Huobi Bitcoin Son Fiyatı
BTC $69690
-1.35%
Huobi Ethereum Son Fiyatı
ETH $3531.02
-1.62%
Huobi Avalanche Son Fiyatı
AVAX $53.22
-2.42%
BNB Token Son Fiyatı
BNB $610.8
3.63%
Binance Kayıt Ol

Muhabbit

Norveç Deniz Ürünleri Birliği, blockchain tabanlı bir takip ve izleme sistemi oluşturmak amacı ile IBM ve Atea ile ortaklık kurdu. Ortaklık, nesnelerin interneti (IoT) üzerine odaklı. Projenin ana odağı ise sürdürülebilir bir şekilde somon üretimi sağlamak.

Beş yüksek kaliteli balık yetiştirme operasyonu, başarılı bir pilot programını geçirmesinin ardından, IBM’in sağladığı Blockchain Transparent Supply teknolojisi ile birlikte pilot programından çıkmaya hazır olduğu bildirildi.

Bildiğiniz üzere Norveç, dünyadaki en kaliteli deniz ürünlerinin bazılarının üretiminden sorumlu. İskandinav ülkesi geçtiğimiz sene 2.7 milyon ton deniz ürünü ihraç etti. Pastadan en büyük pay alan üç müşteri ise tahmin edebileceğiniz gibi Amerika Birleşik Devletler, Rusya ve Çin.

Marka Değerinin Korunması

Norveç‘in balıkçılık endüstrisi, blockchain teknolojisi ile birlikte ulusal markaların kalitesinin sağlanmasının en iyi yol olduğunu düşünüyor. Atea CEO’su Steinar Sønsteby’e göre bu teknoloji, bazı firmaların balıkları Norveç çiftliklerinden getirmiş gibi davranmalarının önüne geçebilir.

Sunulan bu yeni teknoloji ile birlikte, deniz mahsullerinin yüzdüğü alana kalem boyutlarında kameralar yerleştirilecek. Bu kameralar, suyun sıcaklığını -ki bu değişken balıkların büyüme hızı ile doğru orantılı-, orada bulunan balıkların ulaştırılma şeklini ve nasıl yakalandıklarını tespit edecek. Kısaca bir balığın bütün yaşam döngüsü kayıt altında olacak.

Atea, balıkçılık çiftlikleri ile sözleşme imzalanacağını ve IBM’in blockchain çözümünün, IBM Cloud üzerinden çalışacağini açıkladı.

Sønsteby, “hem biz hem de IBM bu iş alanı ile birlikte bir gelir payı elde edecek. İzlenen her bir ton balıktan küçük bir komisyon payı alacağız.” dedi.

Bu teknolojiye veri sağlayacak olan şirketler ise, deniz çiftliklerine somon balığı saplayan bir şirket olan Kvarøy Arctic ve yüksek kaliteli balık yemi tedarikçisi BioMar olarak şimdiden açıklanmış durumda.

Norveç Deniz Ürünleri CEO’su Robert Eriksson “Norveç deniz ürünlerinin kalitesi ile meşhur bir ülkedir. Fakat bu balıkların nasıl yetiştirildiği, nasıl nakliye edildiği veya hangi tür koşullarda depolandığı hakkında bilgiye erişimimiz kısıtlı. Fakat Blockchain teknolojisi ile birlikte her bir balığın nereden geldiğini şeffaf ve takip edilebilir bir şekilde görebileceğiz.” dedi.

Brezilya Merkez Bankası Whatsapp’ın ödeme hizmetini durdurduğunu duyurdu. Bildiğiniz üzere Facebook, Libra’dan sonra Whatsapp üzerinden bir ödeme hizmeti başlattığını duyurmuştu.

Kurum tarafından yapılan açıklamada Visa ve Mastercard’a bir uyarı gönderilerek, Whatsapp aracılığı ile gerçekleştirilen transferleri hızla durdurmaları bildirildi.

Merkez Bankası tarafından verilen karar hızlı, güvenli, şeffaf ve ucuz bir ödeme sisteminin işleyişini sağlayan bir rekabet ortamını korumayı hedeflemekte.

Whatsapp geçtiğimiz hafta Brezilya’da sohbet üzerinden para gönderme özelliğini aktive etmişti. Özellik ülkedeki Banco do Brasil, Nubank ve Sicredi üzerinden Visa ve Mastercard aracılığı ile gerçekleşen ödemeleri desteklemekteydi.

Yapılan açıklamada Visa ve Mastercard’ın emirlere uymaması halinde para cezası ve idari yaptırımlara tabii olacağı belirtilmiş durumda.

Brezilya’daki Rekabet Kurumu (CADE) Whatsapp’ın ödemeler için kullandığı aracı kurum Cielo ile ortaklığını da engelledi.

Düzenleyici kurum Cielo’nun Brezilya’da oldukça yüksek bir pazar payına sahip olduğunu, Whatsapp ile gidilecek ortaklık sonucunda milyonlarca kullanıcıya daha erişilebileceğini, bu sebeple de rekabet ortamının büyük zarar göreceğini belirtmekte.

Merkez Bankası ve CADE’in hamleleri Brezilya’da ödeme sistemi hayata geçirme planları yapan Facebook için büyük bir darbe olarak tanımlanabilir. Ödeme sistemleri noktasında sürekli adım atan Facebook, Libra ile gerçekleştirdiği girişim sonucunda da büyük eleştirilere maruz kalmış ve önüne birçok engel çıkmıştı.

Konu ile ilgili olarak Whatsapp sözcüsü şirketin, ödeme hizmetini devam ettirebilmek için yerel ortaklar ve merkez bankası ile çalışmaya devam edeceğini de belirtmiş durumda.

Libra Konusu

Bildiğiniz üzere Facebook ödeme hizmetleri ile ilgili en büyük hamlesini Libra ile gerçekleştirmişti. Duyurunun ardından büyük sükse yaratan Libra, Facebook’un ulaştığı kullanıcı sayısı da hesaba katıldığında büyük bir ödeme sistemi olabilecekti.

Birçok itibari para birimi için aynı anda hizmet sunmayı planlayan Libra, “merkez bankası rolüne bürünüyor” eleştirilerine maruz kalmış, bu sebeple de ülkeler ve merkez bankaları tarafından eleştiri yağmuruna tutulmuştu. Bu sebeple uzun süre sessizliğini devam ettiren Libra, geçtiğimiz ay yeni bir yöntem ile tekrar piyasaya çıkmıştı. Farklı bir kulvardan Whatsapp ile de ödeme hizmeti alanına girmeye çalışan Facebook’un bu hamlesi de engellenmiş gibi görünüyor.

Sizce Facebook devletler ve merkez bankaları tarafından izin verilen bir ödeme yöntemi ortaya koymayı başarabilecek mi?

Rusya’nın yerel basın kuruluşlarının raporuna göre, Rusya’nın anayasal değişiklikleri ile beraber yanında blockchain tabanlı bir oylama sistemini getiriyor.

