuzu tamamlayabilirsiniz.
Kurulumu tamamladıktan sonra yaklaşık 25.000 kullanıcıyla çeşitli sosyal medya kuruluşları üzerinden bot hakkındaki görüşlerinizi ve taktiklerinizi tartışabiliyorsunuz. Ayrıca kendine ait bloğunda çeşitli kripto para öğretici yazılarına da rastlayabilirsiniz.
TradeSanta Avantajları Nedir?
- Zaman Kaybına Son!
- Duygularla Boğuşmaya Son!
- Kafa Rahatlığına Merhaba!
- 7/24 Alım-Satıma Merhaba!
Saatlerinizi kripto para borsasında iki alım-satım yapacağım diye harcamaya son veren bot sistemi, ailenizle ve sevdiklerinizle zaman geçirmenize olanak sağlayarak kafa rahatlığınızı, ruhsal sağlığınızı koruyor.
Bir kripto para birimine kafayı takıp ister istemez eliniz hep ona gidiyor olabilir. İnsanız sonuçta, çok normal. Ancak bot için değil. O en mantıklı seçenek neyse, onu seçecektir. Duygusal veya sezgisel kararlar vermeyecektir.
Su uyur, düşman uyumaz! Tıpkı sevgili kripto para borsalarımız ve sevgili botumuz TradeSanta gibi… Her yatırımcının başına geldiğinden emin olduğumuz bir konu var. Önemli bir emriniz veya işleminiz varsa gecenin 2’sinde veya 3’ünde uykudan uyanıp emir defterinizi kontrol etme derdine düşüyorsunuz. İşte buna son! Siz mışıl mışıl uyurken botunuz sizin yerinize borsayı takip edecek, işlemlerinizi yapacak.
“Ben anlamam alım-satımdan, al paramı sen yap işlemi!” diyorsanız kripto para borsasında kullanabileceğiniz botlar ki bugün tanıttığımız TradeSanta botu, tam size göre!
Sorumluluk reddi
Bu içerik, sponsorlu bir tanıtım yazısıdır. Burada yazılanlar yatırım tavsiyesi değildir ve yatırım tavsiyesi olarak asla düşünülmemelidir. Muhabbit’in bu içerikteki ürün veya hizmetle bir ilintisi yoktur. Muhabbit, içerikteki ürün veya hizmetten doğacak kayıplar karşısında sorumlu tutulamaz.
Haftalık Muhabbit Özet-Sayı 3 (4-10 Şubat 2020)
Merhaba sevgili Muhabbit okuyucuları, her hafta geçtiğimiz bir haftanın özetini geçtiğimiz Haftalık Muhabbit Özet Sayı 3 ile karşınızdayız!
Önceki sayımız Haftalık Muhabbit Özet Sayı 2’ye buradan ulaşabilirsiniz.
4-10 Şubat 2020 haftasında dünyanın dört bir yanından sizlere sunduğumuz kripto para borsası haberlerine hep beraber bir bakalım.
Squanch’la, Geçtiğimiz Hafta Neler Oldu?
Geçtiğimiz Haftanın En Ses Getiren Olayları!
Geçtiğimiz haftanın en ses getiren olaylarına bakacak olursak ilk olarak Bitcoin’in 10.000 doları geçmesi diyebiliriz. Bir süredir beklenen olay sonunda gerçekleşti ve Bitcoin 10.000 doları geçti geçmesine de şu an (10.02.2020/19:30) yine 9.850 dolar civarlarında seyrediyor.
Bitcoin ile ilgili önemli gelişmeler ve derlemelerimiz;
- Bitcoin’in Fiyatını Neler Etkiliyor?
- 500 Milyonuncu İşlem!
- Bitcoin’e Giden Yol
- Bitcoin’in, Weiss Ratings Notu “A-” Oldu!
- Weiss Ratings ve Bitcoin Halving
Ethereum ile ilgili önemli gelişmeler;
DeFi geçtiğimiz hafta 1 milyar dolarlık barajı aştı!
Ripple (XRP) ani yükselişiyle yatırımcılarının yüzünü güldürdü!
Bütün bunların dışında kripto para borsaları da yeni sözleşmelerini ve yeniliklerini duyurdu. FTX ve Binance yenilikleriyle bir hayli şaşırttı!
- BitMEX’ten Yeni XRP Sözleşmesi!
- FTX TRUMP-2020 Sözleşmesiyle Herkesi Şaşırttı!
- FTX’ten “TRUMP-2020” İçin Kardeş Müjdesi!
Ancak asıl haftanın bombasını Binance patlattı! Binance Cloud adını verdiği kimsenin anlayamadığı gizemli bir açıklama yaptı.
İşin magazinsel yönüne baktığımızda Justin Sun patlaması yaşandı diyebiliriz. Önce uzun zaman önce sözleşilmiş Warren Buffet ile yemekler yenildi. Sonra da Peter McCormack ile “muhtemelen” kafalar çekildi, komiklikler şakalar yapıldı (Öyle umuyoruz).
Geçtiğimiz Hafta Kripto Paralar;
Geçtiğimiz Hafta Bitcoin (BTC);
Geçtiğimiz Hafta Ethereum (ETH);
Geçtiğimiz Hafta Bitcoin Cash (BCH);
Geçtiğimiz hafta Ripple XRP (XRP);
Haftalık Muhabbit Özet sayı 3 ile karşınızdaydık, haftaya görüşmek üzere!
Bitcoin Mikseri Nedir? Ne İşe Yarar? Yapılmalı Mı?
Bitcoin mikseri nedir hiç duydunuz mu? Bitcoin mikseri ya da Bitcoin karıştırma çözümleri, kullanıcıların Bitcoin’lerini karıştırarak kişilerin mahremiyetlerini korumaya yardımcı olan servisler olarak tanımlanabilir.
