Bildiğiniz üzere Huobi, lider kripto borsası olarak uzun yıllardır sektörde hizmet vermekte. 3 yıl önce verilen karar sonrası Çin’den ayrılmak zorunda kalan Huobi, Çin’e geri dönüyor gibi gözüküyor.

Geçtiğimiz günlerde Huobi, Chongqing Belediyesi Büyük Veri Uygulamaları Geliştirme İdaresi ve Yubei Bölgesi Hükümeti ile, bölgede yeni bir merkez açmak için anlaşma imzaladı.

Anlaşma sonucunda açılacak yeni merkez, bölgede gelişmekte olan teknolojileri bir araya getirme amacı taşıyan endüstri parkı olan Xiantao Büyük Veri Vadisi’de bulunacak.

Anlaşmaya göre, üç kuruluş da bölgede güçlü projeleri oluşturulması, araştırma ve geliştirme çalışmalarının yapılması için çaba sarf edecek. Ek olarak projeler arasında yeni endüstriyel markalar oluşturmak da bulunuyor.

Bildiğiniz üzere Huobi ilk olarak 2013 yılında Tsinghua Üniversitesi mezunu olan Leon Li tarafından kurulmuştu. 2017 yılına kadar Çin merkezli olarak operasyonlarını sürdüren Huobi, 2017 itibariyle operasyon merkezini değiştirip Çin’den ayrılmak zorunda kalmıştı.

Kripto paraların en popüler olduğu 2017 yılında Çin Hükümeti tarafından getirilen kısıtlamalar sonucunda ülkede kripto para borsaları ve Initial Coin Offering’ler (ICO) yasaklanmıştı. Bu dönemde Çin merkezli birçok proje ülkeyi terk etmek durumunda kalmıştı ve farklı bölgelerde operasyonlarına devam etmişlerdi.

Yeni hamle ile Huobi, Çin’e geri döniş sinyalleri veriyor.

Bu yazı sponsorludur.

Bir siber güvenlik firması olan Symantec, WastedLocker adında bir fidye yazılım saldırısının, siber güvenlik şirketi tarafından erken bir uyarı ile birlikte zamanında engellendiğini açıkladı.

Siber güvenlik firması tarafından yayınlanan duyuruya göre, saldırıların arkasında kötü amaçlı yazılım grubu Evil Group var.  Duyuruda, yazılım grubunun hedef aldığı nokta olarak firmaların IT departmanları olduğu iddia ediliyor. Duyuruya göre grup WastedLocker yazılımını kullandı ve kurbanlarının ağ güvenliklerini ihlal etmeyi başardı. Neyse ki şirketler, Symantec tarafından zamanında uyarıldı ve yazılımın yayılması önlendi.

Çete Milyon Dolarlık Ödemeler Peşinde

Geçtiğimiz günlerde NCC Group’un bir uzantısı olan siber güvenlik firması Fox-IT tarafından yapılan bir araştırmada, bir süredir sessiz kalan Evil Group’un siber suç faaliyetlerine kaldığı yerden devam edebileceği hakkında uyarı yapılmıştı.

Çete, kurbanlarından Bitcoin ve diğer kripto para birimleri üzerinden milyon dolarlık fidye ödemeleri istemesiyle biliniyor.

Symantec’in Targeted Attack Cloud Analystics ekibi, WastedLocker saldırılarının ilk aşamalarını hızlıca tespit etti. Ekip ayrıca, geçtiğimiz zamanlarda yaşanan fidye yazılım saldırılarının gelişimini tespit edebilmek için makine öğrenimine güveniyor.

Açıklamalara göre, Evil Group saldırıda tam 31 şirketi gözüne kestirmişti. Bu firmalardan biri ise ABD merkezli uluslararası bir şirketti.

Bu Durumdan En Çok Etkilenen Sektör

Symantec hedeflenen kurbanlar hakkında pek fazla bilgi vermedi ancak siber güvenlik firmasının raporuna göre, çetenin hedef aldığı 5 kuruluş dolayısıyla imalat sektörü ciddi bir anlamda etkilenebilirdi.

Symantec’e göre, saldırganlar engellenememiş olsaydı, “başarıya ulaşmış bir saldırı ile birlikte, milyonlarca dolarlık hasara, kesinti süresine ve tedarik zincirleri üzerinde olası bir domino etkisi görülebilirdi.”

İddialara göre Evil Group’tan Igor Olegovich Turashev ve Maksim Viktorovich Yakubets’a yapılan suçlamalar neticesinde grup, faaliyetlerini Ocak 2020’ye kadar durdurmuştu.

Bildiğiniz üzere fidye yazılımlar corona virüs pandemisi dolayısıyla çok popüler. Geçtiğimiz günlerde Kanada hükümetinin Covid-19 takip uygulamasının fidye yazılımına kurban gittiği tespit edildi. Durumu açığa çıkaran ESET firması, suçluların GooglePlay üzerinden uygulamanın sahtesini yaparak fidye yazılımı kullandıklarını açıkladı. Neyse ki ESET, çok geçmeden kurbanlarını fidye yazılım sorunundan kurtardı.

Muhabbit.com ailesi olarak sizlere önerimiz, dijital ortamda attığınız her adıma dikkat etmeniz.

Kripto para borsasına para yatırıp bonus kazanmak mı? Neden olmasın! Karşınızda para yatırdığınız takdirde bonus olarak size dönen 3 kripto para borsası!

Kripto para dünyasına yeni girmişseniz ve çoğu terime aşina değilseniz daha kolay arayüzü olan, kullanıcı dostu platformları tercih etmenizi tavsiye ederiz. Bununla birlikte belki de kripto para dünyasına girmenize neden olan kâr, para kazanma isteğinizi körükleyecek bir konudan bahsedeceğiz.

Kim para yatırdığında bonus kazanmak istemez ki? Bugün kripto para dünyasının avantajlarından biri ile karşınızda olacağız. Kolay yoldan kâr etmenin yolunu arayan yatırımcılar için, para yatırdığınız takdirde size bonus veren kripto para borsalarını araştırdık.

 

PrimeXBT

PrimeXBT, 2019 yılında işlem hayatına başlamış adından oldukça söz ettiren bir platform. Özellikle kaldıraçlı işlem seçeneğiyle oldukça tercih edilen PrimeXBT’ nin haberimize konu olan aktif kampanyası  promo kodu kısmına “muh” yazarak kayıt olan kullanıcılara yatırdığı miktarın %50’si kadarı bir sefere mahsus bonus olarak yatırılıyor bu kampanyadan yeni üyeler de var olan üyeler de faydalanabiliyor fakat bu bonus sadece “additional collateral” olarak kullanılabiliyor. Yani var olan açık pozisyonunuzu beslemek için kullanabiliyorsunuz bu ödül maksimum 1 BTC olup, çekilemiyor ya da trading fee olarak kullanılamıyor. Kampanya ile ilgili diğer bilgiler için kampanya şartlarını içeren fotoğrafı da aşağıya ekliyoruz.

PrimeXBT, KYC gerektirmiyor. Yaklaşık 40 saniye gibi bir dakikadan az bir sürede hesabınızı açabiliyorsunuz. Hiçbir kişisel bilginin gerekli olmadığı kayıt işlemiyle anonim hesap açıp dilediğiniz gibi işlem yapabiliyorsunuz. Ayrıntılı bilgi almak ve kayıt olmak için PrimeXBT. Ayrıca gelişmeleri takip edebilmek adına PrimeXBT kripto para borsasının resmi Twitter hesabını da takip etmenizi öneriyoruz.

 

 

 

OKEx

Küresel çaptaki kripto para alım satım platformu OKEx, 2017 yılında işlem hayatına başladı ve kullanıcılarını üzecek bir hack tecrübesi yaşamadı. Şu anda dünyanın en büyük kripto para borsaları arasında anılan OKEx, yılların deneyimi ile birçok kullanıcıya sahip.