İddialara göre, blockchain’in güvenli ve değiştirilemez yapısı sayesinde elde edilen veriler çok daha güvenli olacak ve oyların şifrelenmesine katkı sağlayacak. Moskova ve Nizhniy Novgoroda sakinleri için 20 Haziran- 30 Haziran tarihleri arasında halihazırda yapılan e-oylama ise Exonum blockchain platformundan destek alıyor.

Moskova ve Nizhniy Novgorod sakinleri, özel bir web sistesi aracılığı ile çevrimdışı yahut çevirmiçi oy kullanabilecekler. Fakat RIA haber ajansından gelen bir rapora göre web sitesi açıldıktan sonra ilk bir kaç saat erişilemez bir durumda idi.

Merkezi Seçim Komisyonu’na göre, kesintinin ana kaynağı seçmenlerden gelen yüksek talep sebebi ile gerçekleşti. Lakin Otkritiye Media’nın raporuna göre, ilk 49 saat içinde çevrimiçi oy kullanan Moskova sakinlerinin sayısı 494 olarak kayda geçişmiş. Garip olan ise, toplamda 65.000 adet oy pusulasının dağıtılmış olması.

Yerel bir haber ajansı Meduza’ya göre ise, e-oylamalar belirli bölgelerde anormal sonuçlar ortaya çıkardı. Örnek vermek gerekirse, Troitsky İdari Bölgesinde bir sandık merkezine atanan 7.300 kişinin içinden oy kullanmaya uygun olan sadece 2.358 kişi vardı. Yerel seçim komisyonu bunun “teknik bir arıza” olduğunu belirtti.

Bildirilen tutarsızlıklar ve sorunlar hakkında Bitfury hiç bir açıklama yapmadı.

Putin’in Arzusu

Anayasa değişiklikleri onaylandığı takdirde, Vladimir Putin teoride iki altı yıl daha görev yapabilecek. Yani bu durumda Putin 2036’ya kadar Rusya devletinin başkanı konumunda kalabilir.

Bildiğiniz gibi, Putin’in kripto para birimleri hakkında görüşleri belirsiz bir durumda. Hükümeti geçmiş zamanlarda bir kripto para düzenlemesi yapmak için bir araya toplamaya çalıştı, fakat dünyada yaşanan olaylar neticesinde kabineyi bu konu hakkında bir araya getiremedi. Fakat Rusya’da kripto paralar ile ilgili bazı düzenlemeler mevcut. Örneğin yasadışı bir şekilde kripto para kullanımı yapan vatandaşlar çok ciddi bir biçimde caydırıcı cezalara tabii tutuluyor. Geçtiğimiz günlerde kripto paraları yasaklamayı düşünen Rus kabinesinden hala bir adım görülmedi.

Rusya, Nisan ve Mayıs 2020 ayları boyunca LocalBitcoins üzerinden en fazla Bitcoin ticareti yapan ülke oldu.

Kripto para borsalarını hedef alan grup 2018’in başından beri 200 milyon dolardan fazla çaldı.

Siber güvenlik şirketi ClearSky, özellikle kripto para borsalarını ilgilendiren bir çalışma yayınladı. Çalışma raporunda farklı bölgelerde farklı isimlerle tanınan siber suç çetesine değiniliyordu. 2018’in başlarında faaliyetine başlayan grup daha çok CryptoCore adıyla biliniyor. Ancak “Leery Turtle” veya “Dangerous Password” olarak bilindiği bölgeler de mevcut. Ayrıca Crypto-gang adını kullandıkları da biliniyor.

Raporda 2018 yılı Temmuz ayında ilk saldırılarını yaptıktan sonra neredeyse 1 yıl boyunca büyük bir ara verdikleri gözleniyor. Ardından 2019 yılı Haziran ayında birçok Japon kripto para borsasına saldırı düzenledikleri gözlenmiş. Ardından direksiyonu Amerika’ya çeviren siber suç grubunun toplamda 200 milyon dolardan fazla vurgun yaptığı belirtiliyor.

CryptoCore zaman akışı - Borsaların Başı Farklı İsimlerle Anılan Bu Grup İle Dertte!

 

Tabii bu zaman akışı sadece rapor edilen veya ulaşılabilen kripto para borsalarını kapsıyor. Bunun dışında CryptoCore tarafından hedeflenmiş ve hacklenmiş borsalar olabileceği düşünülüyor. Bununla birlikte CyptoSky, hedef alınmış bazı borsalara hizmet verdiği ve aralarında gizlilik anlaşması olduğu için hedef alınmış borsaların isimlerini veremeyeceğini iletiyor.

Peki Nasıl Başardılar?

Raporda CryptoCore’u diğer siber suç gruplarından ayıran bir özelliğinden de bahsediliyordu. Pasif DNS yoluyla C&C domain’lerine bağlı özel IP adresleriyle CryptoCore’un dijital altyapısı Maltego grafiği şeklinde aşağıda veriliyor. Grafiğin uzun ve zincir benzeri yapısı, ağ indikatörleri ile arasında güçlü bir yapı geliştirdiğini gösteriyor.

CryptoCore 2 579x1024 - Borsaların Başı Farklı İsimlerle Anılan Bu Grup İle Dertte!

CryptoCore, kripto para borsalarına ve cüzdanlara erişim sağlamak için oltalama saldırılarını kullanıyor. Hedef alınan şirkette çalışan yüksek rütbeli bir çalışan kılığında toplu e-posta atılıyor. Çalışan ve şirket hakkında yeterince bilgi toplandığı için e-postayı alan kişi veya kişiler bunun sahte bir e-posta olduğunu anlayamıyorlar.

E-postanın sahte olduğunu anlayamayan kişi veya kişiler e-postaya geri dönüyor veya içeriğe tıklıyor. İşte tam bu noktada siber saldırı başlıyor. E-posta içerisindeki kötü niyetli yazılımların aktifleşmesi ile birlikte kişi veya kuruluşların cüzdan adresleri ve giriş bilgileri de dahil olmak üzere tüm verileri siber suç grubu CryptoCore’un eline geçiyor.

Siber güvenlik konusunda kendini ispatlamış şirket CryptoSky’ın raporuna göre CryptoCore’un merkezi Doğu Avrupa’da, Ukrayna, Rusya veya Romanya’da olabilir. Ayrıca raporun yanı sıra CryptoSky, hedef alınmış kripto para borsalarının gerekli biçimde bilgilendirildiğini ve uyarıldıklarını da ekledi.

 

Irak Şam İslam Devleti daha bilindik adıyla IŞİD (ISIS) ile bağlantılı olduğu bilinen bir web sitenin bağış olarak Monero (XMR) kabul ettiği öğrenildi.

Monero (XMR) gizlilik odaklı olmasıyla, takip edilemez olmasıyla evet çok güzel bir coin lakin bu özelliği onu kara ekonomi için adeta bir cevhere çeviriyor. Kara ekonominin bir kolu olan terör örgütleri de Monero’nun farkına vardı.

