FTX Borsası petrol vadelilerini listeliyor. Yapılan açıklamaya göre vadeli işlem borsası FTX, WTI Petrol işlemlerine platformunda yer vermeye başlayacak.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz günlerde WTI, (Amerikan Petrolü) büyük bir düşüş yaşamış ve 0.00 $ seviyesine kadar bir düşüş göstermişti. Hatta bazı piyasalarda negatif fiyatlamaya giden WTI -57 $ gibi rakamlardan alıcı bulmuştu. Piyasalarda büyük sükse yaratan ve 0 $’ın altına giden amerikan petrolü, şimdilerde farklı platformların da ilgisini çekmiş görünüyor.

100 $ Fazla Olacak

Petrol fiyatının tekrar 0 $’ın altına düşme riskine karşın WTI petrolünün fiyatına 100 $ ekleyecek şekilde başlatılacak olan kontrat konusunda FTX ciddi uyarılarda bulunuyor. Kontrat fiyatının 100 $’ın altına düşmesi halinde gerçek fiyatının negatife döndüğünün yatırımcılar tarafından net bir şekilde bilinmesi FTX tarafından özellikle vurgulanmakta.

İşlemlere başlayabilmek için KYC 1 seviyesinin tamamlanmış olması yeterli olacak. Fakat üzülerek  belirtmek isteriz ki kontrat, Türkiye’de bulunan kullanıcılar tarafından kullanılamayacak.

Vadeli işlem platformu üzerinden WTI petrol işlemleri yapar mıydınız?

Bu yazı sponsorludur.

Birçoğumuz kripto paraları 2017 yılında yaşanan büyük yükselişler ile birlikte tanıdık. Bahsettiğimiz dönemde bir anda toplumun tüm kesimlerinden kimselerin dikkatini çekmeyi başaran kripto paralar için kimileri “balon” tanımını yaparken, kimileri ise “geleceğin para birimleri” tanımlamasını yapmakta. Peki nedir bu kripto paralar?

Kripto paraları genel olarak, matematik ve teknolojinin ürünü olan para birimleri olarak tanımlayabiliriz. Kodlama dehaları tarafından üstün bir şifreleme teknolojisi ile üretilen kripto paralar, geleneksel para birimlerinden farklı olarak fiziksel olarak bulunamamakta. Fakat kripto para birimlerinin fiziksel olarak bulunamıyor oluşu, sizlere sakın bunun bir aldatmaca ya da gerçekte olmayan bir ürün olduğu fikrini vermesin. Bu paralar gerçekte mevcut, sadece klasik yollarla üretilen para birimlerinden faklı bir şekilde varoluşlarını korumaktalar.

Kripto paralar önceden belirlenmiş kurallarla, bir ülke veya grup tarafından değil, algoritmalar tarafından yönetilen para birimleri olarak tanımlanabilir. Bir ülke ve grup tarafından yönetilmemesi sebebiyle de merkezi bir sistemleri bulunmamakta. Dolayısıyla bir merkez bankasının aldığı yanlış karar ya da bir grubun aldatması ile bozulabilecek, değerini kaybedebilecek kadar basit veya kontrolü kolay ürünler değiller.

Kripto Paraların Değeri

Kripto paraların değeri konusuna gelecek olursak ise değere, sadece ona sahip olan kişilerin karar verebileceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Yani örneklendirmemiz gerekirse, elinizde satmak istediğiniz bir ürün olduğunu düşünelim. Bu ürünü satmak istediğinizi varsayarsak, ürünü satacağınız fiyatı belirleme özgürlüğünün size ait olduğu yadsınamaz bir gerçek olarak öne çıkar. Tabi ürün sadece sizin elinizde bulunmamakta. Bu sebeple ürünün fiyatı, ürüne sahip olan kişilerin ortak kararı ile belirleniyor demek de yanlış olmayacaktır. Fakat kesinlikle size şu fiyattan az olamaz ya da şu fiyattan fazla olmaz diyebilecek bir üst otorite (devlet, merkez bankası, kontrol mekanizması) bulunmamakta. Çünkü kripto paraların kontrolü, bir merkeze bağlı durumda değil.

Kripto paraların yukarıda bahsettiğim örnek üzerinden değerini anlamaya çalışırken, bir diğer yandan da arz- talep ilişkisini unutmamalıyız. Tahmin edeceğiniz üzere bir üründen ne kadar az olursa ve talebi de ne kadar çok olursa, fiyatı doğrusal bir şekilde yükselecektir. Kripto paraların önceden belirlenmiş algoritmalarında, bir arz sınırlaması bulunmakta. Yani kimse kafasına göre bir kripto para biriminin arzını artıramıyor ya da azaltamıyor. Hep sabit kalan bir arzın yanında da artan bir talep oluştuğunda ise ürünün yani kripto paranın fiyatı da otomatik olarak artıyor. 2017 yılında görülen yükselişi belki de bu şekilde açıklayabiliriz.

Enflasyon Problemi

Sabit kalan arz sebebi ile de hepimizin nesillerdir yaşadığı alım gücünün azalmasına sebep olan, hükümetlerin çöküşüne giden yolu açan, maaşlarımızın yanına bir sürü 0 rakamı eklemek zorunda bırakan enflasyon derdi ortadan kalkmış oluyor. Çünkü başı sıkışan bir otorite, kendini kurtarmak ya da sürdürülebilirlik sağlayabilmek adına para basma (miktar artırma) lüksüne sahip olamıyor. Bu da aslında kripto paraların değerini koruyan en önemli etmenlerden.

Bir diğer yandan ise kripto paraları cebinizdeki nakit paranın dijitalleştirilmiş hali olarak tanımlamak mümkün. Çünkü cebinizdeki nakit ile bir kişiye para vermek istediğinizde bu işlemi herhangi bir aracı kurum yada kuruluşa ihtiyaç duymadan (banka,Western Union) kendiniz gerçekleştirebiliyorsunuz. Dolayısıyla da herhangi bir masraf üstlenmiyorsunuz. Fakat bu işlemi bir banka ya da aracı kurum ile gerçekleştirmek zorunda kaldığınızı düşünelim.

Hem paranızı göndermesi için üçüncü taraf bir kişiye yada kuruma güvenmek durumunda kalacaksınız,  hem de bu işlemin gerçekleştirilmesi için bir masraf üstleneceksiniz. Bu masraflar ülke içi transferlerde (eft, havale) küçük meblağalar olarak görülse de, her gün birden fazla para transferi gerçekleştirmek durumunda olduğunuzu düşünün. Ya da deniz aşırı transferler yapmak durumunda kaldığınızı düşünelim. Üstlendiğiniz maliyetler fazlasıyla artacaktır. Fakat teknoloji ve matematiğin bize sunduğu yeni çözümler sayesinde hem üçüncü taraf kurum ve kuruluşlara güvenmek durumunda kalmadan hem de aynen cebimizdeki parayı karşımızdaki kişiye veriyormuşuz gibi çok çok düşük maliyetlerle, miktar ve mesafe sınırlamaları olmadan, transferlerimizi saniyeler içinde gerçekleştirebilme imkanına sahip olabiliyoruz.