OKEx sürekli olarak gerek yerel gerek global çapta kampanyalar düzenliyor. Şu sıra belirli kişilerin bağlantılarından kaydolduğunuzda çeşitli bonuslar alıyorsunuz. Bir başka kampanyası ise kredi kartı ile kripto para satın alanlar için cazip; Kredi kartınızla en az 100 usd değerinde kripto para aldığınızda 10 usdt ödül kazanıyorsunuz. OKEx’in resmi Twitter hesabından sürekli olarak kampanyaları takip etmenizi tavsiye ediyoruz çünkü kampanya konusunda çok aktifler.

Bybit

İşlem hayatına 2018 yılının başlarında başlayan bir başka kripto para türev borsası olan Bybit 100 kata kadar kaldıraç olanağı veriyor fakat bu kaldıraç oranının yeni yatırımcılar için çok tehlikeli olduğunu hatırlatalım. Bununla birlikte KYC zorunluluğu yani kişisel bilgilerinizi verme zorunluluğunuz yok. Bybit’in kampanyası da aslında işlem yaparken rebate adı verilen maker emirlerine size bonus ödemesinden kaynaklanıyor. Diğer vadeli borsalarda tahta yapıcı ya da tahta alıcı işlemler yaptğınızda işlem ücretleri öderken Bybit’te eğer tahta yapıcı rolü üstlenip limit orderla işlem yaparsanız burada borsa size para ödüyor. Hem Bybit’in hem diğer borsaların işlem ücretleri için Muhabbit Borsa Komisyon Hesaplayıcısına göz atabilirsiniz. Bunun dışında referral linkinizle üye olan herkes için size 10 dolar bonus ödeme yapıyorlar.

Bybit, sürekli olarak yarışmalar düzenliyor. Eğer trade etme konusunda başkalarıyla mücadele edecek bir platform arıyorsanız, resmi Twitter hesaplarını takip edip, şartları öğrenmelisiniz.

Bununla birlikte kripto paraya yeni başlayan veya ilk kez bu borsayı kullanacak yatırımcılara da para yatırma işlemlerinde bonus veren bir diğer kripto para borsası olarak listemizde yer alıyor.

 

Feragatname: Yukarıdaki içerikte bahsi geçen borsalara verilen linkler referans linki içermektedir. Kripto para ticareti yapacağınız platformları seçerken her okuyucunun kendi araştırmasını yapması önerilir.

Değişen dünya düzeninde Uzak Doğu’lu şirketlerin tanıtım tercihi idoller oldu.

Yeni Moda: Tanıtımı İdol ile Yapmak!

Uzak Doğu ülkelerinde son yıllarda ortaya çıkan bir moda var ki etrafında z kuşağı olanların aşinadır. K-Pop ve J-Pop yani Kore Popu ve Japon Popu… Bununla birlikte ortaya çıkan “idol” kavramı.

Özellikle bu iki ülkede birçok gence rol model olan, çeşitli markaların tanıtımını yapan idoller, televizyon dizilerinde veya filmlerinde oyunculuk yapıyor. Müzik dünyasına girip dans ediyor. Yani aynı anda birden çok sanat dalında yer alıyorlar. Televizyonlarda yayınlanmak üzere tıpkı bir zamanların “Biri Bizi Gözetliyor” evleri gibi, idol evleri kuruluyor. Çıkışını yapabilmiş idollerin hayatlarını anlatan programlar yapılıyor.

Yani tam olarak bir sektör hâline gelen “idollük”, Uzak Doğu’da birçok ürün veya alanın tanıtımı için de kullanılıyor. Bu alanlarda tabii ki de teknoloji dünyası yer alıyordu. Ancak internet tarayıcısı Brave’in de bu furyaya katılması herkesi şaşırttı.

Brave’den BTS Hamlesi!

Kripto para dünyasının benzersiz internet tarayıcısı Brave, Güney Kore pop müziğinin dünyaca tanınan grubu BTS ile anlaştığını duyurdu. 5 Haziran’da Japonya’nın Nikkei gazetesinde çıkan habere göre, Japon kullanıcıları için özel bir tarayıcı geliştiriyor. Geliştirilen yeni ürünün tanıtımı için de BTS ya da Bangtan Boys adı ile bilinen idol grubundan yararlanacak.

BTS’nin yanı sıra Rush Gaming ile de anlaşan gizlilik odaklı tarayıcı, Rush Gaming’in e-spor takımını destekleyecek. Japonya’ya özgü çıkartılan tarayıcıda reklam videolarını izleyen kullanıcılar, Rush Gaming’in e-spor takımını destekleyebilecek.

Brave geçtiğimiz ay içerisinde Binance, Coinbase gibi kripto para borsalarına yönlendirme sırasında ref link verdiği gerekçesiyle eleştirilmişti. Gözden düşüşünü bir şekilde gidermeye çalışıyor denebilir.

Kripto Para Borsası bitFlyer Da Furyaya Katıldı!

Japonya’nın en büyük kripto para borsaları arasında görülen bitFlyer da tanıtım tercihini idollerden yana kullandı. Nogizaka 46 adında tamamen 46 kadından oluşan idol grubu, 2011’de çıkışını yapmıştı. Japonya’nın idol toplulukları arasında özellikle tamamı kadın üyelerden oluşan idoller sıralamasında bir numarada yer alıyor.

2017 ve 2018 yılında Japonya’nın en prestijli müzik ödüllerinden birini kazanan Nogizaka 46’nın en popüler üyelerinden biri ve aynı zamanda lideri olan Asuka Saito, kripto para borsasının tanıtım için anlaştığı isim oldu.

Ayrıca Cointelegraph Japonya’ya konuşan bitFlyer sözcüsü iddialı bir açıklamada bulundu.

“Nogizaka 46’nın popülerlikte 1 numarası olan Asuka Saito ile anlaşma sebebimiz, bizim de Japon kripto para borsaları içerisinde işlem hacmi sıralamasında 1 numarada yer almamızdır.”

Kripto Para İdol Grubu!

Japonya’dan bir başka örnek de 8 üyeli Virtual Currency Girls isimli idol grubu olmuştu. Her biri farklı bir kripto para olarak 2018 yılında konser veren grup, alanında bir ilki gerçekleştirmişti. Üyelere gelecek olursak… Bitcoin (BTC), Bitcoin Cash (BCH), Ether (ETH), Monacoin (MONA), Neo (NEO), Nem (XEM), Cardano (ADA) ve Ripple (XRP)’dı.

Sözleri özellikle ilgi gören şarkılardan birinin ismi “Ay, kripto para birimleri ve ben” olurken, şarkıda kripto para ticaretindeki riskler anlatılıyordu. Birden yükselen fiyatlara aldırmamayı öneren şarkı, çok beğenilmişti.

Bununla birlikte bir şarkılarında da “Şifre koyarken dikkatli ol! Aynı şifreyi ikinciye kullanma!” gibi cüzdan adreslerine ve güvenlik mevzularına değiniliyordu. “Piyasayı küçümseme!” de grubun şarkılarından birinin sözleri arasındaydı.

2018 yılında yapılan eğitici konser büyük ilgi toplamıştı. Grubun x ve y kuşağı dinleyicilerinin birçoğu kripto paralara merak sardıklarını dile getirmişlerdi. Ancak grup hakkında yakın zamanda bir haber yer almıyor.

Uzak Doğu başta olmak üzere tüm dünyayı saran idol rüzgarı, ülkemizde de influencer yansıması gibi düşünülebilir. Sadece bizim influencer’larımız dans edemiyor. Ancak link veriyorlar…

Bitfinex geçtiğimiz günlerde yaptığı duyuru ile birlikte sanal alım-satım işlemlerini başlattığını duyurdu.

“Paper Trading” kapsamında kullanıcılar para yatırmadan işlemleri deneyimleyebilecek. Benzer özellik OKEx platformunda da aktif durumda.