Irak Şam İslam Devleti ya da bilinen ve daha çok kullanılan kısaltması IŞİD, Monero (XMR) cinsinden bağış toplamaya başladı. IŞİD ve cihatçı görüşlerini desteklediği bilinen bir web sitesi, okuyucularına kripto para birimi Monero (XMR)’dan bahsetti. Sitede Monero’nun ne olduğunu, nasıl alınacağını anlatan bir video yayınlandı.

ışid monero - IŞİD, Bağışları Monero (XMR) Olarak Alıyor!

2017 yılı Aralık ayından beri Bitcoin topladığı bilinen sitenin, takip edilemezlik özelliği yüzünden Monero’ya geçiş yaptığı düşünülüyor. Ayrıca topladıkları Bitcoin bağışlarını tek bir cüzdanda toplayan site yetkililerinin, 2.700 dolar değerinde Bitcoin’e sahip oldukları biliniyor.

Site sadece bağış toplamıyor, Ortadoğu’nun hâli hazırdaki durumunda, IŞİD’in “başardıklarını” okuyucularıyla paylaşıp propaganda yapıyor.

Monero’nun İlk Kara Ekonomi Olayı Değil!

Geçtiğimiz aylarda Monero’nun adı skandal üstüne skandallarla anıldı. Özellikle Güney Kore’de yaşanan Monero karşılığında seks kölesi skandalı belki de en pis olaylarından biriydi. Nth Room adı verilen sosyal mesajlaşma platformu Telegram üzerinde kurulan gruplara giriş Monero ile yapılıyordu. Pornografik içeriklerin paylaşıldığı grupta, yine Monero karşılığında seks kölesi edinmek mümkündü.

Nth Room skandalı sonrası büyük kripto para borsalarının Güney Kore kolları teker teker Monero’yu delist etmeye başladı. Delist furyasına Huobi, Bithumb gibi borsalar da katıldı.

Skandalları Güney Kore ile de sınırlı kalmadı. Amerika’da bir gencin elinin yanmasına neden oldular. Cryptojacking kurbanı olan genç, aşırı ısınan bilgisayarına gayri ihtiyari dokunduğu için elini yakmıştı. Sözü edilen Cryptojacking olayında suçluların amaçlarının da Monero olduğu belirlenmişti.

Amerika’dan bir başka skandal da Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’a varana kadar birçok ünlü ve siyasetçinin fidye yazılım ile tehdidiyle geldi. Siber suçlular, Trump’a seçimin yaklaştığını ve kirli çamaşırlarını bulduklarını, tekrar başkan olmak istiyorsa 42 milyon dolarlık Monero (XMR)’yu hesaplarına yollamasını söylemişlerdi.

Uphold kripto paralar ile hisse satışını başlattığını duyurdu.

Kripto para platformlarından Uphold, yeni adımı ile birlikte platformu üzerinden hisse alım satımı başlattığını duyurdu. Bu adım ile birlikte Amazon, Apple, Google, Netflix, Facebook vb. şirketlerin hisseleri alınıp satılabilecek. İngiltere merkezli şirket yeni adımı ile oldukça ilgi çekmiş durumda.

Platformu üzerinden gerçekleştirilecek satışlarda herhangi bir alt limit bulunmuyor. 1 $ gibi küçük meblağalar ile de hisse alımı yapılabilecek.

Konu ile ilgili olarak şirketin açıklaması ise şu şekilde:

Kripto para borsaları finansal ürünleri müşterilerine getirmek için mevcuttur. Uphold ise kripto paralar ile birlikte ABD hisse senetlerini de sisteme entegre ederek hizmetlerini bir adım daha ileriye taşımakta. Finansal portföyünüzü çeşitlendirmek için hisse senetleri ile kripto paraları bir araya getirdik.

Hisseler Arasında Takas

Platform hisse senetleri arasında dolara ihityaç duymadan direkt takas yapılabileceğini de belirtirken, minimum yatırım miktarı gibi kısıtlamalar koymadıklarını da belirtmekte.

Yeni adım ile birlikte kripto paralar ile hisse senedi alma hayali gerçek olmuş durumda. Platform üzerinde Exchange Traded Funds‘lara (ETF) da yatırım yapmak mümkün.

Brave Ödülleri De Uphold Üzerinde

Bildiğiniz üzere Brave Browser, kendi tarayıcısını kullan kişilere izledikleri reklamlar için Basic Attention Token (BAT) ile ödeme yapmakta. Brave’in yaptığı ödemeler ise Uphold üzerinden çekilebiliyor.

Yakın zamanda debit kartının da piyasada olacağını duyuran Uphold, birçok farklı hizmet sunmakta.

Cred platformu aracılığı ile Uphold üzerinde bulundurduğunuz bakiyeleriniz aracılığı ile pasif gelir elde etmeniz de mümkün. Uphold cüzdanınız ile Cred platformu ile direkt bağlantı kurarak cüzdanınızda bulunan kripto paralarınız üzerinden gelir elde edebiliyorsunuz. Platform üzerinde kripto paralarınızdan faiz geliri kazanabiliyorsunuz.

Yapılan duyuru ile birlikte Avalanche yatırımcıları açıklandı. Önde gelen yatırım şirketlerinin bulunduğu listede birçok tanıdık isim de bulunuyor.

12 Milyon $’lık özel satış kapsamında yatırım yapan şirketler arasında Galaxy Digital, Bitmain, Initialized Capital, NGC Ventures ve Dragonfly Capital da bulunuyor.

AvaLabs’in yöneticilerinden John Wu’nun konu ile ilgili açıklamaları şu şekilde:

Avalanche’ı desteklemek ve topluluk tarafından yönetilen bir finansal sistem oluşturmak amacıyla çıktığımız yolda özel satış üzerinden destek olan katılımcılara sahip olmaktan heyecan duyuyoruz.

Özel satışa katılan Dragonfly Capital tarafından yapılan açıklamada şirket, Avalanche’ın blockchain teknolojisinin en büyük sorunun proje ile çözüldüğünden ve ekibin hızlı, güvenli ve verimli bir sistem yarattığının altı çizilmekte.

Geçtiğimiz dönemde Denali Testnet ile yeni bir sürece giren AVA, 1.000’den fazla blok üreticisi ile testlerini devam ettirmişti. Denali Testnet ise mainnet incesi son test ağı olarak oldukça başarılı bir süreç geçirmiş durumda.

Bildiğiniz üzere Avalanche platformu çözümü sayesinde merkezsiz finans (DeFi) uygulamalarının ölçeklendirilmesinde büyük bir ilerleme kaydederek global talebi karşılayabilecek hale gelmeyi hedeflemekte.

AVAX Token Satışı 12 Gün Sonra

AVAX tokeni platformun kendi tokeni olarak tanımlanmakta. 8 Temmuz tarihinde gerçekleşecek halka açık satış ile AVAX satışı gerçekleştirilmiş olacak.

Halka açık satışta iki farklı seçenek bulunmakta. İlk seçenekte AVAX tokenlar 0.50 $’a satılacak, fakat tokenlar bir süre kilitli kalacak.