Yeni blok zinciri projesi corona virüs salgınında devreye giriyor. Proje ile beraber karantina süresinin azaltılması hedefleniyor. Sağlık girişimleri ve Iot (nesnelerin interneti) ortaklığı ile yürütülen çalışmalarda karantina süresinin kısalması için çalışmalar yapılıyor. Salgın ile mücadele edebilecek yeni çözümler aranmaya devam ediyor.

Nesnelerin interneti, Blockchain girişimi olarak bilinen Ubirch ve Nasdaq 17 Nisan’da bir araya geldi. Ubirch ve Nasdaq tarafından listelenen şirket Centogene, corona virüs test sonuçlarını daha güvenli hale getirebilmek için çalıştıklarını belirtti. Şirket, dünya çapında yaklaşık 500 bin hasta için fenotipik, genetik ve epidemiyolojik data topladığını söyledi. Centogene CIO’su Volkmar Weckesser, konuyla alakalı şunları söyledi:

Güvenlik sorunları yaşanmaksızın COVID – 19 testi sonuçlarına ulaşmak mümkün. Ayrıca bu sonuçlara her bölgeden ulaşılabilir. Şeffaf bir şekilde test ile alakalı sonuçlara erişim vardır.

Corona virüsle yeni problemler de ortaya çıkıyor. Bunlardan birisi de gizlilik hakkı. Virüste kişilerin hakları ve verilerin saklanması oldukça önemli. Blok zinciri, bu aşamada hem gizlilik hem de güvenlik imkanı sağlamakta. Blockchain teknolojisiyle verilerin güvenli şekilde tutulması sağlanıyor. Teknoloji mahremiyet duygusu öne çıkan insanlarda endişeyi en aza indirmeye yardımcı oluyor.

Blok Zinciri Her Alanda Faaliyet Gösteriyor

Blok zinciri, hayatımıza giriş yaptıktan sonra birçok sektörde faaliyetlerini sürdürüyor. Güvenli ve şeffaf olması hem şirketlerin hem de insanların dikkatini fazlasıyla çekiyor. Günümüzde güvenlik açığının yaşandığı herkes tarafından biliniyor. Blockchain yaşanılan bu sıkıntıya adeta birebir bir çözüm oluyor.

Dünyada yaşanılan salgın ile birlikte Blockchain teknolojisinin önemi bir kez daha anlaşıldı. Sağlık sektörünün farklı alanlarında kullanılmaya başlandı. Şifreli blok zinciri, hastaya ait verilerin korunmasında oldukça fazla işe yaradı. Ancak 2018 yılında Blochain’in koruma ve güvenlik konuları Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) kapsamında tartışılmıştı. GDPR sistemi, Ubrich ve Centogene iş birliği ile geliştirilmişti. Konuyla alakalı açıklama yapılarak sıkıntının olmadığı söylenmişti.

Hastaya ait datalar sadece blok zinciri içinde yer alan hash kodlarında saklanır. Bu kodlara kullanıcı yetkisi olmadan giriş yapılamaz.

Ubrich ve Centogene, Blokchain sistemi sayesinde karantina kısıtlamaları hızlı şekilde kalkabileceğine inanıyor. Antikor testine dayanan sistem karantinaya çözüm olacağı söyleniyor.

Japon Security Token Offering Association (JSTOA), 20 Nisan tarihli açıklaması ile hizmet veren kurumların müşterilerinin varlıklarını ve gizliliklerini koruma yöntemleri hakkında bir yönerge yayınladığını duyurdu.

Bu sayede kurum, şirketlerin müsterilerinin varlıklarını ve transferlerindeki gizliliklerini nasıl sağlayacaklarını belirlemiş oldu.

JSTOA’ın yayınladığı yönerge Japonya Meclisi tarafından da onaylanmış durumda. Yönerge 1 Mayıs tarihi itibari ile geçerli olacak.

Yapılan değişiklikler ile mevcut yönergede revizyona gitmiş oduk. Bu sayede kurallar ve yönetmelik çok daha açık olmuş oldu.

JSTOA Müşteri Varlıklarını Kontrol Edecek

Düzenlemedeki yapılan değişiklik ile birlikte gerçekleşen en önemli değişimlerden birisi ise, kontrol mekanizmasında gerçekleşti. Aylık olarak şirketlere gelecek olan JSTOA sertifikalı muhasabeciler, müşterilerin varlıklarını kontrol edecek ve hesabını tutacak.

Ek olarak şirketler sahtekarlık ve koruma önlemleri kapsamında müşterilerine dijital varlıkların net bir tanımını yapacak. Bu işler için kılavuzların oluşturulmasını isteyen JSTOA, yatırımcıların konu ile ilgili bilgilerinin, yatırım yapmadan önce tam olmasını istiyor.

Tokyo merkezli JSTOA 2019 yılının Ekim ayında kripto düzenlemeleri kapsamında oluşturulmuş bir devlet kurumu. Finansal Enstrümanlar ve Borsalar Görev Gücü (FIEA) katkısı ile oluşturulan kurum kripto düzenlemelerinde sorumlu kurum ilan edilmişti. Oluşturduğu düzenlemeler ile birlikte Japonya’da kripto para düzenlemeleri resmi olarak oluşturulmuş ve yürürlüğe girmiş olacak.

JSTOA sadece devlet kurumları ile değil, özel sektör ile de dirsek teması içinde çalışmakta. Japonya merkezli kripto para şirketleri olam Nomura Securities, Rakuten Securities, SBI Securities ve Monex gibi kuruluşlar düzenlemelerin oluşturulması sürecinde kurum ile birlikte çalışmış durumdalar. Bu sayede ortak bir zeminde buluşarak özel sektör ve devlet, kripto para düzenlemelerini oluşturmuş oldular.

Çin tarafından ortaya çıkan merkez bankası destekli dijital para ile birlikte asya tarafında işlem hızlanmış gibi gözüküyor. Diğer ülkelerin dijital para ve dijital para düzenlemeleri ile ilgili adımları yakın zamanda gelecek mi hep birlikte göreceğiz.

Dünya üzerinde oluşan salgından sonra yaşanılan ekonomik krizden BTC ve altcoinler de etkilenecek. Dijital paraların etkilenmesi olumlu yönde olacak gibi görünüyor. Konuyla ilgili Binance CEO’su Changpeng Zhao ilginç bir açıklamada bulundu. Zhao’ya göre Fed’in aldığı karardan sonra Bitcoin olumlu yönde etkilenecek.