Bitcoin mikserinin bazı avantajları bulunmaktadır. Bunlar arasında en bilinenleri ise;
- Kullanıcının elindeki Bitcoin miktarınının gizliliği konusuna önem verilmesi.
- Paranın ne kadar kazanıldığı veya tam tersi ne kadar kaybedildiğinin başkaları tarafından bilinmemesi.
- En önemli unsur ise yine paranın nereye harcanacağının bilinmemesi.
Birçok kullanıcı mahremiyet konusuna önem vermektedir. Açık bir şekilde yaptığını işlemlerin görünmesini istemeyebilir. Bu durum kişilerin güvenli bir şekilde işlem yapmasına yol açabilir.
Bitcoin adresleri aslında isimsizdir. Harf ve rakamlardan oluşur. Bu cüzdanlara “pseudonymus (takma ad)” da denir. Fakat cüzdanların public adresleri değişmezdir. Cüzdan adları aslında sahibinin kimliğini belli etmezler. Fakat bir borsadan kişisel cüzdanınıza Bitcoin transfer ederseniz ve işlemi yaptığınız borsada KYC (Know Your Customer) işlemlerini gerçekleştirip kimlik bilgilerinizi borsa ile paylaştıysanız, Borsa artık bu cüzdanın sizin olduğuna dair fikir sahibi olmuştur ya da en kötü ihtimalle cüzdan sahibinin sizinle bağlantılı olduğunu biliyordur. Bu da aslında cüzdanda sizin isminizin yazmamasının hiçbir anlamı olmamasına sebep olur.
Tabi kimlik analizi için çok daha gelişmiş yöntemler mevcuttur. Fakat bu şekilde kendi elinizle cüzdanı kendinizle eşleştirip bu bilgiyi de borsayla paylaşmış oluyorsunuz. Bu noktada cüzdan sahibi bir sonraki hareketiyle tüm bilgilerini açık etmiş oluyor.
Bunun içerisine elindeki Bitcoin’leri nasıl ve nereye harcadığı dahil edilebilir. Böylece mahremiyet diye tanımlanan her şey ortadan kalkmış oluyor. Bitcoin defterinde bu işlemler tamamıyla açık bir şekilde görüntülenebiliyor. Tabii bu durum için farklı çözümler geliştirilmiş durumda.
Merkezi Mikserleri
Bu servisi ne kadar çok kişi kullanırsa işleminizin güvenlik seviyesi o kadar artar ve takip bir o kadar zorlaşır. Bu karmaşık transferler kişiye mahremiyet sunar. Fakat bir noktaya kadar. Merkezi karıştırıcılar kişiye iki farklı problem yaratır.
Birincisi, her ne kadar mahremiyet sağlansa da sistemin merkeziliğinden dolayı karıştırıcı sizin kim olduğunuzu bilir ve eğer bu veriyi biriyle paylaşmak isterse ya da paylaşmak zorunda kalırsa mahremiyetiniz ortadan kalkmış demektir.
İkinci ve daha kötü olan durum ise karıştırıcının size Bitcoin’inizi göndermemesi. Yani Bitcoin’inizi çalması.
Merkezsiz Mikserler
Merkezsiz mikserler bu iki probleme de çözüm getirmiş durumda görünüyor. Buradaki işlemler ise bir grubun bir araya gelerek kendilerine büyük bir transfer yapmasıyla gerçekleşiyor.
Örneğin 50 kişi kontrol ettikleri yeni bir adrese 0.1 Bitcoin gönderiyor. Sonrasında herkes 0.1 Bitcoin geri alıyor. Fakat kimse bu Bitcoin’i nereden aldığını göremiyor. Bu işlemlerin mikserde gerçekleşmesi için bütün kullanıcıların mikserdeki işlemi onaylaması gerekiyor. Dolayısıyla herkes Bitcoin’ini geri alabiliyor. Çünkü eğer bir kişi bile imzalamazsa işlem gerçekleşemeyip askıda kalıyor. Böylece bir güven çemberi oluşmuş oluyor.
Güven çemberinin oluşması Bitcoin’in daha fazla kişinin benimsemesi açısından en önemli faktörler biridir.
Bitcoin’lerimizi Karıştırmalı Mıyız?
Bu işlemi mahremiyetinizi korumak adına gerçekleştirmeyi tercih edebilirsiniz. Kullanıcıların işlemi gerçekleştirme sebebinin temelde bu durum olduğunu biliyoruz. Kısacası paramı nereye harcadığımı bütün dünyanın bilmesi gerekmiyor diyorsanız karıştırma işlemi sizin için.
Daha önceki Bitcoin’e Giden Yol yazımızda Eric Hughes’un Cypherpunk Manifestosu’ndan bahsetmiştik. Burada Hughes, mahremiyet ve gizlilik arasındaki ince farkı net bir şekilde açıklamıştı. Farkı anlamak adına okumadıysanız göz atmanızı tavsiye ederim.
Sadece Suçlular Mı Mikser Kullanır?
Bitcoin karıştırma platformları suçlular tarafından kullanılabilir. Çünkü iz kaybettirme anlamında başarılıdırlar. Fakat bilindiği üzere mahremiyet sadece suçlular için değildir. Çünkü Bitcoin dışında da suçlu olmayan bireyler bu kadar açık işlem yapmak istememe özgürlüğüne sahip olmak isteyebilirler. Ayrıca birçok geleneksel yöntemde de suçlular herhangi bir yol bulabilmektedir.
Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile bu hak koruma altına alınmıştır. Ek olarak Chainalysis’in araştırmasına göre Bitcoin karıştırıcılarını kullanan insanların çoğu suçlular değil. Sadece mahremiyetlerini koruma altına almak isteyen insanların sayısı çoğunluktadır.