İkinci seçenekte ise kilitlenme süresi bulunmadan yatırımcılar tokenların sahibi olacak. Bu satışta ise fiyat 0.85 $ olacak. Kilitlemenin olmadığı opsiyonda maksimum yatırım 20.000 $ olarak belirlenmiş durumda.

Screenshot 4 4 - Avalanche Önemli Yatırımcılarını Açıklandı!

AVAX Token satışı ile ilgili tüm bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.

Ethereum ağında yapılan günlük transfer sayısı, stablecoinlerin ve DeFi tokenlarının yükselişiyle beraber tüm zamanların en yüksek seviyelerinde geziyor. Ayrıca bildirilene göre bazı madenciler ağı spamlamaya başlamış.

Ethereum’un günlük kullanım sayısı yakın bir zamanda 1.1 milyon işleme kadar ulaştı. Bu sayılar Ethereum’un 2018 yılının başında işlem zirvesi yaptığı 1,35 milyonluk günlük işlem sayısından bu yana görülmemişti.

Bu yükseliş, madencilerin alışıla gelmedik davranışları ile birlikte başladı. Trustnodes’a göre Ethermine madencilik havuzu, 24 saat içinde 13.000’den fazla 0.05 ETH değerinde işlem gerçekleştirdi. SparkPool ve Nanopool gibi madenciler bu tarz küçük işlemler ile ağı şişirmek ile suçlanıyor.

Bu madencilik havuzları günde on binlerce küçük işlem yapıyor ve milyonlarca ek transfer gerçekleştiriyor. Yaşanan bu durumda ağın şişmesine yol açıyor.

En son bu şekilde Ethereum ağının spamlandığı tarih Eylül 2016’ydı. Spam hizmet reddi saldırıları ile ağı aşırı yükledi bunun sonucunda ise Ethereum’un gas costu yükselmiş oldu.

Bu durum ile ilgili Reddit kullanıcıları spekülatif yorumlar yaptı. Örneğin kullanıcılardan biri madencilik havuzlarını, “kendilerine ödenen ücreti arttırmak için ağı bilerek tıkadıklarını” söyleyerek madencileri suçladı.

USDT ve DeFi Üzerilerine Düşeni Yapıyor

Tether (USDT) gibi stablecoinlerin, Uniswap ve Kyber Network gibi DeFi Dapps kullanımı ile birlikte ağda en çok gas harcayan birimler olduğu bildirildi.

Bu durum ile birlikte, bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Ethereum madencileri ağın gas limitini 10 milyondan 12.5 milyona çıkarmaya karar vermişti. Bu sayede madenciler ağda yaşanacak potansiyel sıkışmaların önüne geçmeyi planladı ve bu işlem etkili bir şekilde sıkışmaların önüne geçti.

Gas limit her ne kadar artmış olsa bile, görünüşe göre Ethereum ağı hala gas limite göre yüklü durumda ve ağda artan talebin üstesinden gelemiyor.

Ağ Tıkanıklığı Kara Para Aklanmasını Engelliyor

Bu sıkışıklığın beklenmedik iyi tarafları da var. Örneğin, bu ağ tıkanıklığı sayesinde Güney Koreli cüzdan sağlayıcısı PlusToken 2.9 milyar$’ın hareketliliğini araştırarak kara para aklandığını fark etti.

Ethereum ağını kullanan DeFi tokenlerinin ve stablecoinlerin bu denli değerlendi bu dönemde, ağın bazı sıkışmalar yaşaması gayet normal. Bakalım Ethereum’un 2.0 güncellemesi bize bu konuda neler sunacak.

Circle tarafından yapılan duyuruya göre piyasa değeri anlamında en büyük 2’inci stablecoin olan USD Coin, (USDC) Algorand’a (ALGO) geliyor.

Tether’ın (USDT) ardından piyasada en çok işlem gören stablecoin olan USDC piyasada oldukça aktif bir şekilde kullanılıyor. Tether gibi birden fazla blockchain üzerinde bulunma kararı aldıklarını belirten Circle yetkilileri, ikinci blockchain olarak Algorand’ı seçtiklerini duyurdu.

Bu adım ile birlikte farklı blockchainler üzerinde bulunarak riskleri azaltmayı planladıklarını belirten yetkililer, aynı zamanda Ethereum ağında oluşan tıkanıklıkları aşmayı planladıklarını belirtiyorlar.

USDC Coin’in çatı şirketi olan Centre Consortium, yeni anlaşma ile ilgili detaylı bir metin de yayınlamış durumda.

Bu adım ile birlikte müşterinin fonlarının güvenliğini bir adım daha ileriye taşıyacaklarını belirten yetkililer, Algorand ağının yüksek potansiyelinden de detaylı bir şekilde bahsetmekteler.

Açıklamada kapasite artırımı ile birlikte daha yüksek hacimli transfer ve finansal uygulamaların önünün daha da açılacağını belirtilirken, ölçeklenebilirlik noktasında da önemli bir gelişme kaydedileceği açıklanmış durumda.

Konu ile ilgili olarak Algorand COO’su Fangfang Chen’in sözleri şu şekilde:

Daha fazla finansal kurum ve işletme, merkezi olmayan finansal uygulamalar geliştirmeye çalıştıkça, uygun bir altyapıya, düzenlenmiş ve yaygın olarak kabul gören bir stabilcoine ihtiyaç duyulacak.

Sözlerinin devamında USDC ile kurulan ortaklık sebebiyle oldukça heyecanlı olduğunu belirten COO şunları söylüyor:

USDC’nin benzersiz avantajlarından faydalanmak, gerçek dünyadaki kullanımını artırmak, kurumsal düzeyde çözümler sunmak ve finansal kurumlara ihtiyaç duydukları araçları sağlamak için Circle ile kurduğumuz ortaklıktan heyecan duyuyoruz.

Tether da Algorand’ı Tercih Etmişti

Geçtiğimiz dönemde benzer bir adım da Tether (USDT) tarafından gelmişti. Tether entegrasyonunu geliştirme çalışmaları kapsamında Algorand Blockchain’inde bulunacaklarını belirten Tether CTO’su Paolo Ardoino, Tether işlemlerinin Algorand üzerinde yapılabileceğini belirtmişti.

Bu adım ile birlikte Algorand üzerinde bulunan stablecoin sayısı 2’ye yükselmiş bulunuyor. Son dönemde popülerliği artmaya başlayan altcoin Algorand üzerinde aracı bir şirket tarafından hisse satışları da yapılmaya başlanmıştı. 2’inci bir stablecoinin de Algorand’ı tercih etmesi blockchainin işlevselliği ve aktivitesine önemli katkı yapacaktır. Stablecoinler ile birlikte ağ üzerinde farklı finansal uygulamaların sayısının da artması durumunda ALGO fiyatında da önemli değişiklikler yaşanabilir.

ALGO an itibariyle 0.234 $ seviyelerinde işlem görmekte.

 

FC Barcelona taraftar token’ı projesini hayata geçirdiği ilk gün işlem hacmi açısından rekor kırdı.

Dünyanın ilk ve tek spor odaklı kripto para borsası Chiliz.net, yine bir “ilk” ile karşımıza çıkıyor. Verdiği kararlar ve işbirliklerinin doğru olduğu aşikâr ki kripto para dünyasında sürekli bir yükseliş içerisinde.