Geçtiğimiz günlerde Blockdown 2020 Konferansı yapılmıştı. Başlayan etkinliğe birçok isim online şekilde katılım göstermişti. Konuşmacılar arasında NEO kurucusu, Bitcoin.com kurucusu, Binance CEO’su ve ShapeShift CEO’su konuşmacı olarak yer almıştı. Binance CEO’su ise, etkinlikte yaptığı açıklamayla yine dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. Changpeng Zhao,

2020 yılı küresel açıdan zorluklarla dolu. Kripto para borsaları için süreç fena sayılmaz. Borsalar iyi bir performans sergiliyor. Bitcoin’de fiyat aşağı doğru çekildi. Ancak işlem hacminin genişlediğini görebiliyoruz. Büyük borsalarda işlem hacmi 3 ile 5 kat arasında genişledi.

Fed Sonrası BTC Canlanıyor

Fed’in para basması ve piyasaya para sürmesinden sonra, BTC de hareketliliğe neden oluyor. ABD, ekonomik olarak aldığı tedbirler kripto para dünyasını etkiliyor. Kısa vadede kripto piyasaları olumlu yönde etkileneceği gelen bilgiler arasında. Binance CEO’su;

Fed para bastığında Bitcoin fiyatları yükselişe geçiyor. İnsanlar eline geçen parayla dijital para satın alıyor. Fakat henüz Fed’in bastığı parayı kimse alamadı. Paraların nasıl dağıtılacağı bilinmiyor. Kısa zaman içerisinde problemin çözüleceğine inanıyorum.

Bitcoin sınırlı bir varlıktır. Bunun sonucunda matematiksel veriler kendini gösterecektir. 2 – 3 ay içinde piyasalarda olumlu yönde etkilerini görebiliriz.

İşlem Hacimlerinde Ciddi Artış Var

Kripto para piyasalarında fiyatların aşağı çekilmesine rağmen, ciddi bir işlem hacmine sahip. Başta Bitcoin olmak üzere diğer altcoinlerde de işlem hacimleri oldukça yüksek. Günlük, haftalık ve aylık işlem hacimlerinde kıpırdanmalar yaşanıyor. Changpeng Zhao,

Mart ayında yaşanan sert düşüşler rekor işlem hacmine yansıdığını vurguladı. Fiyatların düşmesinin ardından işlem hacimlerinde ciddi artışlar gözlemlendi. Piyasada yaşanan dalgalanmalar, kullanıcıların katılmasıyla doğru orantılı oldu. Zhao, Ekonomik kriz yaşandığı zaman Bitcoin’in fiyatında artış olacağı düşünülür. Aslında durum böyle değildir. Piyasanın fazla oynanması sonucunda artışlarda dalgalanma yaşanır. Panik anında insanlar geleneksel paraya yöneldiği bir gerçek.

Bu sabah itibariyle Lendf.me “hacker”ı çalmayı başardığı fonları iade etmeye başladı.

Bildiğiniz üzere DeFi platformu Lendf.me geçtiğimiz günlerde sistemde bulunan bir açık sebebiyle bütün likiditesini çaldırmıştı. Olayın ertesinde ise hacker ve Lendf.me cüzdanları arasında bir mesaj silsilesi başlamıştı.

Lendf.me “hacker”a mesaj göndererek fonları kendi geleceği için geri göndermesini talep emişti. Bir diğer yandan da fonları çalınan kişiler de aynı şekilde cüzdana mesajlar göndererek “hacker”dan sıradan insanların paralarını çalmamasını ve iade etmesini talep etmişti.

Lendf.me “hacker”ın izini mi buldu bilinmez fakat, dünkü tehditlerden sonra yaklaşık 2 saat önce bakiyenin büyük bir kısmının hacker cüzdanından geri Lendf.me cüzdanına döndüğünü söyleyebiliriz.

Lendf.me’den Yeni Mesaj

Yine transfer içerisine gömülmüş bir mesaj ile “hacker”a teşekkür eden Lendf.me, iki tarafın da bu olaydan çok şey öğrendiğini belirtmiş.

Bu noktadan yetkililerin “hacker”ın bir açığını yada bir izini bulduğunu ve bu sayede “hacker”ın fonları geri iade ettiğini söylemek belki de doğru olabilir.

An itibariyle Lendf.me cüzdanlarına toplamda 22 milyon $lık fon geri dönmüş durumda.

Fonların iadesini siz nasıl yorumlarsınız?

Çin Merkez Bankası’nın (PBoE) dijital parasının beta sürüme geçtiğini, geçtiğimiz günlerde sizlere duyurmuştuk. Hatta dijital paranın uygulamasının fotoğraflarını paylaşmış, belirli şehirlerde kullanıma başlacağını sizlere belirtmiştik.

Gelen yeni iddialar ise dijital paranın resmi olarak 2022 Kış Olimpiyatları’nda kullanılacak olması.

Çin devlet televizyonu CCTV’nin hafta sonu yaptığı açıklamada dijital paranın olimpiyatlarda kullanılabileceği belirtilmekte. Bildiğiniz üzere 2022 Kış Olimpiyatları Pekin’de gerçekleşecek.

Daha önce gelen iddialarda ise dijital paranın 2021’in ortalarında resmi olarak kullanıma başlayacağı üzerindeydi. Bu durumda tarihler birbirini tutuyor gibi görünüyor. Fakat yine de The People’s Bank of China tarafından dijital paranın kullanıma açılma tarihi ile ilgili bir açıklama gelmiş bulunmuyor.

CCTV’den TheBlock’un iletişim kurduğu kişi Çin’deki 4 şehirde uygulamanın sadece kişiler tarafından değil, aynı zamanda bölgedeki bankalar tarafından da kontrol ve test edildiğini doğrulamış durumda.

Geçtiğimiz hafta iki bankanın da dijital para uygulamaları yayımlanmıştı.

Testler Yuan’ın mevcut durumunu, dolaşımını ve ticari faaliyetlerini etkilemeyecek.

Çin’in dijital parasının resmi olarak sinyalleri vermeye başlayışı, diğer dijital para projesi geliştiren ülkelerdeki adımların hızlanmasına sebep olabilir mi?

Merhaba sevgili Muhabbit okuyucuları, her hafta geçtiğimiz bir haftanın özetini geçtiğimiz Haftalık Muhabbit Özet Sayı 9 ile karşınızdayız!

Önceki sayımız Haftalık Muhabbit Özet Sayı 8’ye buradan ulaşabilirsiniz.