Özellikle sektöre yeni giren kullanıcılar için hayli faydalı olabilecek sana alım-satım işlemleri, paranızı riske etmeden neler yapabileceğinizi gözlemlemenizi sağlamakta.

Kullanıcılar Bitfinex hesapları üzerinden farklı alt hesaplar açarak platformdaki farklı alım-satım çözümlerini sıfır risk ile deneyimleyebilecek.

Margin, Funding ve Türev işlemler için geçerli olan “paper trading” sayesinde margin işlem yapmak isteyen kullanıcılar gerçek işlem yapmadan önce hem kendilerini hem de sistemi deneyimleyebilme şansına sahip olabiliyor.

Test bakiyesi ile birlikte gerçek işlem yapıyorcasına işlem yapabilen kullanıcılar, bu sayede alım satım stratejilerini de test edebilecekler.

24 Haziran itibariyle başlatılan yeni serviste bulunan pariteler şu şekilde:

TESTBTC/TESTUSD, TESTBTC/TESTUSDT, TESTAAA/TESTBBB.

Eğer siz de stratejilerinizi sıfır risk ile test etmek istiyorsanız yeni çözüm tam size göre.

USDT/USD Paritesinde 0 Komisyon

Aylık 15 milyon $ ve üzeri hacim yaratan kullanıcıları için USDT/USD paritesinde komisyonların sıfırlandığını belirten yetkililer, iki parite arasında oluşabilecek arbitraj farklarını kullanıcıların çok daha rahat değerlendirebileceğinin altını çizmekte.

Bildiğiniz üzere Bitfinex üzerinde Hem USD hem de USDT için farklı pariteler mevcut ve ikisi ile de işlem yapılabilmekte.

Merkezi Sunuculara Rakip

Geçtiğimiz günlerde yeni platformu Dazaar’ı tanıtan Bitfinex ekibi, merkezi sunuculara alternatif olarak geliştirdikleri platformu duyurmuştu. Sadece Mayıs ayında dünya üzerinde 4.6 milyar kişinin “2.5 quintillion byte”lık veri ürettiğini belirten yetkililer, uygulamaların verileri elinde tutmak için merkezi sunuculara bel bağladığını belirtmiş durumda.

Yeni protokolü sayesinde kullanıcıların P2P merkezsiz sunuculara erişiminin sağlanabileceğini belirten yetkililer, Dazaar sayesinde sunucu hizmetinin ölçeklenebilir ve hızlı bir şekilde çalıştığının altını çizmekte.

Kuzey Amerika menşeli Core Scientific, Çinli madencilik donanım üreticisi Bitmain’den yeni nesil Bitcoin madencilik cihazları almak için anlaşma yaptı.

Core Scientific, müşterilerinin ve kendi kullanımı için Bitmain‘den 17.000’den fazla S19 Antminer satın almayı planladığını söyledi. Core Scientific’in verdiği bilgilere göre, bir şirket tarafından en fazla satın alınan S19 makineleri bu anlaşma ile birlikte Core Scientific’e ait olacak.

Microsoft’un eski COO’su ve hali hazırda Core Scientific’in CEO’luğunu yapan Kevin Turner’ın dediğine göre, “Core Scientific, Bitmain’in en yeni ASIC cihazlarının ilkini satın aldı ve test etti. Testlerde mevcut hash oranının %3 üstüne çıkarak 110 TH /S’ye ulaştı.

Anlaşma, Teksas eyalatinde bir dizi madencilik tesisisin açılması ile birlikte gerçekleşmiş gibi görünüyor.

Bildiğiniz üzere, geçtiğimiz Ekim ayında Bitmain, Teksas’ta “dünyanın en büyük madencilik tesisi” adı altında bir  tesis açmıştı. Geçtiğimiz Ocak ayında ise Bitmain, SBI ve GMO adında iki şirket için, kripto para birimlerini işlemek adına Northern Bitcoin AG’nin yan kuruluşu Whinestone ile bir anlaşma imzalamıştı.

Kuzey Amerika’ya Artan İlginin Sebebi

Core Scientific’in Müşteri Hizmetleri Sorumlusu Russell Cann, Kuzey Amerika madencilik operasyonlarına olan ilginin artmasının sebebini açıkladı;

Bu şahit olduğumuz sermaye tahsisleri ve yatırımlarda yaşanan artışlar, dijital varlıkların gittikçe bir yatırım varlığı olarak kabul edilmesine ve Kuzey Amerika’nın Olumlu yatırım özelliklerine bağlanabilir. Özellikle de Amerika’nın istikrarlı jeopolitik konumu, denetleme sistemi ve uygun iklim koşulları bunu sağlıyor.

Yani bu durumda Kuzey Amerika’ya yapılan yatırımlar “sistemin istikrarlı çalışması ve arazi mülkiyeti dahilinde bulunan regülasyon ortamı” sebebi ile faydalı durumda. Ayrıca enerji fiyatlarının son zamanlarda düşmesi Kuzey Amerika bölgesini çok daha cazip kılıyor.

Enerji fiyatlarının dibi görmesi ile birlikte, ABD ve Kanada’da düşük maliyetler ortaya çıktı. Core Scientific gibi büyük ölçekli madenciler için bu durum benzersiz proje fırsatları yaratıyor.

Ancak bu yukarıda saydığımız durumlar yatırımcıların Çin başta olmak üzere diğer ülkelerden vazgeçtiği anlamına gelmiyor. Cann’a göre yatırımcılar, yatırımlarını küresel anlamda çeşitlendirmek istedikleri için farklı ülkelerde farklı fırsatlar peşinde koşuyor.

Söylentilere göre, BitMEX’in eski genel müdürü yakında, bir kripto para borsası olan Deribit’in yönetim kuruluna katılabilir.

Geçen Eylül ayında BitMEX’teki genel müdürlük işinden ayrılan Angelina Kwan, daha öncesinde Hong Kong ana bürosu olan HKEX’in başkanlığını yapıyordu.

Bu yılın başlarında Deribit’in %10 hissesini alan Three Arrows Capital ve QCP, Deribit’in özsermayesi için ikinci bir anlaşmaya varmak istiyor. Dışarıdan gelen yatırımcılar Deribit’e kısa bir süre içinde, Kwan’ın yönetim kuruluna katılmasıyla beraber özel maksatlı şirket aracılığı ile yatırım yapmayı planlıyor. Kwan’ın burada bulunduğu konum ise, Deribit’te bulunan azınlık hisselerinin temsil edilmesi. Ayrıca, Three Arrows Capital’den Su Zhu ve QCP’den Darius Sit, Deribit’in yönetim kurulunda görev almakta. Kwan’ın yönetim kuruluna katılmasıyla ilgili açıklamalar yapıldıktan sonra Three Arrows Capital geri adım attı ve şu açıklamayı yaptı;

Angelina Kwan ve Three Arrows Capital temsilcileri, TAC ve QCP’nin faaliyet gösterdiği Deribit’e pasif yatırım ile ilgili görüşmeler yaptığını doğruluyor. Fakat an itibarıyla resmi bir anlaşma sağlanmış durumda değil.

Özel maksatlı şirket, iddialara göre Deribit’in özkaynaklarının %10’undan fazla bir kısmını elinde tutacak. Ayrıca Kwan’ın Deribit’in bölgesel işlerini genişletmeye yardımcı olmak amacıyla Asya’daki uyum ve bağlantı konusunda uzmanlık getirmesi bekleniyordu.

Kwan’ın bu göreve getirilmek istenmesinin en büyük sebebi, kariyerinin başlarında Hong Kong’daki menkul kıymetler ve vadeli işlem piyasalarını düzenlemek ile görevli Menkul Kıymetler ve Vadeli İşlemler Komisyonu’nda görev almış olması.