2020 yılının başında (13 Şubat) Chiliz ve Barcelona Spor Kulübü arasında bir ortaklık anlaşması gerçekleştiği duyurulmuştu. FC Barcelona’nın taraftar token’ı BAR, halka duyurulmuştu. 2020’nin ikinci yarısında 2 euro gibi sabit bir fiyatla listelenmesi planlanan FC Barcelona’nın taraftar token’ı BAR, geçtiğimiz günlerde listelenmeye başladı. Listelenmesinin üzerinden bir gün bile geçmeden 2,5 milyon dolarlık işlem hacmi ile bir rekora imza attı.

Geçtiğimiz hafta Chiliz üzerinde yaşanan token işlem hacmini neredeyse ikiye katlayan BA, Chiliz’de en çok işlem gören token olarak tarihe adını yazdı. Chiliz’in kendi token’ı CHZ ile yaptığı paritesi, platformdaki diğer tüm paritelerin 24 saatlik işlem hacminin tamı tamına 5 kat fazlasını gördü.

22 Haziran tarihinde listelenmeye başlayan BAR, iki saatten daha kısa bir sürede satıldı. Chiliz’in raporuna göre satışın sadece 2 dakikasında 777.000 dolarlık BAR satıldı. 2,25 dolar gibi sabit bir fiyatla satılan BAR token’ın başarısı herkesi şaşırttı. Ayrıca raporda başlangıçta bekledikleri arzın yaklaşık 6 kat daha fazla olduğunu ve hazırlıksız yakalandıklarına da değiniliyordu.

106 farklı ülkeden yüzlerce yatırımcıya ulaşan BAR token’ı, sahiplerine Socios.com’daki eylemleri doğrultusunda ödüller kazandıracak, liderlik tablolarında tırmanmalarını sağlayacak. Ayrıca özel ürünlere ulaşmalarını sağlayıp, hayatta bir kez başa gelebilecek benzersiz deneyimler yaşamalarını sağlayacak.

Kulübün kripto para dünyasında şu zamana kadar yaptığı ilk anlaşmanın sonuçlarının bu denli büyük olması özellikle kulüp sahipleri açısından oldukça sevindirici bir gelişme. Kripto para dünyasında da benimsenmenin ilerletilmesi açısından güzel bir örnek olduğu düşünülüyor.

chiliz - FC Barcelona Taraftar Token'ları İlk Günden Rekor Kırdı!

Chiliz Yayılmaya Devam Ediyor!

Chiliz başarılı işleriyle adından söz ettirmeye devam ediyor. Bir süre önce Türkiye’nin en büyük dört spor kulübünden biri olan Galatasaray ile de anlaşmaya varmıştı. 5 Haziran 2020 tarihinde listelenmesi başlayan Galatasaray taraftar token’ı GAL, Türk taraftarları sevindirmişti.

Bununla birlikte Chiliz spor dallarının farklı alanlarıyla da anlaşmaya varmıştı. Geçtiğimiz aylarda karma dövüş sanatları denildiğinde akla gelen organizasyon UFC ile küresel bir ortaklık kurduğunu açıklamıştı.

Birçok alanda kendini geliştiren ve kripto paraların benimsenmesini başka bir boyuta taşıyan Chiliz’in bir sonraki hedefinin ne olacağı merakla bekleniyor.

Kripto para birimi ile yapılan işlemleri yetkilendiren Keycard, NFC donanımı ile birleştirilmiş kredi kartı boyutlarında bir donanım cüzdanıdır. İleride daha fazla entregrasyon özelliklerine sahip olması planlanan cüzdan an itibarıyla bir özel mesajlaşma uygulaması, cüzdan, Status uygulaması ve bir DeFi tarayıcısı ile entegrasyona sahip.

Geçtiğimiz günlerde Keycard geliştirici ekibi, Android, iOS ve Go için bir uygulama programlama arayüzü (API) ve bir yazılım geliştirme kiti (SDK) yayınladı. Bunun sayesinde, geliştiriciler herhangi bir kimlik doğrulaması gerektiren uygulamaya Keycard entegrasyonu sağlayabilecek.

Donanım Cüzdanları Ve Güvenlik

Bildiğiniz üzere hayatımız dijitalleştikçe, yaşadığımız güvenlik açıkları fazlalaştı. Bu durum ile beraber kripto paralar ile ilgileniyorsanız, hesabınıza erişiminiz özel anahtarlar ile sağlanmakta. Özel anahtarlarınızı saklamak için en güvenli seçeneklerden biri ise donanım cüzdanları. Şu an piyasada aralarında seçim yapabileceğiniz bir çok donanım cüzdanı var. Tek yapmanız gereken ufak bir araştırma ile bu cüzdanların size neler sağladığını öğrenmek.

Fakat, donanım cüzdanları ile mobil cihazlar ve bilgisayarlar arasında anahtar paylaşma, yahut işlemleri yetkilendirme yöntemleri büyük farklılıklar gösteriyor. İlk zamanlarda USB teknolojisi ile bağlantı kuran cüzdanlar günümüze kadar Bluetooth teknolojisi ve geçtiğimiz günlerde NGRAVE’in tanıtımını yaptığı QR kodlar ile bağlantı kurmaya başladı.

Keycard ise, sektöre yeni bir soluk getirerek NFC teknolojisini bünyesinde barındırıyor. Kredi kartı boyutundaki cüzdanı, mobil cihazınıza dokundurarak işlem yetkisini anında verebilirsiniz.

Keycard, aynı zamanda Status uygulamasını geliştiren, Status Network tarafından üretiliyor. Status uygulaması, özel mesajlaşma uygulamasını, ERC-20 ve ERC721 tokenlerini destekleyen bir Ethereum cüzdanını ve merkezsiz bir Web3 tarayıcısını birleştirerek bünyesinde bulunduruyor.

Bununla beraber, uygulamanın API ve SDK’larını geliştiricilere açması, bu teknolojisini başka cüzdanlarda ve diğer uygulamalarda kolayca uygulanabileceği anlamına geliyor.

Keykard projesinin yöneticisi Guy-Louis Grau, bu teknolojinin kullanımın endüstri standartı olarak belirlenmesi gerektiğini düşünüyor.

Bildiğiniz gibi, kripto paraların depolanması konusu, internet sahtekarlıklarının arttığı bu dönemde çok önemli. Güvenli bir şekilde kripto paralarınızı depolamak istiyorsanız, paralarınızı borsada yahut çevrimiçi cüzdanlarda bulundurmak yerine kendinize bir donanım cüzdanı almanızı tavsiye ediyoruz.

DeFi popüleritesine kayısız kalamayan borsalar, sürece ayak uydurma adına DeFi tokenlerini listelemeye devam ediyor.

Bu sabah yapılan duyuru ile birlikte Binance, Compound tokeni COMP’u listeleyeceğini duyurdu.