13-20 Nisan 2020 haftasında dünyanın dört bir yanından sizlere sunduğumuz kripto para borsası haberlerine hep beraber bir bakalım.

Geçtiğimiz Haftanın En Ses Getiren Olaylar

Geçtiğimiz hafta yaşanan olaylara bir göz attığımızda Corona virüsü pandemisi ile dünyanın birçok yerinde Blockchain teknolojisini sağlık, tedarik ve lojistik alanlarında kullanım örneklerini görüyoruz. Önceki hafta sağlık materyallerinin lojistiğinde kullanılmak üzere bir uygulamadan bahsetmiştik. Geçtiğimiz hafta ise

• ConsenSys’ten Sağlık Hizmetlerinde Blockchain Adımı

ile sağlık hizmetine entegrasyonunun ilk adımlarını sizlerle paylaştık. Dijital paralardan güzel gelişmelerin yaşandığı bir haftaydı;

• Çin’in Dijital Parası Beta Sürüme Geçti

• Libra’dan Önemli Güncelleme! Süreç Başladı

Kripto para borsalarından da önemli gelişmelerin yaşandığı bir haftaydı.

• Huobi Star Atlas İle İllegal İşlemleri Takip Edecek

• Binance’ten Uzun Bir Aradan Sonra Yeni IEO

• Binance Chain Akıllı Sözleşmeleri Aktive Etti! BNB İçin Staking

• BitMEX’te Ne Oluyor? İşlemler Yine Durdu

• Huobi’nin Türk Lirası Testlerine Katılın

Tam DeFi için güzel günler yaklaşıyor derken kötü bir hafta sonu ile karşımızdaydı.

• Coinbase’den DeFi Atağı! Compound Tokenleri Custody’de Listeleniyor

• DeFi İçin Kötü Bir Hafta Sonu! 25 Milyon $ Uçtu

Önceki hafta sizlerle paylaştığımız kişisel token $ALEX’ten de haber vardı, bununla birlikte McAfee’den şaşırtıcı bir gelişme geldi.

• Initial $ALEX Offering Hedefe Ulaştı!

• Şaka Mı! McAfee Kendi Gizlilik Özellikli Coinini Tanıtıyor

Geçtiğimiz Hafta Kripto Paralar;

Geçtiğimiz Hafta Bitcoin (BTC);

Geçtiğimiz Hafta Ethereum (ETH);

Geçtiğimiz hafta Ripple XRP (XRP);

Geçtiğimiz Hafta Tether (USDT);

Geçtiğimiz Hafta Bitcoin Cash (BCH);

Haftalık Muhabbit Özet sayı 9 ile karşınızdaydık, haftaya görüşmek üzere!

Pertrol tarafında yangın gittikçe büyüyor. Sabah saatlerinde 12 $ seviyelerine kadar düşüş gösteren petrol an itibariyle 2.29 $ seviyelerine kadar düştü.

24 saat içerisinde yüzde 90 düşüş yaşayan petrolün düşüşü kesinlikle engellenememekte. Analistler tarafından ikinci bir düşüş dalgası bekleniyordu. Fakat yaşanan bu düşüş, gerçekten anlatılması zor bir durum.

Kripto paralar için volatilitesi yüksek diyen analist ve yatırımcıların, petrolün bu düşüşü karşısında ne yorum yapacağı gerçekten merak konusu.

Mart ayının başında 50 $ seviyelerinden işlem gören petrol eşi benzeri görülmemiş bir kayıp yaşamış durumda.

Güncelleme:

Tam 0.98 $’a Kadar Düştü

Petrolde fiyat kimsenin tahmin edemeyeceği seviyeleri bile geçerek 0.98 $ seviyelerine kadar bir düşüş göstermiş durumda. Gördüğü dip seviyeden ise bir geri dönüş gerçekleştirerek tekrar 2 $ seviyesinin üzerine çıkmış durumda.

Yapılan hesap ile ülkemizde 1 litre benzinin fiyatınında da an itibariyle vergiler dahil 2.97 Türk Lirası olması gerekiyor.

Güncelleme:

Petrol 0.09 $

Duyduk duymadık demeyin, ham petrolün varili 0.09 $.

Güncelleme:

Petrol Fiyatı 0.00 $’ı Gördü! İnanılmaz

Bildiğiniz üzere Huobi, Türkiye ofisini açarak ülkemize ilk resmi adımını açmıştı. Devamında ise Huobi, Türkiye’de bulunan yerleşik şirketi sayesinde Türk Lirası ile işlemleri başlatabilmek için gerekli kurumlarla görüşüldüğünü, konu ile ilgili adımların düzenlemelere uygun bir şekilde atıldığını belirtmişti.

Geçtiğimiz haftalarda Türk Lirası ile işlemlerin başlayacağı ile ilgili bir spoiler veren Huobi Türkiye ekibi, ilk para yatırma işlemini gerçekleştirdiğini Twitter hesabı üzerinden duyurmuştu.

İşlemlerin beta sürecinde olduğunu belirten Huobi Türkiye yetkilileri, çok yakında herkes için işlemlerin sorunsuz bir şekilde başlatılacağının da sözünü vermişti.

TL Testlerine Katılın

Huobi Türkiye başlatacakları TL ile işlemlerin testlerini gerçekleştirirken yeni yaptığı duyuru ile birlikte, işlemleri test edecek 50 kullanıcı aradıklarını duyurdu. Bu kişiler Türk Lirası ile komisyonsuz bir şekilde işlem yapabilecek.

Eğer siz de Huobi platformunda TL ile işlem yapmak için sabırsızlık duyuyorsanız, test sürecine katılabilirsiniz. Yapmanız gerekenler ise kimlik doğrulaması işlemlerini tamamlayan ilk 50 kişiden birisi olmak. Bu sayede Huobi ile Türk Lirası işlemlerini deneyimleyen ilk kişilerden birisi olma şansına sahip olacaksınız.

Kimlik doğrulamasını hemen gerçekleştirmek için Huobi’ye buradan ulaşabilirsiniz.

 

Bu yazı sponsorludur.

Bugün gerçekleştiren Lendf.me saldırısı, DeFi gündemini uzun bir süre meşgul edeceğe benziyor. DeFi platformundan eşi benzeri görülmemiş miktarda Ethereum (ETH) ve Bitcoin (BTC) çalan saldırganlar bu işi nasıl gerçekleştirdi?

Benzer Yöntem İle Dün Uniswap’tan da imBTC Çalınmış

Dün yapılan bir saldırı ile DeFi platformlarından Uniswap’tan da imBTC (Ethereum ağıyla uyumlu bir BTC ama erc20 değil ?!) çalınmıştı. Saldırganların aynı olma olasılığı ise halen mevcut.