Deribit’in Tarihinde Gördüğü En Yüksek Sözleşme Miktarı

Cuma günü, Deribit için 1 milyar$’dan fazla opsiyon kontratlarının sözleşmesi sona erecek. Bu, firma tarihinin gördüğü en yüksek opsiyon kontratı ücreti olarak kayıtlara geçti. Ayrıca, Bitcoin opsiyon pazarlarının toplam açık pozisyonunu sayısı 2020 yılından bu yana önemli bir artış ile birlikte 1.7 milyar$’ın üzerine çıktı.

Araştırmalara göre Deribit, pazar büyüdükçe, kendi payının bir kısmını diğer pazarlara devretti. Bahsi geçen pazarın ise CME grup olduğu belirtiliyor. Son zamanlarda Deribit’in Bitcoin Opsiyon pazarında var olan payı, açık pozisyonlar olarak %68 seviyelerinde geziyor.

Not: Three Arrows Capital temsilcileri yaptıkları yayının ardından, Kwan’ın kendi bünyelerine katıldıklarını söylemelerine rağmen, Özel maksatlı şirketin yönetim kuruluna katılma kararını hala gözden geçirdiklerini söyledi.

Güney Kore İnternet ve Güvenlik Ajansı (KISA), Nth Room skandalı sonrası kripto para işlemlerinin dark web’te takip edilebilmesini sağlamak için bir yapay zekâ geliştirmeyi planlıyor.

Nisan ayının sonlarına doğru Güney Kore’de patlak veren Nth Room skandalı, herkesi şaşırtmıştı. Gizlilik odaklı kripto para Monero (XMR) karşılığında sosyal mesajlaşma platformu Telegram üzerindeki Nth Room adı verilen gruplara insanlar alınıyor ve gruplarda pornografik içerikler paylaşılıyordu. Skandalın patlak vermesiyle birlikte birçok büyük kripto para borsasının Güney Kore kolu, Monero (XMR)’yu delist etmeye başlamıştı.

Birçok kripto para borsası da Güney Kore hükümetine skandalın aydınlatılması konusunda yardımcı olabileceklerini açıklamıştı. Ancak sadece kripto para borsalarının yardımı ile bu işin çözülemeyeceğini, kontrol altına alınamayacağını düşünmüş olmalı ki yeni bir planla karşımıza çıktı.

Güney Kore İnternet ve Güvenlik Ajansı (KISA) Mart ayının başında Güney Kore’de kripto paraların kullanımını, ticaretini onaylamıştı. Kripto paraları tanımasının yanı sıra ticaretinin kontrolünü de üstenen ajansın bir sonraki hedefi kripto para kullanarak dark web’te yapılan işlemlerin takip edilmesini sağlayacak bir yapay zekâ geliştirmek.

Cointelegraph’ın Güney Kore yerel haber sitesi NewDaily üzerinden ulaştırdığı habere göre, Ocak ayından beri Nth Room olayı gibi pornografik içerikli veyahut yasa dışı icraatların peşine düşmüştü.

Güney Kore İnternet ve Güvenlik Ajansı yani KISA, makine öğrenimine dayalı yazılım, Güney Koreli dark web kullanıcılarının ve dark web’teki sitelerinin kripto para içeren işlemlerini otomatik olarak gözetecek. Ayrıca hükümet yetkilileri tarafından, mevzu bahis yazılımın test fazının 2022 yılında hazır olacağı ve yürürlüğe gireceği açıklandı.

Yapay Zekâ ve Blockchain Teknolojisinde Devleşiyor!

Dark web üzerindeki kripto para işlemleri hakkında endişeli olan Güney Kore hükümetinin bu yazılımla birlikte özellikle çocuk pornografisi gibi suç kapsamına giren olayların önüne geçmeyi planlıyor. Bununla birlikte 2018’e nazaran %1,5’in üzerinde bir işlem hacmi artışıyla beraber yetkililer dark web ve kripto para arasındaki ilişkinin büyümesinden endişe duyuyor. Özellikle yapay zekâ ve Blockchain teknolojisine önem göstererek bu alanda kampüs oluşturan Güney Kore’nin, gelecek yıllarda kripto para dünyasında önemli bir yerde olacağı öngörülüyor.

Merkeziyetsiz Oracles denince akla gelen Chainlink, Blockchain tabanlı proje FLETA ile güçlerini birleştirerek sağlık çalışanlarına deva oluyor.

Yazılım geliştiricilere yenilikçi ürünler ve hizmetler üretmeleri için gerekli tüm araçları sağlayan yüksek performanslı halka açık Blockchain platformu FLETA, akıllı sözleşmelerin off-chain datalara, web APIs ve geleneksel ödeme seçeneklerine bağlanmasını sağlayan merkeziyetsiz oracle ağı Chainlink ile masaya oturdu.

Chainlink’in sosyal medya platformu Twitter’daki resmî hesabı üzerinden paylaşılan ortaklık haberi, büyük etki uyandırdı.

Supported by the South Korean government, blockchain platform @fletachain is integrating #Chainlink to connect with & validate off-chain patient health data. This allows doctors, researchers, and patients to more easily manage and share clinical health records.

— Chainlink (@chainlink) June 26, 2020

Bu etkinin büyük bir kısmı Chainlink’in çok kısa bir süre önce (23 Haziran) tarihinde Çin’in Ulusal Blockchain Tabanlı Hizmet Ağı (BSN) ile yaptığı anlaşmanın ardından Güney Kore destekli FLETA projesiyle ortaklığını duyurmasıydı. Çin’den sonra Güney Kore’nin destek verdiği bir platformla partnerlik kuran Chainlink, devletlerle de ilişkilerini sıcak tutmaya, sürekli pekiştirmeye devam ediyor.

Peki Ne İşe Yarayacak Bu Partnerlik?

FLETA, güvenilir bir veri sistemi oluşturmak ve sağlık çalışanlarının bu veri sisteminden kolayca yararlanmasını sağlamak amacıyla Blockchain’ine, Chainlink’in merkeziyetsiz Oracles ağını entegre edecek.

FLETA’nın Klinik Araştırma Veri Kaydı Platformu, Blockchain’e dayalı olarak Chainlink Oracles sayesinde hastalardan alınan veriler gerçek zamanlı olarak işlenebilecek.

Bu girişim doktorların, araştırmacıların ve hastaların Blockchain üzerine klinik verileri yüklemelerine olanak verecek. Bununla birlikte gerçek zamanlı olarak paylaşımı yapılan hasta sağlık kayıtları, birçok tıbbi araştırmada kullanılmak üzere saklanabilecek. Birçok araştırma veri doğruluğundan şüpheye düşmeyecek.

Taraflar Memnun!

FLETA’nın CEO’su Henry Hong ortaklık ile ilgili konuştu.

“Blockchain’imizin ölçeklenebilirliği ve akıllı sözleşme verilerimizin bütünlüğü, Chainlink’in merkeziyetsiz Oracles ağı ile birlikte artacak. Ayrıca Chainlink’in Oracles çözümlerini kullanarak Blockchain teknolojisini farklı alanlara daha kolay bir şekilde entegre edebileceğimize inanıyorum.”

Chainlink’in İş Geliştirme Başkanı Daniel Kochis,

“Chainlink’in güvenli ve güvenilir Oracles hizmetini FLETA blockchain’iyle entegre ederek FLETA Blockchain’ine gerçek dünya verilerinin gerçek zamanlı olarak girilmesini sağlamaktan heyecan duyuyoruz.[…] Güney Kore’nin sağlık kayıtlarını FLETA Blockchain’ine geçirmesiyle tıbbi araştırmaların önünü açmasını, daha paylaşımcı bir hava benimsemesini önemli buluyoruz. Bu yüzden de özellikle sağlık konusunda FLETA ile birlikte çalışabilmek bizim için bir zevk.”

PlusToken kısa bir süre önce piyasadan 186 milyon$ değerinden Ethereum çekti. Bu işlem ile birlikte değeri düşen Ethereum, yatırımcılarına korku dolu anlar yaşattı.