Yapılan duyuruda 5 farklı paritede işlem göreceği belirtilen COMP, USDT, BTC, BUSD ve BNB paritelerinde işlem görecek. COMP ticareti ise bugün başlıyor. Binance kullanıcıların an itibariyle COMP yatırma işlemlerini gerçekleştirebileceğinin altını çiziyor.

BAL FTX’te

Diğer bir DeFi protokolü Balancer da (BAL) FTX tarafından listeleniyor. Platform üzerinde Perpetual Swap ve Vadeli İşlem pariteleri an itibariyle  kullanılabilir durumda. Otomatik piyasa yapıcı protokolü olarak tanımlananbilen Balancer, son günlerin en popüler DeFi tokenlerinden bir tanesi. İşlemlere başladığı gün yaşadığı yüzde 200’lük artış ile dikkatleri üzerine çeken Balancer an itibariyle 17.7 $ seviyelerinden işlem görmekte.

https://twitter.com/FtxTurkey/status/1276043091062009857

7 $ seviyelerinde işleme açılan BAL Token, gün içinde 22 $ seviyelerine kadar çıkınca tüm dikkatleri üzerine toplamıştı. Platformundaki likidite sağlayıcıları BAL Token ile ödüllendiren platform her hafta 135.000 BAL token üreterek, sağlayıcılara dağıtmakta. Bu şekilde toplamda 65 Milyon BAL Token, topluluğa dağıtılmış olacak.

DeFi tokenlerinin merkezi borsalarda listelenmesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Hiç bir DeFi tokeni alım-satım işlemi gerçekleştirdiniz mi?

DeFi ürünlerinde inanılmaz artış devam ediyor. Ethereum tabanlı DeFi protokollerinden Balancer (BAL), yüzde 200’lük bir artış yaşamış durumda.

Otomatik piyasa yapıcı protokolü olarak tanımlayabileceğimiz Balancer, COMP benzeri yönetişim tokenini duyurdu.

Salı günü Balancer ekibi tarafından yapılan duyuruda 1.000 Ethereum cüzdanının yönetişim tokeni BAL’a sahip olacağını duyurmuştu. Bu amaçla salı günü 35.435.000 BAL token kontrat üzerinde oluşturuldu.

Balancer’ın kendi platformu üzerinde işlemlere başlayan BAL token 7 $ seviyelerinden 22 $ seviyelerine kadar çıkmayı başarmış durumda.

Screenshot 2 4 - Yine Bir DeFi Ürünü Yine İnanılmaz Artış!

1 Haziran’da Balancer protokolü likidite madenciliği programını başlatmıştı. Program sayesinde likidite sağlayacıları protokol üzerinden ödül olarak BAL token kazanıyorlar.

O dönemde Balancer ekibi son kontrollerin devam ettiğini ve birkaç hafta içinde sağlayıcılara dağıtılacağını belirtmişti. Üç haftanın sonunda 435.000 BAL Token likidite sağlayıcılara dağıtılmak üzere oluşturulmuş durumda. Önümüzdeki dönemde her hafta sağlayıcılara ödül olarak dağıtılmak üzere 135.000 BAL Token oluşturulacak. Bu yol ile toplamda 65 milyon token likidite sağlayıcılara dağıtılmış olacak. Geliştirme çalışmaları devam eden ekibin elinde 25 milyon BAL token bulunurken 10 milyon adet token ise gelecekte Balancer ekosistemini geliştirmek adına tutulmakta.

DeFi Sıralamasında 7’inci Sırada

Balancer DeFi platformları sıralamasında 7’inci sırada bulunuyor. DeFi Pulse tarafından paylaşılan verilere göre ise protokol üzerinde 41 milyon $’ın üzerinde değer kilitli durumda.

Screenshot 3 3 - Yine Bir DeFi Ürünü Yine İnanılmaz Artış!

Son dönemde DeFi platformlarının popüleritesi ile doğru orantılı olarak DeFi tokenlerinin de fiyatları ciddi artışlar göstermekte. Kyber Network’ün artışları ile başlayan Compound ile bir harekete dönüşen ve iyice popülerleşen DeFi projeleri kayda değer artışlar gösteriyor. Piyasanın oldukça sakin olduğu dönemde yatırımcıların ilgisini oldukça çeken yeni göreceli olarak yeni platformlar,müthiş bir talep patlaması yaşamakta.

Yükselen fiyatlar ise alım satım risklerini beraberinde getirmekte. Tepeden alma riskinin iyice fazlalaştığı, çoktan yükselmiş DeFi tokenlerinde dikkatli olmakta fayda var. Compound örneğinde gördüğümüz gibi yükselişin ardından oldukça büyük bir düşüş gelmiş durumda.

380 $ seviyelerine kadar çıkış yakalayan COMP, an itibariyle 210 $ seviyelerinden alıcı bulmakta. Hatta Coinbase’de 480 $ seviyelerinden işleme açılan COMP token o seviyelerden alım yapan kişiler için yüzde 50’den fazla zarar getirmiş durumda.

DeFi platformlarını sizler de takip ediyor musunuz?

Webtoons’da 4 bölüm, Citadel 21’de birleştirilmiş bir şekilde 2 bölüm hâlinde yayınlanan webtoon Bulltardia, şifreyi çözene ödül olarak Bitcoin verecek.

Kripto para dünyası büyüdükçe farklı alanlarla etkileşimleri de artmaya başladı. Eğlence dünyasının özellikle çizgi roman, manga ve webtoon alanları da buna dahil. Geçtiğimiz günlerde Bitcoin konulu bir manga, Japonya’da yayın hayatına başlamıştı. Bitcoin, şimdi de bir webtoon’a konu oldu. Hatta konu olmakla kalmayıp ödül olarak bile veriliyor.

Webtoon’lar herhangi bir dergide veya yayın kuruluşunda basımı yapılmayan, sadece internet ortamında bulunabilen çizgi romanlardır. Çoğunlukla Güney Kore ve Çin yapımı olan webtoon’lar, mangadan farklı olarak yukarıdan aşağı ve soldan sağa şeklinde okunurlar.

Citadel 21 ve Webtoons’da yayınlanan webtoon, 12 ipucu içeriyor. İpuçlarını toparlayıp çözdüğünüz takdirde, içinde 0,1 BTC olan bir cüzdan adresi elinizde oluyor. Şu anda Webtoons’da parçalanmış olarak 4 bölüm yer alırken Citadel 21’de toparlanmış 2 bölüm yer alıyor.

Çare Bit!

Webtoon’da mevcut ödeme sisteminden yakınan ve devrim çağrısında bulunan bir karakterin, sistemin “düzenleyici güçleri” tarafından yakalanması yer alıyor. Yakalanan arkadaşlarını kurtarmak isteyen bir grup da çareyi Bit’e gitmekte buluyor.

En sevdiği içecek yılan zehri olan (evet yılan zehri), oldukça aksi, parasız iş yapmayan kişiliğiyle tanınan bal porsuğu Bit, aslında babasının ona verdiği görevi tamamlamak için dolaşan bir gezgin. Babası Satoshi (evet Satoshi), Bit’in ergen tavırlarından kurtulması için ona bir görev veriyor. Görev de üzerinde Bitcoin simgesi olan ay taşlarını aya geri götürmek.