Bu gibi sebeblerden ötürü, bazı ülkeler suçlular için muhteşem bir yol olduğunu düşünse bile tamamen bu düşüncenin doğru olduğu söylenemez.
Karıştırma Servisleri Engellenebilir Mi?
Bu en önemli bir sorulardan biridir. Fakat engellenme süreci yargıdan yargıya değişebilir. Bu ülkedeki yasa ve yargılamalara bağlı olan bir durum. Geçmişte kara para aklamaya yardım etmek suçuyla kapatılan mikserler mevcut. Bu yüzden global anlamda tamamen engellenme olabilme ihtimali şu an için mümkün görünmüyor.
22 Mayıs 2019 Tarihinde Hollanda Finansal Zeka ve Soruşturma Kurumu (FIOD) Bestmixer’i kara para aklama suçundan, Fransa ve Lüksemburg Polisi’nin desteğiyle kapatmıştı. Aslında merkezi mikser servislerini kapatmak hükümetler için çok da zor bir işlem değil. Fakat merkezi olmayan karıştırıcıları kapatmak ve cezalandırmak çok daha zor.
Çünkü merkezi olmayan bir sistemi yada başında cezalandıracak bir otorite olmayan bir sistemi hukuk önünde yargılamak ve cezaya çarptırmak uzun ve karmaşık bir iş olacaktır. Bu yargılama durumu mevcut iken bile halen birçok merkezi ve merkezsiz Bitcoin karıştırma servisi ise hizmet vermeye devam etmektedir.
Daha fazla Bitcoin Haberleri için: Bitcoin Haberleri
Daha Fazla Blockchain Haberleri İçin: Blockchain Haberleri
Gelişmelerden ve son dakikalardan haberdar olmak, kripto para dünyasında aktif bir yer edinmek istiyorsanız Telegram kanalımıza bekliyoruz.
Tether (USDT) Algorand (ALGO)’a Geliyor
Tether(USDT) Algorand(ALGO)’a geliyor açıklaması bugün Tether ve Bitfinex CTO’su Paolo Ardoino’dan geldi. En popüler stablecoin projesi olan Tether, Algorand Blockchain’inde çalışacak. Tether’in büyümeye ve gelişmeye devam ettiğinden bahseden Ardoino Algorand’a “hoşgeldin” dedi.
Algorand Nedir?
Algorand bir merkezsiz bir blockchain projesi. Proof of Stake(PoS) algoritmasını kullanan kripto para tam merkeziyetsizlik, güvenlik ve yüksek hız ilkeleriyle yola çıkmış bir girişim. Transfer işlemlerini PoS algoritmasına göre gerçekleştiren blockchain ağı Cosmos(ATOM) ve Tezos(XTZ) projeleriyle bir çok ortak nokta barındırıyor.
Amacımız kitlesel kabulün önüne geçen teknik engelleri ortadan kaldırmak. Bunlar merkeziyetçilik, ölçeklendirme ve güvenlik olarak sıralanabilir.
Algorand 2.0
Geçtiğimiz Kasım ayında 2.0 sürümüne geçen Algorand, bu güncellemeyle beraber ağda merkezi olmayan uygulamalar(DApps) için geliştirmeler yapıldığını duyurmuştu. Ayrıca ağa üç yeni özellik eklenmişti. “Algorand Standart Asset” ile blockchain üzerinde token ve benzeri her türlü varlığın oluşturulmasına ve geliştirilmesine izin verildi ve destek sağlandı. “Atomic Transfer” ile ağda bulunan farklı varlıkların aynı anda birden fazla taraf arasında transfer edilmesi mümkün kılındı. Ayrıca “Algorand Smart Contracts” ile de akıllı sözleşme oluşturma ve kitlesel fonlama gibi fonksiyonların önü açıldı.
Tether ve Algorand
Tether ile birlikte ağdaki ilk stablecoin projesi hayata geçmiş durumda. Açıklamaya göre Tether, 2.0 güncellemesi ile gelen “Algorand Standart Asset” özelliğini kullanacak. Ardoino’nun sözlerine göre Algorand’a geçiş sebepleri 4 saniyenin altındaki transfer hızı ve düşük işlem ücretleri.
Tether’in gücü, farklı blockchainlerin zengin içeriğiyle desteklenmesinde yatıyor. Algorand ile gelen işbirliğimiz yatırımcılara hızlı ve güvenli bir çözüm sağlamak için var.
Ardoino’ya göre büyüyen müşteri tabanı farklı cözümler sunulmasından oldukça memnun. Tek bir blockchain çözümüne bağlı kalmak riskleri arttırıyor diye ekliyor Ardoino. Geçtiğimiz haftalarda ise Tether, yeni stablecoini Tether Gold(XAUT)’u tanıtmıştı.
Bunlara karşılık olarak ise Algorand CEO’su Steve Kokinos su sözleri sarf etti.
Tether’in Algorand ekosistemine katılma isteğini memnuniyet ve büyük heyecanla karşılıyoruz. Tether daha güçlü ve istikrarlı bir blockchain ağına katılmış durumda.
Kokinos’a göre Tether’in ağlarına taşınması dünya çapında para transferinin en hızlı ve en güvenli şekilde gerçekleşmesi için büyük bir adım. Aynı zamanda bu seçim ile Algorand, DeFi ağında oyunu değiştirici bir mekanizma olacak diyen Kokinos, sözlerini Tether’e her türlü desteği sağlayacaklarını söyleyerek tamamladı.
Şu anda Tether birçok ağda bulunmakta. Bunlar Omni, Liquid Network, Ethereum, Eos ve Tron olarak sıralanabilir. Tether kullanıcılarının Algorand ağını Tether transferleri için ne kadar aktif kullanacağını hep birlikte göreceğiz.
İstanbul Blockchain Week Geliyor! Heyecan Dorukta!