Geçtiğimiz hafta başında, kripto para dünyasının en büyük dolandırıcılık girişimlerinden biri olan PlusToken 789.500 Ethereum’u (ETH) piyasadan çıkartmaya çalıştı. Fakat bu çalıntı fonların hareketi Ethereum ağında yaşanan sıkışıklık nedeniyle bir süre tutuldu.

186 milyon dolarlık transfer, açık bir Ethereum adresinden geldi, fakat sonrasında muhtemelen yapılan işlemi gizlemek adına 50 farklı işleme bölündü. Whale Alert, işlemi tespit etti fakat fonların kime gittiği ya da hangi cüzdana gittiği hakkında pek bilgi paylaşmadı.

Bu olaydan sadece iki gün önce PlusToken, 67 milyon$’lık çalıntı EOS (EOS) transferi yapmıştı.

PlusToken Kripto Para Endüstrisine Zarar Veriyor

Geçen yıl dağıtılmasına rağmen, PlusToken hala elinde tuttuğu malları likidite ederek ve ayrıca büyük miktarlarda Bitcoin (BTC) ve Ethereum gibi kripto para birimlerini elinde tutarak sektöre zarar veriyor.

PlusToken, halen elinde önemli miktarda çalıntı kripto para barındırıyor. Ve bu miktar, borsalarda yapılan satışları ve Bitcoin, Ethereum gibi çeşitli para birimlerinin fiyatlarını etkileyebileceği için spot piyasaları tehdit ediyor.

Kripto opsiyonları ve vadeli işlemler popülerlik kazanmaya devam ettikçe, büyük satışlardan kaynaklı fiyatlarda yaşanacak düşüş ihtimali her zaman olacaktır.

Chainalysis araştırma başkanı Kim Grauer, PlusToken tarafından yapılan bu satışın gerçek bir risk oluşturduğunu düşünüyor.

Grauer konu hakkında şunları söyledi;

Geçmişte, PlusToken’in yaptığı gibi borsalara yapılan nakit girişleri ve çıkışları, fiyatların oynamasına sebep olduğunu bir çok kez gördük. Bu durum ile birlikte potansiyel olarak blockchain üzerinde hareketleri gözlemleyen ve işlem yapan ticaret botları ile birlikte vadeli işlemler çok hızlı bir şekilde likidite edilebilir.

Borsalar Dolandırıcılıkları Önlemek İstiyor

Bu tür olayların yaşanmaması için en büyük önlem, KYC standartı olarak görünüyor. Bildiğiniz üzere, KYC kullanıcıların kişisel bilgilerini borsa ile paylaşarak bir kaç adımlı güvenlik prosedüründen geçmelerini istiyor.

Ayrıca bir Peer-to-Peer (P2P) borsası olan Paxful, yakın zamanda yasadışı işlemleri izleyebilmek için Chainalysis ile ortaklık kurdu.

Huobi ise, güvenlik standartlarını yükseltmek adına, Star Atlas adında bir blockchain izleme aracının lansmanını yaptı.

Muhabbit Data üzerinde paylaştığımız yeni verilere göre dolaşımda bulunan Bitcoin’lerin (BTC) yüzde 14.3’ü merkezi kripto para borsalarının elinde bulunuyor.

Borsa cüzdanları karşılaştırıldığında açık ara fark ile liderliği elinde bulunduran Coinbase en yakın rakibinden neredeyse 3 kat daha fazla Bitcoin’i elinde bulundurmakta.

Paylaşılan verilere göre Coinbase’in elinde bulundurduğu Bitcoin miktarı 954.000 adet.

Dolaşımdaki #Bitcoin'lerin yüzde 14.3'ü merkezi borsaların elinde bulunuyor. pic.twitter.com/KmFdWSS4dl

— Muhabbit Data (@MuhabbitData) June 27, 2020

Coinbase’in ardından ikinci sırada Huobi bulunmakta. Huobi’nin elinde bulundurduğu Bitcoin miktarı da oldukça ilgi çekici. Toplamda 364.000 BTC’yi elinde bulunduran kripto para borsası, Bitcoin arzının önemli bir kısmını elinde bulunduruyor.

Üçüncü sırada ise Binance bulunuyor. 267.000 BTC’yi cüzdanlarında bulunduran Binance, en çok Bitcoin tutan merkezi borsa sıralamasında üçüncü sırada bulunuyor.

Binance’in ardında ise sırasıyla OKEx, BitMEX ve Bitfinex gelmekte. Mart ayında yaşadığı sıkıntıların beraberinde elinde bulundurduğu Bitcoin’lerin önemli bir kısmını kaybeden BitMEX, 181.000 BTC’yi halen elinde bulundurmakta. OKEx cüzdanlarında ise 208.000 Bitcoin bulunmakta.

Borsa Cüzdanları Bitcoin Kaybetmeye Devam Ediyor

An itibariyle merkezi borsaların cüzdanlarında toplamda 2.6 milyon adet BTC bulunmakta. Bu rakam ise geçtiğimiz yıl ile karşılaştırıldığında daha düşük kalıyor.

Sizlere daha önce birçok kez borsalarda yüklü Bitcoin çıkışlarının gerçekleştiğini aktarmıştık. Şubat ayında borsa cüzdanları Bitcoin tuttukları Bitcoin miktarı anlamın tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmış iken, aynı ay içerisinde borsa cüzdanlarından yüklü Bitcoin çıkışları başlamıştı. Şubat ayındaki zirvede 3 milyon adetten fazla Bitcoin’i elinde bulunduran borsalar cüzdanlarında bulunan önemli miktardaki Bitcoin’i kaybetmiş durumda.

Şubat ayında başlayan azalış Mart ayında daha da hızlanarak devam etmişti. Bugünkü tabloya bakıldığında borsa cüzdanlarındaki azalmanın devam ettiği net bir şekilde gözlemlenebiliyor.

Yukarıdaki grafikte de gözlemleyebileceğiniz gibi 2015 yılında 2020 yılına kadar borsa cüzdanlarındaki Bitcoin miktarı 2017 yılının başı hariç düzenli bir artış göstermekte. Fakat hiçbir dönemde borsa cüzdanlarında bu denli bir azalma görülmemişti.

Sizlere daha önce Bitcoin balinalarının sayısının arttığından da bahsetmiştik. Bireysel cüzdan tarafından büyük meblağalara sahip cüzdanların yanında 0.1 BTC gibi az miktar Bitcoin’e sahip olan cüzdanların sayısı da düzenli olarak artmaya devam ediyor. Bu durum yatırımcıların Bitcoin’lerini kısa dönemli alım-satım işlemleri için değil de uzun dönem tutmak için almaları olarak yorumlanabilir.

Borsa cüzdanlarındaki azalma hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

JPMorgan’ın Kadena’sının token’ı Kadena (KDA) ilk kez Bittrex üzerinde listelendi. Hızını kesmeyen Kadena, Covid-19 testlerindeki sahtecilikle mücadele için bir takip sistemi başlattı.

JPMorgan kripto para dünyasıyla olan etkileşimlerine her gün bir yenisini ekliyor. 25 Haziran tarihinde kripto para borsası Bittrex üzerinde ilk kez Blockchain spin-off’u Kadena’nın token’ı Kadena (KDA) listelenmeye başlandı.

Corona virüsü ile mücadele süresince sahtekârların ve fırsatçıların türediğini sizlerle paylaşmıştık [1][2][3]. Bu sahtecilik furyasının bir kolu da Covid-19 testlerinde dönüyor. Testlerin üretilmesiyle beraber hastaya gelene kadar tüm tedarik zincirinin takip edilmesine dayanan bir uygulama geliştiren Kadena, dApp’ı açık kaynaklı olarak sunuyor.

Peki Nasıl İşliyor?

Kadena’nın Blockchain tabanlı uygulaması, üretim aşamasından itibaren testler üzerinde olan bir QR kodunu baz alıyor. Tedarik zincirinin herhangi bir aşamasında uygulama üzerinden QR kodu okutulduğunda testin üretim yeri, üretim saati ve üretici firma gibi özellikler görülebiliyor.