Konumuza gelirsek Lendf.me platformu Compound CEO’sunun iddia ettiği gibi Compound platformunun V1 sürümünü temel alarak, üzerine birkaç ekleme ve modifikasyon gerçekleştirerek oluşturulmuş. Saldırıda kullanılan imBTC Tokeni ise bir ERC-20 Tokeni değil. Farklı bir sözleşme olan ERC-777 ile üretilen imBTC, Ethereum platformundaki farklı formattaki tokenlerden biri.

Problemin patlak verdiği nokta ise Compound V1’in ERC-777 tipi tokenler için yeterli güvenlik önlemlerine sahip olmaması. Dolayısıyla bu versiyon ile çalışan platformlarda ERC-777 tokenleri listelemek veya bunlar ile işlem yapılmasına izin vermek büyük risk barındırıyor.

Saldırgan da bu durumdan yararlanarak platforma virüs içeren bir Ethereum Kontratı (sahte) ile bağlanıyor. Sonrasında ise hacker kontrat üzerinden platforma 250 imBTC yatırıyor.

Yatırma işlemi sistem tarafından doğrulanıyor ve kişinin platform üzerinde kullanabileceği gerçek 250 imBTC tarafından desteklenen 250 imBTC’si oluyor. Tabi bu imBTC’ler karşılığı platformdan bu sayede borç alabiliyor.

Sonrasında hacker platforma tekrardan 0.00000001 imBTC yatırıyor. Bu yatırma işlemi platformda onaylanırken, bahsettiğimiz virüs de imBTC kontratını çağırıyor.

Oluşturulan bağ sayesinde hacker, MoneyMarket kontratını sürekli çağırabilir hale geliyor ve para platformdan para çekme kabiliyetine erişiyor.

Ek olarak halen platformda “hacker”ın sahte 250 imBTC’si bulunuyor. Hem platform ile kurduğu virüslü bağ hem de yatırdığı sanılan 250 imBTC’lik bakiye sayesinde hacker, hem yatırımları karşılığı borç alabilir hale geliyor, hem de kurduğu bağ sayesinde kontratı sürekli çağırarak platform üzerinde tutulan bütün varlıkları boşaltabilme imkanına sahip oluyor.

Bu durum ise tamamen Compound V1’in ERC-777 kontratları ile ilgili zaafiyetinden kaynaklanıyor. Yapılan virüslü işlemlerden birisini ise aşağıda bulabilirsiniz.

Hacker ise 250 imBTC karşılığı kontratı sürekli olarak çağırarak Lendf.me üzerindeki bütün fonu boşaltana kadar işlemi tekrarlıyor. Bu sayede toplamda 25 milyon $’lık bir fonu zimmetine geçirmeyi başarıyor.

 

Ayrıca hackerın ethereum adresinde kendinden para isteyen kişilere de para attığını takip etmek mümkün.

Lendf.me Hacker’a Ethereum Ağı üzerinden Mesaj Gönderdi

Bugün ise Lendf.me, “hacker”ın hesabına bir mesaj gönderdi.

Lenfme admin hesabından hackerın cüzdanına gönderilen mesajda hacker ciddi şekilde uyarılıyor.

Geleceğin için bizimle iletişim kur.

Mesaj ile “hacker”ın tehdit edildiği açık bir şekilde söylenebilir. Bakalım Lendf.me’nin bu mesajına hackerdan bir cevap gelecek mi?

Glassnode, kripto paralar ile ilgili somut verilere dayanan analizler yapan bir kuruluş olarak öne çıkmakta. Yapılan araştırma ve incelemeler sonucunda ise kripto paralara karşı ilginin ciddi seviyede bir artış gösterdiği kurum tarafından ortaya konulmuş.

Dünyada pandeminin etkisini artırması sebebiyle evlerimize kapanmaya başladığımız dönem itibariyle kripto para borsalarına yapılan yeni kayıtlarda büyük bir artış ortaya çıkmış durumda.

Kraken, Bitfinex, OKEx ve Huobi gibi borsalardan alınan verilere göre 2020 itibariyle, özellikle de karantina önlemleri sebebiyle insanların evlere çekilemeye başlaması ile birlikte borsalara kayıt rakamlarında büyük bir artış görülmüş.

Kraken Borsası’nın ortalama yeni kayıt rakamlarında yüzde 83 gibi bir artış görülmüşken, KYC işlemlerini gerçekleştiren kullanıcıların sayısında da yaklaşık yüzde 300 gibi bir artış gözlemlenmiş. Bildiğiniz üzere kripto paralar dışında itibari para birimleri ile yatırma işlemleri gerçekleştirmek için KYC prosedürlerinin tamamlanması gerekiyor. Bu adımda görülen artış ise itibari para birimleri ile kripto para birimi alışında bir artış olarak yorumlanabilir.

Sadece Borsalarda Değil Bitcoin Ağında da Yeni Kullanıcılar Var

Glassnode verilerinde dikkat çeken bir diğer nokta da, Bitcoin ağındaki yeni kullanıcıların sayısındaki artış. Geçtiğimiz ay 6 bin seviyelerinde olan yeni giriş rakamları, Nisan ayı itibariyle büyük bir sıçrayış göstererek 17 bin seviyelerine ulaşmış durumda.

Borsalardan Kaçış Devam Ediyor

Bir yandan ağdaki aktivitelerde yükseliş sürerken, bir diğer yandan da kripto para borsalarının cüzdanlarındaki kripto para miktarlarındaki düşüş dikkat çekiyor.

Bu hareketlerden ise kripto paraları satın alan yatırımcıların kısa dönem bir yatırım amacı ile değil, tam tersine uzun dönem bir yatırım amacı ile aldığı çıkarılabilir.

Sizler kripto para borsalarından gerçekleşen çıkışı hangi sebebe bağlardınız?

 

Hong Kong’dan onayı kapan şirketin adı Venture Smart Asia Ltd. Kendisi Hong Kong’da onay sürecini başarı ile tamamlayarak işlemlerine başlayabilecek ilk kripto para fonu olacak. Bu sayede kripto paralara yatırım yapma isteyen urumsal yatırımcılar için legal, yeni bir yol açıklamış bulunuyor.

Şirket işlemlerini Arrano Capital üzerinden gerçekleştirecek. Venture Smart Asia’nın blockchain kolu olarak adlandırılarn Arrano Capital, Hong Kong’un Menkul Kıymet ve Vadeli İşlem Komisyonu’ndan aldığı izin ile birlikte yatırımcılarına Bitcoin fonu sunabilecek.

Hong Kong tarafından daha önce yine bir kripto para girişimi olan Diginex’e de lisans verilmişti. Fakat kurum profesyonel yatırımcılara hizmet verecek bir fonun kriterlenini tam anlamıyla karşılayamıyordu. Bu sebeple kurumsal yatırımcılardan pek yatırım alamamıştı.