İstanbul Blockchain Week geliyor. Etkinliğin planları arasında Türkiye’yi bir blockchain merkezine dönüştürmek var. İstanbul’da yapılacak etkinliğin 2020 yılının en önemli etkinliği olacağına inandıklarını açıklayan Blockchain Week, 6-10 Nisan tarihinde ziyaretçilerini bekliyor olacak.
Yakın zamanda açıklanan yeni konuşmacılar ise gerçekten konferansın ülkemizde yapılan diğer konferanslardan ayrışacağı konusunda umut vaadediyor.
Bitcoin Cash’in en büyük destekçilerinden Roger Ver, NEO’ nun kurucusu Da Hongfei ve Celcius Network’un kurucusu Alex Mashinsky’i konuşmacı listesinde açıklayarak dikkatleri üzerine çekmeyi başaran Istanbul Blockchain Week aynı zamanda diğer konferanslara göre yerli yatırımcıya daha uygun fiyat politikası sunduğunu da hatırlatmakta fayda var.
Türkiye’de Blockchain ve Kripto Para
Yapılan araştırmaya göre, Türkiye’deki genç ve teknoloji meraklısı nüfusun 20%’si ya kripto para sahibi yada sahibi olmuş. Bu rakam dünyadaki en yüksek benimseme oranı olarak göze çarpmakta.
Ek olarak ING Bank’ın Kripto Para Raporu’na göre Türkiye, kripto para birimlerine olumlu bir bakış açısı taşıyor. Nüfusun 62%’si kripto paraların geleceğinden umutlu. Rapora göre Türkiye pazarı verimli bir şekilde kullanılmıyor. Fakat bu durum doğru adımlarla çok daha iyi seviyelere taşınabilir. Araştırmaya göre ülkede kripto paraya sahip olan kişi sayısı 18% seviyelerinde. Nüfusun 45%’i ise gelecekte kripto paralara sahip olacağını düşünüyor.
Blockchain PR Ajansı CEO’su Erhan Korhaliller’e göre diğer ülkeler Türkiye’yi ve Türkiye’deki market potansiyelini ciddiye yeni yeni almaya başlamış durumda. Yarı Türk asıllı olan Korhaliller, Türkiye’deki potansiyeli görüp, bireysel olarak yatırım yaptığını açıkladı.
Amacımız Uluslararası Kripto Camiası’nın ilgisini Türkiye’ye çekmek ve Türkiye ekosistemini ileriye taşımak.
Türk Ekonomisi Son Yıllarda Problemli
İstanbul Blockchain Haftası’nın amacı ülkeye ve ülkemizdeki yeni startuplara yeni yatırımcılar getirmek, Türkiye’deki mevcut potansiyelin farkedilmesini sağlamak amacıyla çok önemli bir etkinlik olduğu vurgulanıyor. Dolayısıyla da ekonomiye yeni bir ivmelenme kazandırabilme potansiyeline sahip olan İstanbul Blockchain Week, Nisan ayına kadar gündemi meşgul edeceğe benziyor.
Eğer İstanbul bir blockchain merkezi haline gelebilirse sadece ekonomide bir ivmelenmeye sebep olmaz. Yeni iş olanaklarıyla birlikte sektöre ilgisi olan gençler için yeni alanlar açabilir.
Geçtiğimiz yıllarda birçok Türk, dünya genelinde kripto paralara karşı artan ilgiyle beraber yeni tend haline gelen kripto paralardan haberdar olmuştu. Bu noktada bir çok insan kripto paralarla tanıştı. Bu dönemde Türkiye’de bir çok borsa açıldı. Ve bu borsalar dolar, pound gibi para birimleri yerine XRP, Ethereum ve EOS gibi para birilerini içeriyor. Aynı zamanda şu anda Türkiye’de aktif 10 Bitcoin ATM’si bulunmakta.
25 Milyon Kişinin Banka Erişimi Bulunmuyor
Türkiye’de halen 25 milyon vatandaşın bankayla ilişiği bulunmuyor. Bu çok önemli bir rakam. Araştırmaya göre 10 milyon kişi açlık sınırında ve 16 milyon kişi işsiz durumda. Bu noktada Türkiye’de çok büyük yatırım fırsatları mevcut denebilir. Gelebilecek yatırımlar ekonomiye yeni bir ivmelenme kazandırmak, yeni iş fırsatları oluşturmak en önemlisi de ülke olarak yeni teknoloji ve gelişimlerin gerisinde kalmayıp ülkeyi bir merkez üsse çevirebilmek adına çok büyük önem arz etmekte.
İstanbul Blockchain Week Hedefleri
Etkinlikteki temel amaç aslında blockchain alanındaki kilit oyuncuları ve yatırımcıları bölgeye çekebilmek. Hafta boyunca 20’den fazla hackathon ve buluşma gerçekleşecek. En büyük etkinlik ise 9-10 Nisan tarihleri arasında Hilton İstanbul Bomonti Otel’de gerçekleştirilecek olan konferans olacak. Etkinlik organizatörlerinin beklentisi 2000’den fazla katılımcı ve 100’den fazla konuşmacının etkinlikte bulunması. Aynı zamanda etkinliğe bazı büyük Türk Şirketleri’nin de katılacağı bilgisini paylaşan organizatörler, kilit hükümet yetkililerinin de organizasyonda bulunmasını bekliyor. Burada bulunan linkten İstanbul Blockchain Week websitesine ulaşabilir ve etkinlik ile alakalı daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz. Aynı zamanda güncellemeler için Twitter sayfasını kontrol edebilirsiniz.
FTX’ten “TRUMP-2020” İçin Kardeş Müjdesi!