Bu sayede hastaya tedarik edilen testin sahte olup olmadığı belirlenebiliyor. Bununla birlikte test yapıldıktan sonra hasta durumunun kontrolü ve test sonucu için de uygulamadan yararlanabileceği belirtiliyor.

Corona virüsü pandemisinin ilk yayılma döneminde maskeler için de benzer bir uygulama yapılmıştı. Çin’den gelen maskelerin merdiven altı olup olmadığını anlamak amacıyla Amerika merkezli bir şirket olan Real Item Company, Blockchain tabanlı uygulama ile maskelerin tüm tedarik zincirinin takibini mümkün kılmıştı.

Corona virüsü pandemisiyle beraber Blockchain teknolojisi başta olmak üzere kripto para dünyasının birçok dalı, mücadelede ön saflarda çalışanlara yardımcı olmak için çeşitli uygulamalarda yer aldı.

Merkeziyetsiz Yapay Zekâ İttifakı kuruldu. VeChain, The E-NewHealthLife uygulamasını sağlık kuruluşlarının özellikle de hasta verilerinin saklanmasının ve ulaşılmasının kolaylaşması amacıyla piyasaya sundu. Blockchain’in say say bitmeyen faydaları dünyayı çok daha “kolay” ve “yaşanabilir” bir hâle getirmeye devam ediyor [1][2][3][4][5].

Chromia (CHR) yeni bir etkinlik ile topluluğun karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Chromia tarafından düzenlenen ilk hazine avı 9 Temmuz tarihinde gerçekleşecek. Bir hafta sürecek etkinlik 16 Temmuz’a kadar devam edecek.

1/ We're excited to announce our first-ever Treasure Hunt, beginning July 9th at 12 PM CEST!

💎 Learn more about @Chromia through a fun activity and win a share of $5000 in $CHR!

ℹ️ Instructions will be released on the day of launch.

🌐 Register here: https://t.co/h40EjkdJKP pic.twitter.com/neJM2XBTSb

— Chromia | Power to the Public (@Chromia) June 26, 2020

Eğlenceli bir aktivite vasıtasıyla katılımcıların, Chromia hakkında çok daha fazla bilgiye sahip olacağını belirten yetkililer, etkinlik kapsamında 5000$ değerinde CHR da dağıtacak.

Chromia

Geçtiğimiz dönemde topluluk oylaması ile Binance’te listelenmeye başlayan Chromia, topluluk tarafından büyük destek görerek önemli bir fark ile SwftCoin’i geçerek borsada işlem görmeye başlamıştı.

Geçtiğimiz hafta ABD Hava Kuvvetleri’nin düzenlediği online Workshop’ta da boy gösteren Chromia ekibi, etkinlikte yaptığı sunum ile Hava Kuvvetleri’ne “ilişkisel blockchain”i anlatmıştı. Bu adım ile birlikte Hava Kuvvetleri’nin merkezsiz uygulamalar ile (DApp) ortaya koyabileceği çözümler anlatılmıştı.

9 Temmuz’da gerçekleştirilecek etkinliğe burada bulunan form üzerinden katılmanız mümkün.

Avrupa Birliği, Libra gibi “küresel stablecoin” projeleri için daha katı denetleme gereksinimleri içerecek yeni bir kripto para düzenleyici sistem hazırlıyor.

Avrupa Birliği’nin önde gelen ekonomi bakanlarından Valdis Dombrovskis, AB’nin Avrupa İnsanlara Yönelik Ekonomik Komisyonu’nun Genel Müdür Yardımcılığını yapıyor. Dombrovskis, AB’nin dijital finans dalında, ana kural koyuculardan biri olmak için eline geçen fırsatı kaçırmaması gerektiğini düşünüyor.

Dombrovskis, bu haftanın başında Digital Finance Outreach 2020’de yaptığı konuşmada; “elimize geçen bu fırsat ile beraber, Avrupa’nın uluslararası konumunu güçlendirebiliriz. Ayrıca, yeni teknolojilere liderlik eden küresel bir kural koyucu olmak için iyi bir zamandayız.” dedi.

Dombrovskis’in dediğine göre denetimlere tabi tutulacak ilk konu, kripto para birimleri.

Genel olarak security tokenlar gibi belli başlı kripto para birimleri yasalar tarafından oldukça iyi bir şekilde güvence altına alınmış olsa da, özellikle stablecoinler düzenlemelerden muaf bir durumda hayatına devam ediyor.

Dombrovskis, “yasal eksiklikler dolayısıyla, Avrupa Birliği içinde sağlam bir kripto birim pazarı geliştirmek pek mümkün değil.” dedi.

Bu durum ile birlikte bazı AB ülkeleri, kendi başlarına düzenlemeler gerçekleştirerek bu handikapı olabildiklerince engellemeye çalışıyor.

Dombrovskis, kripto para birimleri için düzenleyici sistemin sadece dijital varlıkları değil, aynı zamanda kıtadaki mevcut standartları da pekiştireceğini söyledi.

Bu yılın ilerleyen günlerinde açıklanacak olan sistem hakkında Dombrovskis pek bir ayrıntı vermedi. Yeniliğe ve teşviklere açık olduğunu belirten Dombrovskis , ilerleyen zamanlarda bir pilot programın gerçekleştirileceğini açıkladı.

Küresel Güçler

Dombrovskis ayrıca, AB’nin “küresel bir stablecoin” olarak kabul gören herhangi bir projeye daha katı kurallar getirme arzusunu yineledi.

Bu Facebook’un Libra projesi için söylenmiş bir durum olabilir. Dombrovskis, muhtemelen Libra gibi küresel ölçekte faaliyet gösteren projelere ek yaptırımlar getirmek istiyor. Bu durumun ana sebebi ise bu tarz küresel projelerin, finansal ve parasal istikrarı bozabilme ihtimali.

Dombrovskis, genel olarak yaklaşımlarının orantılı olacağından ve risk düzeyi ile doğrudan bağlantılı olacağını belirtti. Bu, AB’nin risksiz gördüğü projeler için çok daha hafif kurallara tabii tutulacaklarının bir göstergesi olarak yorumlandı. Fakat Libra gibi küresel boyuttaki projeler çok daha güçlü kurallar çerçevesinde düzenleneceği aşikar.

Kanada hükümetinin Covid-19 takip uygulamasında CryCryptor adında bir fidye yazılım tespit edildi.

Kanada, Corona virüsü pandemisi ile mücadelede en başarılı ülkelerden biri. Bu başarısını da doğru anlarda verilen doğru kararlar sayesinde sürdürebiliyor. Ancak bir karar diğerlerine göre pek de doğru olmamış.

Güney Kore’nin Corona virüsü pandemisi ile mücadele yöntemi olarak başlattığı Covid-19 takip uygulamasının bir benzerini de tıpkı Türkiye gibi Kanada da çıkartmıştı. Ancak geçtiğimiz günlerde internet güvenliği ve antivirüs çözümleri şirketi ESET tarafından yayınlanan bir rapor, Kanada’yı bu uygulamayı çıkarttığına pişman etti.

Cointelegraph’ın haberine göre ESET, Kanada hükümetinin Covid-19 takip uygulamasını Android cihazlarına indiren kullanıcılara kötü bir haber verdi. Siber suçlular hükümetin Covid-19 takip uygulamasının bir sahtesini yaparak GooglePlay’e yükledi.

Sahte uygulamayı indiren ve farkına varmadan uygulama içerisindeki “beni oku” kısmını açan kullanıcılar, CryCryptor adı verilen fidye yazılımın mesajıyla karşılaşıyor. Kullanıcının bütün verilerinin şifrelenip kitlendiğini ve verilerini kurtarmak istiyorsa verilen e-posta adresine yazması gerektiğini iletiyor. E-posta dönüşlerinde fidye olarak kripto para istendiği de söyleniyor.