Artık dünyanın her tarafından gelmeye başlayan onaylar ile birlikte kripto para fonu ve kripto para ticareti yasal zemini daha oluşturulabilir bir hale gelirken, düzenlemeler sayesinde de kurumsal yatırımcıların sektöre olan ilgisi ve yatırım yapma isteğinde bir artış görmemiz mümkün olabilir.

Rennaisance Technologies’de Giriş Yaptı

Bildiğiniz üzere dün yaptığımız haber ile birlikte Rennaissance Technologies’in de kripto para vadeli işlemlerine giriş yapacağını belirtmiştik. Bahsettiğimiz kurumun kontrolünde toplamda 75 Milyar $’lık bir fon bulunuyor.

Arrana Capital tam olarak işlemlerin ne zaman başlatılacağını belirtmiş olmasa da, başlama tarihini takip eden bir yıl içerisinde fon tarafından kontrol edilen varlıkların 100 milyon $’ı aşmasını hedeflediğini belirtmiş durumda.

Bitcoin fonu haricinde farklı fonların da başlatılacağını belirten Arrano Capital CIO’su Avaneesh Acquilla, bir dijital varlık sepeti oluşturacaklarını belirtti.

Alternatif bir “store of value” ürünü olan Bitcoin’e giderek artan ilgi sonucunda kurumsal yatırımcıların ihtiyacını karşılamak adına bu fonu başlatmaya karar verdik.

Fakat yine de Acquilla’ya göre Bitcoin’in daha geniş çapta kabul görmesi ve insanların güvenmesi için düzenlemelerin tamamlanması gerekiyor.

Düzenlemelerin tamamlanmasının ardından ilgi daha da artacaktır.

Bitcoin ise yeni haftaya 7,000 $’ın üzerinde kalmayı başararak başlamış görünüyor. An itibariyle ise de 7,180 $’dan işlem görmekte.

 

 

Bank of England merkez bankaları arasında başı çeken, aldığı kararlar ile finansal sektörü yerinden oynatabilecek güce sahip bankaların arasında gelmekte. Diğer merkez bankalarından farklı olarak Bank of England, Merkez Bankası Dijital Parası (CBDC) konusuna karşı sert bir tutum izlemiyor. Hatta aksine banka Mart ayında başlattığı ve 3 ay boyunca sürecek olan görüşmelerine, dijital paralar hakkında uzman kişileri davet etmiş, para politikaları ve dağıtık defter teknolojileri hakkında halka açık bir tartışma başlatmıştı.

Bu noktada resmi bir dil ile CBDC’lerden bahseden bir merkez bankası olmanın yanı sıra Bank of England, Libra ve benzeri projelerin paranın ve finansın geleceğine ne yönde etki edebileceği ve riskler barındırıp barındırmadığı hakkındaki endişelerin sesi olmak, aynı zamanda mümkünse bunlara cevap da olma amacı taşımakta.

Forbes tarafından AVA Labs Kurucusu Emin Gün Sirer ile gerçekleştirilen röportajda Sirer’e, Bank of England’ın dijital paralar hakındaki tutumunu da içeren sorular soruldu.

Forbes’tan Jason Brett’in sorularından birisi Sirer’in BoE’in dijital paralara bakış açısı ve takındığı tutum oluyor.

Dijital para birimlerine karşı artan bir ilgi olduğunu görmek çok sevindirici. İngiltere her zaman blockchain teknolojisini destekler tarafta bulunan bir ülke oldu. BoE kendi sistemini oluşturmak istemiyor, bunu özel sektöre açmak istiyor. Ek olarak BoE oluşan yeni sistemi tamamen kontrol edemeyeceğinin de farkında. Bu sebeple özel sektör ile önemli bir ortaklığa gideceklerini düşünüyorum.

Jason Brett’in diğer bir sorusu ise AVA Labs’ın CBDC sektöründeki rolü oluyor.

AVA aynı BoE’in istediği çözümleri sunabilme kabiliyeti var. AVA olarak halka açık ve özel zincirleri bir arada köprü kurarak sunabiliyoruz. Bu sayede merkez bankaları ağ üzerindeki varlıkları kimin oluşturduğunu ve yönetiğini kontrol edebilir hale geliyor.

Jason Brett’in son sorusu ise sihirli bir değneğe sahip olması haline Sirer’in dünyaya hangi para birimini getireceği oldu. Brett örnek olarak da Bitcoin, Libra ve CBDC’leri gösterdi.

Kesinlikle Bitcoin olmazdı. Çünkü Bitcoin inanılmaz derecede enerji harcıyor. Aynı zamanda Bitcoin ölçeklenebilirliği de dünya parası olmaya uygun değil. Libra’da önereceğim para olamaz. Çünkü farklı itibari para birimleri tarafından destekleniyor ve sadece küçük bir grup tarafından yönetiliyor. Bu iş bana kalacak olsaydı da insanların kendileri tarafından kontrol edilen bir para birimini sunardım. Dünyada bulunan tüm insanlara erişebilecek kadar ölçeklenebilir, açık ve şeffaf bir para birimi ihtiyacımız olan şey. AVA Labs’ta tam olarak bunun için uğraşıyoruz ve teknolojimiz bunu sağlayabiliyor.

Bildiğiniz üzere geçtiğmiz günlerde AVA test ağını halka açmıştı.

Ethereum’da başlayan yükseliş dalgası ile yeni bir rüzgar yakalayan DeFi, yeni bir problem ile karşı karşıya. dForce’un lending platformu olan Lendf.me, 25 milyon $lık Ethereum (ETH) ve Bitcoin’i (BTC) çaldırmış görünüyor. İddia ise önemli DeFi verileri paylaşan DeFi Pulse’dan gelmiş durumda.

İddiaya göre Lendf.me cüzdanlarından hafta sonu itibariyle toplamda 25 milyon $’lık bir çıkış var. Bu da platform üzerindeki varlıkların tümüne tekabül etmekte.

Lendf Kabul Etti

Saldırı ise Lendf tarafından kabul edilmiş durumda. Pekin Saati’ne göre saba 8.45’te gerçekleşen saldırı ile lending platformu üzerindeki tüm varlıklar çalınmış oldu.

Lendf saldırıdan Bitcoin’in Ethereum ağı üzerinde olışturulmasını sağlayan ve bire bir Bitcoin ile desteklenen imBTC’yi sorumlu tutmuş durumda.