Bitcoin webtoon ay taşları  1024x577 - Webtoon'da Saklı Şifreyi Çözene Bitcoin!

Webtoon’da insanlar yok, tüm karakterler hayvanlar aleminin farklı türlerinden meydana geliyor. Ancak Bit’in babası Satoshi’nin yüzü gözükmemesine rağmen ellerinin insan eli olduğu düşünülüyor.

Bankacılık sisteminden ve çektikleri maddi zorluklardan dolayı isyan eden grubun çareyi Bit (Bitcoin)’de bulmaları webtoon’u daha ilgi çekici yapıyor. Metafor olarak da gayet güzel bir iş ortaya koyan Bulltardia’nın gelecek bölümleri merakla bekleniyor.

Manga, Albüm ve Webtoon… Peki Sıradaki Ne Olacak?

Kripto para birimlerinin eğlence dünyasındaki yansıması gün geçtikçe büyüyor. Özellikle Bitcoin üzerinden büyüyen bu yansıma eğlence dünyasındaki birçok alanda gözlenebiliyor.

Geçtiğimiz günlerde Bitcoin konulu mangadan bahsetmiştik. Manga Japonya’nın saygın dergilerinden birinde yayın hayatına devam ediyor. Japonya’nın saygın yayın kuruluşlarından ve hatta en büyük yayın kuruluşu olarak da görülen Media Do Holdings manga ve diğer yayınların dağıtımı için Blockchain tabanlı bir projeye başlamıştı.

Eğlence dünyasının bir başka alanı olan müzikte de kripto para dünyasının izlerini görmek mümkün. Geçtiğimiz günlerde Amerikan bir müzik grubu Logic Beach, yeni albümüne cüzdan adresi sakladığını ve bulana cüzdandaki tüm Bitcoin’leri vereceğini açıklamıştı.

Kripto para dünyasının en popüler platformlarından olan Bitcoin.com’un forumu, kapanacağını duyurdu.

Kripto para dünyasında önemli bir yere sahip olan, güncel tartışmaların ve haberlerin takip edildiği Bitcoin.com’un forumu 23 Temmuz 2020 tarihinde kapatacağını duyurdu.

Forumun yöneticisi tarafından duyurulan haber, kripto para dünyasında üzüntüyle karşılandı. Ani kapanışın ardındaki neden bilinmiyor. Ancak dünyanın en eski ve en büyük kripto para birimleriyle alakalı web portallarından biri olan Bitcoin.com ile alakalı olan forumun kapanmasının nedenlerinin açıklanması bekleniyor.

Geçtiğimiz günlerde sebebi belirtilmeksizin “yanlışlıkla” kapatılan YouTube kanalları sonrasında forumlarının kapanmasının sebebi merakla bekleniyor.

Haber veri sağlandığında güncellenecektir.

Scam proje PlusToken’in Ethereum’ları harekete geçti. Gerçekleşen transfer Whale Alert tarafından imzalanmış durumda.

Geçtiğimiz dönemde Bitcoin’in yerine geçeceği iddiasıyla Çinli kullanıcıların yatırım yapmasını sağlayan PlusToken, oldukça yüksek meblağaları zimmetine geçirerek kepenk kapatmıştı.

Tamı tamına 789.533 ETH transferi gerçekleştiren scam projenin (190 Milyon $) Ethereum’ları farklı cüzdanlara bölmesi halinde Ethereum tarafında önemli bir dump gelebilir.

 

EbSEN LXgAAOZfs - Scam Proje PlusToken'in Ether'leri Harekete Geçti!İddia: Ethereum’lar Karıştırılıyor

Transfer ile ilgili SamuraiRabbit isimli hesap, transferin bölünerek Ethereum mikserlerine gönderilebileceğini belirtti. Cüzdan detaylarına bakıldığında ise Ethereum’ların farklı miktarlarda, farklı cüzdanlara gönderilmeye başladığı görülmekte. Başka cüzdanlara gönderilmiş 25’ten fazla işlem an itibariyle transfer edilmek için onay bekliyor.

Screenshot 1 13 - Scam Proje PlusToken'in Ether'leri Harekete Geçti!

200.000’den Fazla BTC Çaldılar

Dolandırıcılar 2019 yılında 200.000 adet BTC 790.000 ETH ve 26.000.000 EOS’u zimmetine geçirmeyi başarmıştı. Çalınan kripto paraların toplam değeri ise o dönemde 3 milyar $’dan biraz fazla ediyordu. Proje geçtiğimiz Mart ayında da 13.000 BTC’lik bir transfer gerçekleştirmişti.

Güncellenecektir.

Bitmain’de yaşanan iç sorunlar, madenci devinin kurucu ortaklarından biri olan ve en büyük hissedarı Micree Ketuan Zhan’ın Jihan Wu ve diğer yatırımcıların elinde olan hisseleri 4 milyar dolara satın alma teklifi ile devam ediyor.

Kurucu ortak Zhan, Bitmain’in diğer hissedarı Jihan Wu’nun iğneleyici bir mesajını yayınladı ve şirketi tamamen satın almayı teklif etti.

Çinli medya kuruluşu Jinse’ye 21 Haziran tarihinde verilen bir belgeye göre Zhan an itibarıyla Bitmain’in hisselerinin %36’sına sahip olduğunu iddia ediyor. Ayrıca Bitmain’in Pekin’de bulunan ofislerinin kontrolüde Zhan’ın elinde. Bu mevcut hisse oranıyla birlikte, Zhan’ın şirket içi oylama gücü %60 cıvarında.

Yayınlanan belgeler Zhan’ın, Wu ve diğer yatırımcıların bütün hisselerini 4 milyar dolara satın almaya istekli olduğunu gösteriyor.

Kontrol Mücadelesi

Bitmain’in kurucu ortağı, Wu’nun Ekim 2019’da şirketin kontrolünü ele geçirmek amacıyla Zhan’ı şirketin dışında bıraktığında en büyük hissedar konumundaydı. Zhan o dönemlerde bu olayı “yasadışı bir şekilde şirkete el koyma” olarak nitelendirmişti.

Zhan şirketten uzaklaştırıldıktan sonra, Bitmain Zhan’ın yasal bir temsilcisi olarak hareket etme, şirket çalışanlarına bildirim göndermek ve talimat verme hakkının olmadığını belirterek bir bildiri yayınladı. Ayrıca Zhan’a karşı bu durumlardan dolayı yasal işlem başlatıldı.

Zhan ise bu duruma bir şekilde cevap verdi ve pozisyonunu geri kazanmak adına Bitmain’in çeşitli kurum ve kuruluşlarına karşı davalar açtı. Zhan, Wu’yu işletme ruhsatının fiziksel bir kopyasını çalmak, şirket varlıklarını gizlemek ve şirket için söylentiler yaymak gibi sebepler ile suçluyor.

Wu’nun yönettiği Bitmain şirketinin kontrolünde olmasına rağmen, Zhan Mayıs ayında şirketin Pekin ofisini fedailer yardımıyla devraldı.