 

E-posta adresi ve fidye yazılımın kodu takip edildiğinde ucu GitHub üzerinde paylaşılan açık kaynaklı bir projeye dayandığı gözlendi. CryDroid adı verilen açık kaynaklı fidye yazılımının geliştiricileri, fidye yazılımı projesinin araştırma amaçlı olduğunu iletti.

Ancak ESET araştırmacıları, CryDroid adı verilen açık kaynaklı fidye yazılımın geliştiricilerinin kodun kötü niyetli insanların eline geçebileceğini düşünmeleri gerektiği kanısındaydı. Ayrıca projeyi araştırma olarak gizlemek için kodu VirusTotal’e yüklediği düşünülüyor.

Antivirüs çözümleri şirketi ESET araştırmacıları çok geçmeden CryCryptor kurbanlarına deva oldu. Android bir şifre çözme uygulaması oluşturan ESET, kurbanları direkt olarak fidye yazılımın pençesinden kurtardığını da açıkladı.

Corona virüsü pandemisinde birçok siber suçlunun durmadığını ve bunu fırsata çevirdiğini her gün paylaştığımız haberlerle sizlere duyuruyoruz. Corona virüsünü fırsat bilip Ripple çalanlar, yardım toplayan kurum ve kuruluşları hedef alanlar, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) veya Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC) gibi davranıp bağış toplayanlar… Yani Corona virüsü pandemisi bile siber suçluların insafa gelmesini sağlamıyor.

 

Avustralyalılar artık ülkenin en eski kurumlarından biri olan posta servisi sağlayan yerlerden Bitcoin satın alabilecek.

Australia Post ve Bitcoin.com.au arasında yapılan işbirliği ile Avustralyalılar artık ülke çapında 3500’den fazla postaneden Bitcoin ve diğer kripto para birimlerini satın alabilecek. Ayrıca müşteriler satın alma işlemi için Post Billpay özelliğini kullanabilecekler.

AusPost, bu gelişmeyi geçtiğimiz cuma günü doğruladı.

Posta servisi, Cremorne, Victoria merkezli bir kripto para borsası olan Bitcoin.com.au’dan yapılan dijital para alımları için nakit ve kart ödemelerini kabul edeceğini açıkladı.

Bitcoin.com.au’nun CEO’su Holger Arians konu hakkında, “Bu işbirliği, Avustralya ve dünyada dijital para birimleri için önemli bir kilometre taşı. Bu durum yerleşik işletmelerin, yeni teknolojileri yok saymaktansa onu benimseyip ve öğrenip, kullanmak için yeni fırsatlar kovaladıklarını gösteriyor.

Ülkenin En Eski Kurumlarından

Eskiden Postmaster olarak bilinen Australia Post’un genel departmanı, Ülkenin en eski kurumlarından biri. 1809 yılından bu yana faaliyet gösteren departmanın ilk postane müdürü ise eski bir mahkum olan Issac Nicols idi.

Australia Post’un İş ve Mali Hizmetler Başkanı Susan Nicholson, “Australia Post, sağladığı hizmetlerin herkes için erişilebilir bir durumda olmasını sağlayarak toplum hizmetlerinde çok önemli bir rol oynadı.” dedi. Ayrıca Nicholson, “Post Billpay, 20 yılı aşkın bir süredir Avustralya’nın en güvenilir fatura ödeme sistemlerinden biridir. Bununla birlikte kimlik doğrulaması ile postanemizde kripto paralar ile fatura ödenebilmesini sağladığımız için çok mutluyuz.” dedi.

Avustralya Vergi Dairesinin paylaştığı verilere göre, ülkenin 500.000 ila 1.000.000 sakini hali hazırda kripto para birimlerine yatırım yapıyor. Bitcoin.com.au ise yaptığı açıklamalarda, yeni işbirliği ile birlikte bu sayının artmasını umut ediyor.

Borsanın CEO’su Arians, “misyonumuz, Bitcoin’i her Avustralya vatandaşı için güvenli ve kolay erişilebilir hale getirmek.” dedi. Ayrıca Arians, “Pek çok kişi için, bir Australia Post üzerinden Bitcoin ile ödeme yapmak, çevrimiçi para transfer etmekten çok daha güvenlidir.

Geçtiğimiz senelerde bir Türk kuruluşu PTT’nin de kripto paralar ile ilgili bir patent başvurusu olmuştu. Başvurunun içeriği ise, fiziksel posta pullarının hem koleksiyon unsuru olmaları adına, hem de dijital olarak transfer edilebilen bir dijital para birimi olmaları için olduğu belirtildi.

Ne dersiniz, ilerleyen yıllarda PTT’den de böyle bir gelişme görebilir miyiz?

Blockchain tabanlı bir izleme platformu olan VeChain, sınırlı sayıda üretilecek lisanslı Nike Air Max 1 ayakkabılarının üretimine katkı sağlamak için kullanılacak.

24 Haziran tarihinde, Avusturalyalı bir ayakkabıcı olan Chase Shiel ve perakendeci Kickz Stand bir ortaklık başlattı. Ortaklığın amacı, içinde Stussy’nin “SB Dunk” ayakkabısı da dahil sınırlı sayıda üretilecek spor ayakkabılar için.

Ayakkabılar 28 Haziran’dan itibaren satışa sunulacak ve sadece Chase Shiel’in internet sitesi üzerinden satın alınabilecek.

VeChain Blockchain Teknolojisiyle Orijinallik Doğrulaması Yapacak

Kickz Stand, Air Max 1’den esinlendiği ayakkabıların sınırlı sayıda piyasaya sürüleceğini, ve ayrıca VeChain’in ToolChain Suite’i ile ve Thor Blockchain ile orijinallik doğrulaması yapılacağını açıklayan bir tweet ile paylaştı.

Avusturalyalı ayakkabıcı, VeChain ile olan ortaklığını 2019 Kasım’da açıklamıştı. Ayakkabıcı, doğrulama platformunun ürünlerin orijinalliğini kanıtlamak ve sahte ürünlere karşı savaşmak için çok kullanışlı olduğunu söylemişti.

Chase Shiel’in ayakkabıları, müşterilere ve perakende satıcılarına QR kod okuyucusu ile taranabilen VeChain’in izleme çipi ile gönderiliyor. Bu izleme çipini QR kod okuyucularına taratan müşteriler, ürünün ayrıntılı bilgilerine ulaşabilecek.

VeChain’in, Nike tarafından üretilmeyen Nike’ların gerçeklini sağlamak için bir ayakkabı üreticisi ile çalışma kararı bazı Reddit kullanıcılarının eleştiri odağına oturdu. Fakat, Redditor Nopers5’e göre, VeChain’in bu hamlesi başarılı ve yerinde.

Bu bana kalırsa VeChain için mükemmel bir strateji, Nike lisanslı ürünlerini piyasaya süren küçük ayakkabı şirketleriyle çalışmak, gelecekte kesinlikle Nike’ın ilgisini çekecektir.

VeChain Çin’de Gıda Takibini Genişletiyor!

Bu ayın başında şirket, Walmart’ın yak kuruluşu lüks alışveriş zinciri Sam’s Club ve Shenzen Yhongtai Foods Company ile iş anlaşmaları yaptığını duyurmuştu.

Sam’s Club ile yapılan iş birliğinde, tedarik zincirinde çeşitli gıda ürünlerinin takibinin yapılabilmesi için ToolChain’in modifiye edilmiş bir versiyonu kullanılacak. Ayrıca Yuhongtai perakendecisi Meijiada Fresh Foods için standart ToolChain ile domuz ürünlerinin takibi yapılacak.

Ayrıca geçtiğimiz günlerde VeChain’in tıbbi veri yönetim platformu “l-Dante” Kıbrıs Cumhuriyetin’de ki Mediterrian Hospital’da tanıtıldı.

Bildiğiniz gibi gün geçtikçe blockchain teknolojisi hayatımızda yer ediniyor. Görünüşe göre blockchain ile tedarik zinciri takibi, şirketlerin önemli bir açığını kapatacak.