FTX, TRUMP-2020 sözleşmesinin yanı sıra 2020 ABD başkanlık seçiminde Donald Trump’ın rakipleri Bernie Sanders, Joe Biden, Michael Bloomberg, Elizabeth Warren ve Pete Buttigieg için de yeni sözleşmeler hazırladığını duyurdu.
Kripto para türev borsası FTX, tüm dünya gibi 2020 ABD başkanlık seçimiyle yakından ilgileniyor gibi görünüyor. Zira geçtiğimiz günlerde TRUMP-2020 isimli yeni sözleşmesini başkanlık seçimi bahsi üzerine hazırlamıştı.
FTX şimdi de 2020 ABD başkanlık yarışında Trump’ın rakipleri için de birer sözleşme hazırladığını duyurdu. Tüm 2020 ABD başkanlığı ile ilgili sözleşmelerine toplu bir isim vererek PRESIDENT-2020 ismini veren FTX’in diğer adaylar için de yeni sözleşmeler hazırlayıp hazırlamayacağı merak konusu.
Sözleşmelerin mantığı tıpkı TRUMP-2020 gibi. Eğer sözleşmeye konu olan aday kazanırsa sözleşme değeri 1 dolar, kazanmazsa sözleşme değeri 0 olacak.
Tıpkı TRUMP-2020’de olduğu gibi adayın kaybedeceğini düşünüyorsanız sözleşmeleri açığa satış yapma şansınız yine var. Yani adayın kazanması veya kaybetmesi için ne düşünürseniz düşünün hâlâ kaybetme şansınız var.
Adaylara ve Sözleşmelere Bir Bakalım
Bernie Sanders ve BERNIE-2020
1941 doğumlu, kendisini demokratik-sosyalist olarak tanımlayan ve tek Yahudi aday olmasıyla öne çıkan Bernie Sanders, şu anda hâlâ Vermont Senatörlüğü yapmaktadır. FTX’in Bernie Sanders için sözleşmesi; BERNIE-2020‘nin şu anki satış fiyatı (10.02.2020/12:45) 0,175 dolar.
Joe Biden ve BIDEN-2020
1942 doğumlu, Barrack Obama’nın ABD başkanlığı yaptığı dönemde ABD başkan yardımcılığı yapan Joe Biden, daha önce kaybettiği ABD başkanlığına adaylığını Demokrat Parti’den koyuyor. FTX’in Joe Biden için sözleşmesi; BIDEN-2020‘nin şu anki satış fiyatı (10.02.2020/12:45) 0,064 dolar.
Michael Bloomberg ve BLOOMBERG-2020
1942 doğumlu, 3 dönem boyunca New York belediye başkanlığı görevini üstlenmiş olan Michael Bloomberg, aynı zamanda dünyanın en zengin 8.insanı olma unvanını da taşıyor. FTX’in Michael Bloomberg için sözleşmesi; BLOOMBERG-2020‘nin şu anki satış fiyatı (10.02.2020/12:45) 0,067 dolar.
Pete Buttigieg ve PETE-2020
1982 doğumlu, savaş gazisi kişiliğiyle öne çıkan 7 dili anadili gibi konuşabilen, South Bend şehrine belediye başkanlığı yapmış ve saklamadığı eşcinsel kişiliğiyle adından söz ettiren Pete Buttigieg, adaylığını Demokrat Parti’den koyuyor. FTX’in Pete Buttigieg için sözleşmesi; PETE-2020‘nin şu anki satış fiyatı (10.02.2020/12:50) 0,062 dolar.
Elizabeth Warren ve WARREN-2020
1949 doğumlu, daha önce Harvard Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde profesörlük yapmış olan ve kazanması hâlinde zenginlerden daha fazla vergi alacağını duyurup yoksul kesimin sempatisini kazanan Elizabeth Warren, Demokrat Parti’den adaylığını koyuyor. FTX’in Elizabeth Warren için sözleşmesi; WARREN-2020‘nin şu anki satış fiyatı (10.02.2020/12:55) 0,032 dolar.
TRUMP-2020 ve Yeni Kardeş Sözleşmeleri!
TRUMP-2020 ve diğer sözleşmeleri için kaldıraçlı işlem bilgileri, FTX’in sayfasında yer almaktadır. Yeni sözleşmelerin mantığı aynı olsa da özellikle kaldıraçlı işlemlerde TRUMP-2020 ile farklılıklar içinde olduklarını görebiliriz.
FTX TRUMP-2020 sözleşmesinden sonra çıkardığı yeni başkanlık sözleşmeleriyle yine adından söz ettirecek gibi görülüyor.
OKEx’in Global Utility Tokeni OKB Tam Anlamıyla Uçtu
Türkiye’ye gösterdiği özel ilgiyle tanıdığımız global dijital varlık borsası OKEx’in tokeni OKB’nin fiyatı tam anlamıyla uçtu! 6 Şubat 2020 tarihinde 10. ieo (initial exchange offering) lansmanı yapılmadan önce 3.3 USD civarında işlem gören OKB, lansman sonrası 4 USD’ye ulaştı.
Bununla da yetinmeyen yatırımcılar, 25 Şubat 2020 tarihinde yapılacak olan HyperDAO token satışına katılmak için ciddi anlamda talep gösterdikleri OKB token fiyatının saatler içerisinde 5 USD’ye yükselmesine sebep oldu!
Bildiğiniz gibi her borsanın ieo lansmanları için belirli kuralları var. OKEx için de bu durum böyle. Satışa katılım sağlamak için lansmandan önce belirli bir süre boyunca belirli bir miktar OKB tutmanız gerekiyor. Ayrıca lansmanı yapılan tokeni satın almak için de OKB tokene ihtiyacınız olacak. OKE’x in 10. token satışı ile ilgili ayrıntılara buradan ulaşabilirsiniz.