Saldırganların varlıkların tümünü ele geçirip geçiremediğinin belli olmadığını iddia eden bazı analistlere rağmen, Compound CEO’su Robert Leshner çok geç olduğunu ve varlıkların çoktan saldırganlar tarafından ele geçirildiği yorumunu yaptı.

dForce CEO’su Yatırma İşlemlerini Durdurun Dedi

Saldırı ortaya çıktığı anda Telegram kanalından herkesi yeni bir yatırma işlemi yapmaması konusunda uyaran dForce CEO’su Mindao Yang, soruşturma ve araştırmanın halen devam ettiğini belirtti. Cüzdan hesapları kontrol edildiğinde ise sadece 6 $ kalmış olduğu gözükmekte.

Compound CEO’su dForce’u Suçladı

Saldırı ile ilgili tweet atmaya devam eden Compound CEO’Su ise saldırıya uğrayan lending platformunu kendi platformlarını kopyalarak oluşturuduklarını iddia etti. Bu sebeple kendi güvenlik kapasitelerini geliştiremediklerini, hatta kendi akıllı sözleşmelerine hakim bile olmadıklarını iddia ederek, dForce’u saldırıdan sorumlu tuttu.

Saldırı Bu Zamana Kadarki En Büyük DeFi Saldırısı

Geçmişte iki kez bZx’in başına gelen saldırılar, DeFi adına büyük soru işaretleri yaratmıştı. Hatta bahsettiğimiz “flash loan” saldırıları sonucunda DeFi protokollerinin halen zayıf ve savunmasız olduğu iddia edilmişti. Yatırımlarının büyük kısmını kaybeden bXz platformu ise zararın fon tarafından kapatılacağını belirtmiş ve temiz bir sayfa açmak istediğini vurgulamıştı.

bZx saldırıları ile kıyaslanamayacak kadar düyük boyutta olan saldırıda kaybedilen fonlara ne olacağı hakkında da henüz bir açıklama gelmiş bulunmuyor.

DeFi platformlarına yapılan bu saldırılar sizce DeFi’ın geleceğine darbe vurabilir mi? Bir noktada bu saldırılar yatırımcıların bu platformlar aracılığı ile yatırımlarını değerlendirmesinin önüne bir güvensizlik seti kurabilir.

 

Dünyanın en büyük fonlarından birini yöneten Renaissance Technologies gözünü Bitcoin vadelilerine dikmiş gözüküyor. İddianın kaynağı ise ortaya çıkan bir belge.

75 milyar $lık bir fonu yöneten Renaissance, 30 Mart tarihli belgeye göre bünyesindeki Medallion Fonu’nuna Bitcoin vadeli işlemlerine giriş izni vermiş görünüyor. İşlemler ise CME tarafından sunulan sözleşmeler ile sınırlandırılmış durumda.

Bitcoin Yüksek Risk Barındırır

2017 yılında başlatılan ve büyük ses getiren CME Group’un Vadeli Bitcoin Sözleşmeleri, Bitcoin satın almadan varlık üzerinde işlem yapılmasına imkan tanıyor.

Renaissance Technologies’in adı geçen belgede, vadeli Bitcoin işlem sözleşmesinin yüksek risk barındırdığı özellikle belirtilmekte.

Bitcoin sözleşmeleri nispeten yeni ve oldukça spekülatif varlıklardır. Volatilitenin yüksek olması sebebiyle değişkenlik de çok yüksektir. Bu sebeple bu ve benzeri yatırımlar toplam sermaye kaybı yüksek yatırımlar olarak bilinmeli ve bu şartlar altında işlemlere girilmelidir.

Renaissance fonları finansal piyasalarda yüksek getiri sağlayan başarılı fonlar olarak bilinirliğini sürdürmekte.

Bu noktada Renaissance fonlarının Bitcoin işlemlerine dahil olması yüzde 100’lük bir boğa göstergesi anlamına gelmemekte. Çünkü şirket vadeli işlem pozisyonlarını “Bitcoin’i shortlamak” (düşüşüne oynamak) için de kullanabilir.

1982 yılında kurulan fon, ünlü matematikçi James Simons tarafından yönetilmekte. Bloomberg tarafından açıklanan rakamlara göre ise Renaisance’ın Madellion fonları yıllık ortalama yüzde 40’lık bir getiri sağlamakta.

Bu noktada sizler Renaissance fonunun Bitcoin vadeli işlem piyasasına girişini nasıl yorumlarsınız?

“Coronavirus”ün ekonomiye ve piyasalara verdiği tarif edilemez zarar, birçok sektörü ciddi şekilde etkiledi. Şirketler de ister istemez işten çıkarmalara başvurmak zorunda kaldı. ABD’de 20 milyon’a yakın kişi, sadece birkaç ay içerisinde işsiz kalmış durumda.

Bu noktada kripto para şirketleri de darbeden payını almış gibi görünüyor. Bunlardan bir tanesi de BitGo. Yapılan açıklama ile BitGo, çalışanlarının yüzde 12’si ile yollarını ayırdığını duyurdu.

İşten çıkarmaların yaşandığı birimler ise pazarlama ve satış gibi birimleri içermekte. BitGo yetkilileri ise zorlu piyasa şartlarında bu önlemi almak zorunda olduklarını belirtmekte.

Bazı Firmalar Ücret Kesintisine Gitmişti

Piyasa şartlarının önlem almaya zorladığı şirketler, durum ile farklı şekillerde başa çıkmaya çalışmaktalar.

Kripto analiz firmaları olan Chainalysis, Elliptic ve CipherTrace de zorlu piyasa şartları ile mücadele kapsamında çalışanlarının maaşlarına kesinti uygulayacağını açıklamıştı.

BitGo olarak son iki çeyrekte yaptığımız satın almalar ile birlikte dijital varlık sektöründe önemli bir büyüme gösterdik.

Yeni ürün ve hizmetler ile pazarını genişletmeye, daha çok kişi ve kuruma ulaşmaya çalıştıkları belirten BitGo yetkilileri, son dönemde ise bazı değişikliklere gitmek zorunda kaldıklarını belirtti.

Hiç istemesek de iş gücümüzün yüzde 12’sini oluşturan personelimiz ile yollarımızı ayırmak gibi zor bir karar almak zorunda kaldık.

BitGo son dönemde yaptığı atılımlar ve hizmet genişletme politikası kapsamında sadece kurumsallara kripto para saklama hizmeti vermenin ötesinde, kredi verme işlemlerini başlattığını duyurmuştu.

BitGo 2018 yılında Goldman Sachs ve kripto sektörünün ünlü isimlerinden Mike Novogratz’ın şirketi Galaxy tarafından 15 milyon $’lık bir yatırım almayı başarmıştı.

 

Google Trend’leri bize birçok konuda fikir verme özelliği ile öne çıkmakta. Bölgelere ve tarihlere göre spesifik bir konuda ilginin ne kadar arttığını gözlemlemek için en önemli yöntemlerden birisi, Google arama trendlerine göz atmak.