Kripto para piyasaları ile yakından ilgili İş Yatırım’dan Şant Manukyan, düzenli olarak hesabından piyasalar ile ilgili analizler paylaşıyor. Manukyan oldukça uzun zamandır analizlerine Bitcoin liderliğinde diğer kripto paraları da eklemekte.

DeFi tarafındaki önemli hareketlilik sonrasında analizlerine DeFi tarafını da eklemeye başlayan Manukyan, son günlerde Compound ile ilgili önemli bilgiler paylaştı.

"Decentralized" bir mevduat/kredi sisteminin ilkel hali ile işleyişi üzerine , Compound : https://t.co/1kvF6dP1gm

— Şant Manukyan (@SantManukyan) June 26, 2020

Manukyan bugün yayınladığı video ile birlikte Compound platformunu inceledi ve işlemlerin nasıl yapılabileceği ile ilgili detaylar canlı olarak izleyicilerine aktardı.

Kripto topluluğunda her ne kadar DeFi rüzgarı esse de birçok yatırımcı DeFi uygulamalarını nasıl kullanacağını bilmiyor. Videoda standart kullanıcılar için (sadece kripto para borsası) bir miktar karışık olabilecek DeFi uygulamaları üzerindeki işlemler detaylı bir şekilde anlatılıyor.

DeFi İşlem Ücretlerini Arttırdı

Ethereum (ETH) tarafında ağ aktivitesinin artış göstermesi ie birlikte maliyetlerin de arttığını belirten Manukyan, akilli sözleşmelerin kullanımının artmasının bu maliyetlerin artışının ardındaki en önemli sebep olduğunun altını çizmekte.

Ethereum ağında “gas” kullanımının en büyük payı Tether’da. Fakat son dönemde DeFi platformlarındaki hareketlilik de “gas” kullanımını ciddi derecede artırmış durumda.

Yaşanan artışı bir spekülasyondan çok “kullanımdaki artış” olarak yorumlayan ekonomist, talep artışı ile doğru orantılı olarak maliyetlerin de arttığını açıkladı.

Son dönemde popüleritesi iyice artan DeFi uygulamalarını kullanıyor musunuz?

Crypto.com tarafından yapılan açıklamaya göre, MCO Card hizmetleri Birleşik Krallık ve Avrupa’da geçici olarak durdurulmuş durumda.

Our statement regarding MCO Visa Cards issued by Wirecard UK for Europe – https://t.co/mABCcBbNGK

— Crypto.com (@cryptocom) June 26, 2020

Ülkedeki düzenleyici kurum olan FCA tarafından verilen karar sonucu Wirecard UK hizmetleri durdurulmuştu. Crypto.com ise bölgedeki kartları için hizmeti Wirecard üzerinden sağlamakta idi.

Wirecard’ın devre dışı kalması sebebiyle MCO Card’lar ve bölgedeki MCO Card servisleri de devre dışı kalmış durumda.

Kullancıların fonları için herhangi bir sorun olmadığını belirten yetkililer, bakiyelerin Crypto.com uygulamasında bulunan cüzdanlarına 48 saat içinde aktarılcağını belirtmiş durumda.

Hizmetlerini yeni bir sağlayıcı ile devam ettireceklerini belirten yetkililer, en kısa sürede kartların tekrar aktifleştirileceğini açıkladı.

Amerika ve Asya’daki kartlar ise halen çalışır durumda.

Eski Wirecard CEO’su Tutuklanmıştı

Geçtiğmiz günlerde Eski Wirecard CEO’su şirket bilançolarını şişirdiği gerekçesi ile Almanya’da tutuklanmıştı. Yine geçtiğimiz günlerde şirket hesaplarında 1.9 milyar €’luk bir açık saptanmıştı.

Birçok olaya sahne olan şirketin işlemleri ise tamamen durdurulmuş durumda.

Blockchain tabanlı, Türk Lirası endeksli stablecoin BiLira ile bağış kabul eden Uçurtma Projesi, gençlerin hayallerini gerçekleştirmelerinin önünü açıyor.

Her öğrencinin, gencin öğrenim hayatını devam ettirme veyahut farklı bir noktaya taşıma hayalleri vardır. Uçurtma Projesi de tam bu hayalleri gerçeğe dönüştürmek için bir kapıyı aralıyor. Mert Susur, Altuğ Öztürk ve Mustafa Turhan’ın kurucusu olduğu Uçurtma Platformu, desteğe ihtiyacı olan başarılı öğrencilere seslerini duyurma şansı veriyor.

Blockchain tabanlı proje, finansal olarak desteğe ihtiyacı olan gençlerin platform üzerinde destekçi bulmasını sağlıyor. İlanlarını veren gençler, belli başlı taahhütlerde ve vaatlerde bulunarak insanlardan destek istiyor.

Desteğe ihtiyacı olan her gence bir kripto para cüzdanı sağlanıyor. Genci desteklemek isteyenler, gençlerin dijital cüzdanlarına Türk Lirası endeksli stablecoin BiLira ile destekte bulunabiliyorlar.

Kısa bir süre önce hayata geçirilen proje, Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenim gören 25 öğrenciye düzenli olarak destek sağlamak üzere ilk destekçilerini arıyor. Bununla birlikte kampanyalarını duyurmak için öğrencilerin de aktif bir şekilde katılmaları isteniyor.

Uçurtma Platformu’nun Blockchain tabanlı ve kripto para üzerinde ilerleyen Uçurtma Projesi’ni diğer projelerden ve destek kampanyalarından ayıran bir başka önemli özelliği ise komisyon almaması. Ne destek çağrısını yayınlayan gençlerden ne de destek veren destekçilerden hiçbir şekilde komisyon alınmıyor. Destekçinin cebinden çıkan destek direkt olarak destek çağrısının muhattabı gencin cebine giriyor. Bununla birlikte Uçurtma Platformu’nun hiçbir şekilde gençlerin cüzdanlarına giriş izinleri mevcut değil. Dijital cüzdanların tek kontrolü gencin elinde olacak.

Her gencin farklı bir destek planı mevcut. Kimisi akademik hayatına devam etmek için destek isterken kimisi akademik hayatını ilerletmek için destekçiye ihtiyaç duyuyor.

Desteğinizle Hayallerine Koşacak Olan Bazı Uçurtması Elinde Gençler

Selvin Yıldız; Geleceğin Bilim İnsanına Destek Olur Musun?

İstanbul Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü son sınıf öğrencisi Selvin Yıldız, yüksek lisansını Finlandiya’daki Oulu Üniversitesi’nde yapmak istiyor. Oulu Üniversitesi’nden %75 burslu olarak da kabul alan Yıldız, geri kalan %25’lik kısım için destek arıyor.

31 Temmuz 2020 tarihine kadar okul harcı, oturma izni ve çeşitli elzem ihtiyaçları için yaklaşık 10 bin Euro’ya ihtiyaç duyuyor. Bu yüzden de kripto para dünyasından destek istiyor.

Barış Bayraktar – Hayallerime Ulaşmama Yardım Eder Misiniz?

ECA Elginkan Anadolu Lisesi’nden mezun olan Barış Bayraktar, lise yıllarının başında astronomi alanına merak sarmış ve bu doğrultuda çalışmalar yapmış. Okulunda ECA Astronomi adında bir kulüp açarak yönetimini üstlenmiş, henüz 10. sınıftayken mini bir konferans vermiş. Tüm hayali Astronomi alanında büyük bir bilim insanı olmak.

Bu hayale giden yolda Astronomi alanında dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olan Pennsylvania State Üniversitesi’nden kabul almış. Kayıt ücreti olan 330 doları almamayı kabul eden üniversite, ne yazık ki yabancı lisans öğrencilerine burs veremiyor. Bu yüzden de ne kadar kayıt ücretini vermiş olsa da okuyabilmek için 38 bin dolar gibi bir desteğe ihtiyacı var. Bu desteği de kripto para dünyasında arıyor.