HyperDAO’nun bir DeFi projesi olduğunu da not düşmekte fayda var çünkü bu kavram önemli ve üzerine son zamanlarda çok konuşuldu. HyperDAO, kendi içerisinde bir e-vatandaşlık sisteminin olduğu bir ekosistem kurmayı amaçlıyor. Ekosistem içerisindeki insanlar, platforma girmesi için proje önerebiliyor veya önerilen projeler için oy kullanabiliyor. Ayrıca HyperDAO’nun tokeni olan HDAO’nun birden çok stablecoin’e (SC) sabitlenebiliyor olması da ilginç bir özellik, bunun ne gibi esneklikler getireceğini zamanla göreceğiz.
TRON CEO’su Justin Sun, “Shitcoin’imi alın!” Dedi!
Justin Sun kurucusu ve CEO’su olduğu şirket TRON’un kripto para birimi TRON (TRX) için shitcoin ifadesini kullanarak “Shitcoin’imi alın!” dedi.
TRON‘un kurucusu ve CEO’su Justin Sun, Birleşik Krallık’tan kripto para dünyasının ünlü podcaster’cısı Peter McCormack ile muhabbet edip şakalaşırken, aşağıdaki videonun baş kahramanı oldu.
Video açılır açılmaz Justin Sun’ın “Shitcoin’imi alın!” dediği duyuluyor. Sonrasında McCormack’ın Sun’a “TRON, değerli bir coin mi yoksa shitcoin mi?” diye soruyor. Cevap ise;
“Shitcoin!”
Tron kurucu ve Ceo’su justın sun
Sonrasında gülüşmeye ve “Adamın shitcoin’ini alın, shitcoin’imi alın” muhabbetleri döndürmeye başlıyorlar.
Peki Shitcoin Nedir?
Shitcoin genel olarak fazla bir değeri olmayan veya neredeyse tamamen değersiz (0,0002 dolar gibi) altcoinler için kullanılan bir terimdir. Genellikle büyük bir gelişme yaşamazlarsa veya gündemde fazla kalmazlarsa unutulup giderler. Justin Sun’ın TRON’u için de bu yüzden “Shitcoin” terimini kullananlar mevcut.
Sun, gerek dava nedeni gerek Kobe’nin ölümü gerekse Warren Buffet ile yemeğiyle son zamanlarda sık sık gündeme gelen veya gelmeye çalışan biri. Bu da TRON’un sürekli söz edilen bir coin olmasını sağlıyor.
TRON (TRX) şu anda kripto para birimleri arasında (10.02.2020/09:55) 1.444.714.536 dolarlık piyasa değeriyle 13.sırada yer alıyor. Bunun dışında kripto para dünyasındaki en büyük dapp blockchain projelerinden birinin de başında yer alıyor.
Videoda Justin Sun ve Peter McCormack’ın eğlendiği ve büyük ihtimalle dalga geçtiği görülebiliyor. Justin Sun’ın, TRON shitcoin diyerek kendisiyle ve TRON ile dalga geçtiği, shitcoin diyenleri trollediği de düşünülebilir. Neden mi? Videoya sosyal medyada bıraktığı yorumdan ötürü;
Corona Virüsü Salgınında Blockchain’e Güveniyorlar!
Çin’de patlak veren Corona Virüsü salgını nedeniyle, sigorta hizmeti sağlayıcıları sigorta ödeme taleplerinin takibini daha hızlı yapabilmek için blockchain’e güveniyorlar.
South China Morning‘in haberine göre, Corona virüsü salgını 27 şehrin karantinaya alınmasına ve birçok Hong Kong’lunun evden çalışmasına neden oldu.
Şu anda (09.02.2020/20:50) virüse yakalanmış 37.612 kişiden 6.198’inin durumu ağır ve 815 kişi salgından dolayı hayatını kaybetti. Ant Financial‘ın yardım platformu Xiang Hu Bao, Corona virüsünü bir kerelik maksimum ödeme limitine (100.000 Yuan(09.02.2020/21:00 itibarıyla 85.913,22 Lira)) çıkılmaya uygun kritik bir hastalık etmeni olarak ekledi.
Platform bir sigorta şirketi veyahut ürünü değil. Çoğu Çin’in daha fakir olarak görülen bölgelerinden 104 milyon kullanıcısı olan blockchain tabanlı kolektif bir talep/yardımlaşma platformu. Temel sağlık planları sunmaları ve buna ödenek toplamalarıyla ün salmışlardır.
Blockchain teknolojisini kullanma sebepleriyse, sahtekârlığı azaltmak ve paraya daha hızlı çevirmek. Teknoloji ayrıca Çin’in en çok kullanılan mobil ödeme uygulaması AliPay‘de de mevcut.
Corona virüsü sebebiyle gerçekleşecek sigorta ödemelerini Art Financial bizzat kendi bünyesinden gerçekleştirecek. Bu ödemeler, Xiang Hu Bao kullanıcılarının 300.000 yuanlık 100 kritik hastalık ödemesinden ayrı tutulacak.
Ant Financial sözcüsü bu durum için;
“Xiang Hu Bao, blockchain teknolojisinin merkeziyetsiz ve güvensiz tabiatı sayesinde, sigorta taleplerini işleme alıp ödemeleri hızlıca yapabildi.”
Avantajları Saymakla Bitmiyor!
Blockchain teknolojisi hızının yanı sıra bürokratik etkiyi azalttığı ve virüsün kol gezdiği Çin’de yüz yüze iletişimi en aza indirgediği için de özellikle Çin’de büyük ilgi topladı.
Bank of East Asia‘nın (Doğu Asya Bankası) sahibi olduğu Blue Cross Insurrance (Blue Cross Sigorta) hizmetlerinin genel müdürü Patrick Wan da bu duruma katılanlardan. Wan;
“Blockchain tabanlı sigorta talebi alma servisimiz, evrak doldurma sürecini ve sürekli olarak kliniklere git-gel yapma ihtiyacımızı ortadan kaldırarak Corona virüsü salgını sırasında önemli bir rol oynadı.”