Google arama trendlerinde son günlerde dikkat çeken detaylardan birisi ise “halving” noktasında yatıyor. Arama motorunda yapılan “Bitcoin Halving” aramaları tarihi zirveye ulaşmış durumda.

Bitcoin için oldukça büyük bir öneme sahip olan “halving” önemini Google aramalarında da göstermeye başladı. Geçtiğimiz hafta ile birlikte zirveye ulaşan Bitcoin Halving aramaları, 11 yıllık Bitcoin tarihinde hiç bu kadar yükselmemişti. Bildiğiniz üzere halving tarihte ilk kez yaşanmayacak. Her 4 yılda bir kez yaşanan “halving” (ödül yarılanması) 3’üncü kez gerçekleşmiş olacak.

Halving ile ilgili bilginiz yok mu? Halving nedir diyorsanız aşağıdaki video birçok sorunuza ilaç gibi gelecektir.

Squanch ile Halving

Adı gibi "bilgi" dolu bir yayın oldu. Önemli bilgiler var. Soru ya da itirazlarınız varsa post altına yazabilirsiniz.

https://t.co/EEVvBo7r3G via @YouTube

— Aytunç Yıldızlı 🔺 (@AytuncYildizli) April 16, 2020

Yaşanacak halving ile birlikte Bitcoin blok ödüller 12.5’ten 6.25’e düşecek. Bu sayede her 10 dakikada bir dolaşıma eklenen Bitcoin arzı, yarı yarıya bir azalma göstermiş olacak.

Halving Hep Yükseliş İle Eşleştiriliyor

Bitcoin’in dolaşıma eklenen arzında bir azalma manasına gelen halving etkinliği, genel olarak hep bir yükseliş dalgasına sebep olacağı fikri ile birlikte ortaya çıkıyor. Bu görüşü ortaya atanlar, ağdaki eforun aynı kalmasının yanında ödüllerin azalması ile birlikte bunun doğal bir süreç olarak yükselişe sebep olacağını düşünmekteler.

Fakat bu durmaksızın bir yükseliş olacağı anlamına gelmemeli. Bildiğiniz üzere 13 Mart tarihinde yaşanan tarihi düşüş ile birlikte Bitcoin fiyatı 3 bin $ seviyelerine kadar bir düşüş göstermişti. Devamında yaşanan yükseliş ile birlikte de Bitcoin 7 bin $ seviyelerinin üzerine çıkmayı başararak neredeyse yüzde 80’lik bir yükselişi hali hazırda gerçekleştirmiş durumda.

Bu noktada kimilerine göre Bitcoin halving fiyatlanması çoktan gerçekleşmiş olabilir.

Son Haftalarda Aramalarda Yaşanan Yükselişin Anlamı Ne

Yine de son birkaç hafta içerisinde yaşanan aramalarındaki devasa yükseliş, ilginin halving etkinliği yaklaştıkça arttığını bizlere göstermekte. Bitcoin’e olan ilginin ödül yarılanmasının yaklaşması ile birlikte artışa geçmesi sadece sektör içindeki kişilerin değil, sektör dışındaki kişilerin de radarına girmesi ile birlikte oluşmuş olabilir.

Bu noktada ne bir şey söylemek henüz mümkün gözükmüyor. 4 yılda bir yaşanan halving etkinliğini yaklaşık olarak 24 gün kalmış bulunuyor. Ödül yarılanması ise 630,000’inci blokta gerçekleşecek.

Sonuçları ise hep birlikte göreceğiz.

 

AVA, geliştirdiği yeni nesil blockchain ağının altyapısını test edilmesi adına halka açık hale getirdiğini duyurdu. Bu sayede testler, daha geniş çapta gerçekleşebilecek.

AVA toplamda iki test ağı aktive edecek. Bu aşamada ise bunlardan ilki gerçekleşmiş bulunuyor. Açılan sürüm ile birlikte isteyen katılımcılarım doğrulama ağına erişimine izin verilecek. Bu sayede kişiler AVA’nın sunduğu yüksek hızlı trasnferlere erişim imkanına sahip olacak.

Bu yıl içerisinde lansmanı gerçekleşmesi beklenen AVA Ağı’nın (mainnet), bu test süreci içerisinde son kontrolleri gerçekleşmiş olacak.

AVA platformu yeni çözümü sayesinde merkezsiz finans (DeFi) uygulamalarının ölçeklendirilmesinde büyük bir ilerleme kaydederek global talebi karşılayabilecek hale gelmeyi hedeflemekte.

Hem Özel Hem Genel Sözleşmeler

AVA yeni Avalanche konsensüs protokolü ile birlikte hem özel hem de genel sözleşmelerin ağ üzerinde oluşturulmasına izin vermekte. Aynı zamanda ağ üzerinde Ethereum DeFi uygulamaları için geriye dönük bir Dapp desteği de verilecek. Bu sayede DeFi uygulamalarının AVA’ya taşınma süreci oldukça kolay bir şekilde gerçekleşebilecek.

Konu ile ilgili olarak AVA Labs CEO’su Emin Gün Sirer’in açıklamaları ise şu şekilde:

Açık kaynaklı bir proje olarak, aktif küresel topluluğumuzun paha biçilmez geri bildirimini dikkatle dinliyoruz ve potansiyel kullanıcıların talepleri doğrultusunda, izin gerektirmeyen bir çözüm geliştiriyoruz. Bu noktada blockchain ağının daha önce hiç olmadığı gibi ölçeklenmesine ve birbiriyle uyum içinde çalışmasına olanak vermek istiyoruz. 

Test Ağını Halka Açarak Katılımı Da En Üst Düzeye Çıkarmak İstiyoruz

Test ağını halka açık hale getirerek sadece ağın performansını göstermeyi hedeflemediklerini belirten AVA, aynı zamanda ağa katılımı da en üst seviyeye çıkarmayı hedefledilerini belirtmekte.

Misyonumuz küresel finans piyasalarının ihtiyacına cevap olmak.

AVA Labs COO’su Kevin Sekniqi ise konu AVA ile ilgili olarak, merkezsiz finans sistemini, geleneksel finans sistemine entegre etmek istediklerini belirtmekte.

AVA platformunun ödemeler, tokenlar, dijital kimlik çözümleri, tedarik zinciri çözümleri ve Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi ihityaçların tamamına cevap verecek şekilde hazırlandığını belirten AVA Labs Direktörü John Wu, platformun halkla açık test ağından gelecek geri bildirimlerin çok önemli olduğunu da belirtti.

AVA çözümleri hakkında siz ne düşünüyorsunuz?