Ayrıca Wan, yüz yüze temas nedeniyle enfeksiyon kapma riskini azalttığı için de blockchain teknolojisinin Corona virüsü yayılmasının bir nebze önüne geçtiğini dile getirdi.
Patrick Wan’ın saydığı avantajlara ve sigorta şirketlerinin benimsemesine bakılırsa gerçekten de blockchain’e güveniyorlar denebilir.
Corona virüsü salgınının Bitcoin’e ve Bitcoin madenciliğine olan etkisinden daha önce söz etmiştik. Ancak blockchain teknolojisine olan etkisine bakıldığında blockchain tabanlı birçok uygulama Corona virüsü salgınında kullanıldı.
Bu uygulamalardan biri, blockchain tabanlı uygulama geliştiricisi Acoer‘in geliştirmiş olduğu, DLP kullanarak Corona virüsü bulaşmış durumu ağır olan hastaların takibini yapan HashLog isimli bir uygulama.
Hong Kong Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Syren Johnstone da Corona virüsü ile savaş projesinde blockchain teknolojisine yer veriyor.
Blockchain teknolojisinin Corona virüsüyle savaşta etkili olduğu aşikâr ancak Corona virüs sebebiyle blockchain tabanlı ödeme startup’ı Bitspark’ın kapanacağı açıklandı.
Corona virüs kripto para dünyasını derinden etkiliyor ve etkilemeye devam edecek gibi görünüyor.
Bitmain’in Durumu Pek İç Açıcı Gözükmüyor
Kripto para madenciliği devi Bitmain’in 2020’deki durumu, yetersiz üretim kapasitesinden dolayı pek de iç açıcı gözükmüyor.
Şu anda Bitmain‘in iki büyük madencilik merkezinde yetersiz üretim kapasitesiyle karşı karşıya olduğu konuşuluyor. Şirketin satış müdürü şu anda T17 ve S17 üretimlerinin yetersiz kapasitede olduğunu söyledi.
2020’nin Bitmain’in Yılı Olmayacağı Kesin
Her yıl kripto para madenciliği ivme kazanırken, kripto para madencilik şirketleri de önceki yılık istikrarını pekiştirerek kripto para madenciliği projelerine daha güçlü fikirlerle devam ediyor. Ancak Bitmain geçen yılki istikrarını henüz devam ettiremedi. Analistlere göre şu anki yetersiz üretim kapasitesinin devam etmesi durumunda şirketin gelirleri de muhtemel olarak etkilenecektir.
Bitmain’in satış müdürü Fan Xiao Jun, şirketin T17 ve S17 üretim sahalarındaki üretim oranının şirketçe kademeli olarak düşürüldüğüne dikkat çekti. Ayrıca 2020 Mart ayından sonra piyasaya süreceği ürünlerin de azalabileceğini açıkladı. Satış müdürü, “2020’de Bitmain’in durumu pek de iç açıcı olmayabilir.” dedi.
Fan Xiao Jun’un açıklaması, uzman piyasa araştırmacısı Samson Mow’un gözlemlerini ve yorumlarını destekler doğrultuda ilerledi.
İşçilerin Yarısından Vazgeçmeyi Göze Aldı
2018’den 2020 Şubat’ına kadar Bitmain, birçok çalışanı ile sözleşmeli olarak çalışmaya zorluyor. Birçoğunu ise işten çıkartıyor. Geçtiğimiz ayda Bitmain iş gücünün %50’sini işten çıkaracağını duyurmuştu. Birçok hissedar bu duruma karşı çıkmıştı. Karşı çıkanlardan biri de şirketin eski kurucu ortağı Micree Zhan olmuştu. Zhan; “Böyle bir hareketin intihardan farkı yok, şirketi yokuşa sürecek.” dedi.
Corona Virüsü Salgınıyla Sekteye Uğrayan Faaliyetler
Geçtiğimiz hafta Çin hükümeti, Corona virüsü salgını nedeniyle yapılan karantina kontrollerinde kripto para madenciliği makinelerini kapattırmıştı. Bu da en azından Çin marketinin bir kısmının kripto para madenciliğine hevesi olsa da şu durumda yapamayacağını göstermektedir. Bu da olası müşterilerin kaybı olarak görülebilir.
Dünyanın kripto para madenciliği ekipman ihtiyacının %66’sını sağlayan dünya devi şirket Bitmain’in, şu anki yetersiz üretim kapasitesi ve müşteri kaybı durumunun şirketin gidişatını nasıl etkileyeceğini ilerleyen günlerde hep beraber göreceğiz.
Anthony Pompliano’ya Göre $100,000 Koşusu Başladı
Anthony Pompliano’ya göre $100,000 koşusu başladı. Bugünkü hareketle birlikte Bitcoin $10,000 psikolojik sınırını aşmış durumda. Ancak topluluktaki bir grup için bu sadece bir başlangıç. Morgan Creek Digital Kurucu Ortağı Anthony Pompliano, Bitcoin fiyatının sınırlı arz ve artan talep nedeniyle 2021 yılı sonlarında $100,000 seviyelerine ulaşacağından bahsetti.
Bitcoin $10,000’ı vurdu. Ben halen Aralık 2021’e kadar $100,000 seviyelerine gideceğimizi düşünüyorum.
Sınırlı arz, yükselen talep. Zaman gösterecek.
Buna benzer bir analizi daha önceki haberimiz olan İstanbul Taksi Plakası vs Bitcoin haberimizde bulabilirsiniz. Analist Willy Woo’nun yükselişle alakalı yorumları da dikkat çekmekte.
$10,000 kırılımı gerçek bir kırılım. Temel yatırım aktiviteleri bu 10 bin kırılımını destekler nitelikte.
BitMEX CEO’su Arthur Hayes’de Bitcoin yükselişini destekliyor. Hayes’e göre Bitcoin’de boğalar üstün.
Hiçbir şey beni durduramaz. Benim yönüm yukarı. Yavaş ve sakin olan kazanır. Yavaş ve sakince Bitcoin’i $20,000’a çıkaralım.
Sınırlı Arzı Unutmayın
Bitcoin’in başarısını destekleyen bir çok önemli özelliği var. Sınırlı arz sebebiyle ortadan kalkan enflasyon bunlardan en önemlisi. Birçok yönden altınla karşılaştırılabilir. Toplamda sadece 21 milyon Bitcoin var. Bir gün aniden yeni bir Bitcoin madeni hiçbir zaman keşfedilemeyecek. Bu arzın yaklaşık 18 milyon adedi çıkarılmış durumda. 2010 yılından bu yana, birçok yatırımcı yüksek voltalitesi sebebiyle Bitcoin’e yönelmiş durumda. Fakat bir kısım Bitcoin’i spekülatif bir varlık olarak görmekte. Bu kişilere göre Bitcoin değeri sadece spekülasyon ile belirleniyor. Bu kişiler yakın bir örnek olarak Abd-Çin Ticaret Savaşı’nda Bitcoin’nin yükselmesini gösteriyor. Fakat aslında bu kişiler aynı dönemde altın fiyatının da yükseliş gösterdiğini unutuyor. Asıl unutulan şey sermayenin ürkek olduğu. En ufak bir problem bile doların yada yuanın değerini etkileyebilir. Tarih boyunca insanlar bu sebeple tehlikeli gördükleri dönemlerde “sağlam para” diye tabir edilen arzı sınırlı olan varlıklara geçiş yapmışlardır. Aynı şekilde şirket hisseleri de bu dönemlerde düşüşe geçer. Sebep insanların güvenli liman aramasıdır. Günümüzün güvenli limanlarının arasına belki Bitcoin de eklenebilir. Çünkü sınırlı arzıyla birlikte, diğer güvenli liman olarak tabir edilen varlıklara benziyor. Bu noktada spekülasyon ile güvenli liman arayışını birbirine karıştırmamak çok önemli. Önümüzdeki dönemde bu tahminlerin gerçek olup olmadığını hep birlikte göreceğiz.
Weiss Ratings ve Bitcoin Halving! Bitcoin’in Notu A- Oldu!
Ani bir kararla Weiss Ratings, Bitcoin notunu A-‘ye yükseltti. Derecelendirme kurumu Bitcoin notunu, güçlü fiyat performansı sebebiyle mükemmel olan A- seviyesine yükselttiğini duyurdu.
Mart 2019’da Weiss Ratings, Bitcoin, XRP ve EOS’u en iyi kitlesel benimseme ve en iyi teknoloji kombinasyonu başlıklarında üst seviyelere taşımıştı. Fakat şimdiki derecelendirmesiyle Bitcoin, diğer iki kripto para biriminin önüne geçmiş durumda. XRP merkezli yapısı sebebiyle yaşadığı düşüşle birlikte B, EOS ise C harf notuna sahip.
Eğer derecelendirme kurumları için bir karşılaştırma yapmak gerekirse bu noktada Çin Endüstri ve Bilgi Geliştirme Merkezi(CCID) derecelendirmelerini de ele alabiliriz. 2019 Eylül ayında yapılan derecelendirmeye göre Bitcoin sıralamada dokuzuncu sırada bulunuyor.
Kurum kripto para projelerini teknoloji, yaratıcılık ve uygulanabilirlik kategorilerinde değerlendirerek genel bir not ortaya koyuyor. Bu notlandırmaya göre ilk üç sıra EOS, Ethereum ve Tron tarafından kapılmış durumda. Hemen arkalarında Nuls, Lisk ve Neo gelmekte. Sıralamada XRP, Monero ve Bitcoin Cash gibi kripto paralar ilk on içerisinde bulunmuyor.
Bitcoin Halving’inin Önemi
Tekrar Weiss Ratings’e dönecek olursak kuruluş, yaklaşan Bitcoin Halving’inin önemini vurgulamakta.
Kripto paranın arzının yüzde elli düşecek olması yatırım ve derecelendime açısından büyük önem barındırıyor.
Bu oluşacak arz eksikliği madenciler tarafından telafi edilmek zorunda. Bu, ya transfer ücretlerinin yükselmesiyle olabilir. Yada Bitcoin fiyatında bir değişiklik oluşmalı. Dünkü haberimizde bahsettiğimiz gibi Coinbase, Stock to Flow(S2F)’e göre Bitcoin çıkarılma oranında oluşacak halvingle beraber kripto paranın altın ile aynı çıkarılma oranına sahip olacağını söylemişti. Stock to Flow (S2F), toplam arz üzerindeki yeni arz oranının ölçüsü olarak tanımlanabilir.
Sayısız teknolojik avantajıyla Bitcoin, dijital çağda altın karışısında bile önemli bir değer taşıma aracı.
Brave New Coin(BNC)’nin verilerine göre halving sonrası Bitcoin hareketini aşagıdaki grafikte inceleyebilirsiniz.
Bugün yaşadığı yükselişle beraber Bitcoin, $10,000 barajını aşmış durumda. 2019’daki $7,200 seviyelerinden beri düzenli bir yükseliş içerisinde olan Bitcoin’in bu hareketi derecelendirme kuruluşları için de önemli görünüyor. Madencilerin yüksek eforu sayesinde gerilemeye devam eden Bitcoin halving tarihine kadar Bitcoin fiyatı bir düşüş gösterecek mi yoksa bu seviyelerde tutunup yükselişine devam mı edecek hep birlikte göreceğiz.