Zhan yaşanan bu olaylardan sonra Wu’ya müzakere yapmak istediğini ve bu şekilde savaşmak yerine hukukun üstünlüğüne güvendiğini söyledi.

Bitmain Üretim Hattı Etkilendi

Bu güç mücadelesi ile beraber şirket, AntMiner T17’ler yüzünden yaşadığı arıza sorunları gibi bazı problemlerle karşı karşıya kaldı. Bitmain geçtiğimiz günlerde yeni nesil cihazı T19’u piyasaya sürmesine rağmen önceki modeller ile aynı çipler kullanıldı. Bunun sebebi muhtemelen, Zhan’ın akrabalarının işlettiği Bitmain fabrikasının çip tedariğini askıya alması.

 

 

Dün yapılan duyuru ile birlikte lider donanım cüzdan üreticisi Ledger, Ledger Live üzerinde Cosmos (ATOM) işlemlerinin başlatıldığını duyurdu.

Staking furyasının popülerleşmesinin ardından, konu ile ilgili adımlar atan Ledger, ilk olarak Tezos (XTZ) için desteğini açıklamış ve staking işlemlerini aktive etmişti. Desteğin getirilmesi ile birlikte kullanıcılar cüzdan üzerinde hem kripto paralarını saklayabiliyor hem de staking işlemlerini kolay bir şekilde gerçekleştirebiliyor.

Tezos’un ardından platform üzerinde staking desteği sunulmaya başlayan 2’inci kripto para Tron (TRX) olmuştu. TRX satking işlemlerinin aktive edilmesi ile birlikte kullanıcılar staking ödüllerine kolayca ulaşabilmeye başlamıştı.

Son Olarak ATOM

Platformun staking desteği sunmaya başladı son kripto para ise Cosmos (ATOM) oldu. Bildiğiniz üzere ATOM staking için en çok tercih edilen kripto paraların başında gelmekte. Yaklaşık yüzde 7’lik bir enflasyona sahip olan ATOM’un sahipleri staking yoluyla yıllık yüzde 7’lik bir gelire sahip olabiliyor.

Yüzde 71’i Stake Ediliyor

Toplamda 257 milyon’luk bir arza sahip olan ATOM’un 184 milyon adedi an itibariyle stake edilmekte. Bu rakam ise toplam arzın yüzde 71’ine denk gelmekte.

Önceden 3’üncü parti uygulamalar ve borsalar aracılığıyla stake edilebilen ATOM artık donanım cüzdan Ledger üzerinden de stake edilebilmekte.

PoS algoritması kullanan ATOM içen staking işlemlerinde ufak bir farklılık bulunuyor. Stakingden vazgeçmeniz halinde coinlerinizin stakingden tam olarak çıkması için 21 günlük bir süre gerekiyor. Bu durumu kısaca özetlemek gerekirse stake yapan bir ATOM sahibi coinlerini stake etmekten vazgeçip satmaya karar verirse 21 gün beklemesi gerekiyor.

Kısacası önemli bir satış dalgasının geleceğini 21 gün önceden ön görme yada fark etme gibi bir şansınız bulunuyor. Bu sayede stake edilmiş üzere kilitlenmiş coinler kısa vadede yeni satış dalgası için tehlike oluşturmuyor.

Coinbase De Başlatmıştı

Geçtiğimiz günlerde custody platformu üzerinde Cosmos için staking desteği sunmaya başladığını duyuran Coinbase de furyaya katılmıştı. Kurumsal müşterilerinin platform üzerinde staking işlemlerini kolayca gerçekleştirebilmelerini sağlan Coinbase, birçok farklı kripto para için staking desteği sunmakta.

Staking ile ilgili detaylı makalemize burada bulunan linkten ulaşabilirsiniz.

ATOM ise an itibariyle 2.77 $ seviyelerinden işlem görmekte. Siz ATOM için staking yapıyor musunuz?

Türkiye’de yerleşik ofisi bulunan global lider kripto para borsası Huobi, komisyon oranlarında büyük bir indirim uyguluyor.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz dönemde sizlere Huobi’nin komisyon oranlarında bir güncellemeye gittiğini ve temel oranı 0.099’a, Huobi’nin kendi tokeni olan Huobi Token (HT) ile gerçekleştirilecek ödemelerde oranın 0.07’ye düşürdüğünü belirtmiştik.

Yeni Kampanya ile 0.055’e Düşüyor

Huobi komisyon oranında büyük bir indirim daha sağlayarak rakamları iyice aşağı çekmiş durumda. Nerdeyse rakipsiz olan yeni orandan kimlik doğrulamasını sağlayan kullanıcılarımızdan hesabında 2 BTC ve üzeri değerinde kripto para  bulunduranlar faydalanabilecek. Yeni oran ise % 0.055.

Sadece Türk kullanıcılara özel, Huobi Türkiye tarafından oluşturulan kampanya 23 Haziran itibariyle başlatılmış durumda. 30 Eylül’e kadar sürecek yeni komisyon oranı kampanyası toplamda 3 aydan fazla süre boyunca kullanılabilecek.

Kullanıcı bakiyeleri her günün sonunda kontrol edilerek ertesi günkü komisyon oranları belirlenecek. Gün sonunda kullanıcı bakiyesi 2 BTC’den az ise 0.099 ve 0.07 oranları baz alınarak kullanıcılar alım satım işlemlerine devam edebilecek.

Varlıklar hesaplanırken kullanıcı bakiyelerinin BTC cinsinden değeri ele alınacak.

Kampanya ile ilgili tüm detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

Bu yazı sponsorludur.

Gizlilik odaklı bir mesajlaşma uygulaması olan Telegram, kullanıcılarının kişisel verilerinin sızdırıldığı bir sızıntı yaşadı.

Salı günü, Kod.ru tarafından bildirilen bir rapora göre, milyonlarca Telegram kullanıcısının kişisel verilerini içeren veritabanı darknet forumunda yer aldı.

Rapora göre, sızdırılan veritabanı telefon numaralarını ve Telegram kullanıcı isimlerini içeriyor. Veritabanı dosyası yaklaşık 900 megabayt boyutunda. Ancak ne yazık ki kaç kullanıcının verilerinin sızdırıldığı tam olarak kestirilememekte.

Yaşanan sızdırılma olayını yalanlamayan uygulama, bu durumun kişileri içe aktarma özelliğinde bulunan bir açık yüzünden yaşandığını belirtti. Telegramü sızan veritabanında bulunan verilerin çoğunlukla eski olduklarının altını çizdi. Rapora göre sızdırılan veritabanındaki girişlerin %84’ü 2019 öncesinden. Raporda ayrıca sızdırılan veritabanının en az %60’ının eski ve geçersiz olduğu bildirildi.

Sızdırılan hesaplarım %70’inin İran’dan geri kalanının ise henüz yeni Telegram yasağını kaldırmış olan Rusya’dan olduğu açıklandı. İran’da hali hazırda yasak olan uygulamanın benzer ve türevleri kullanımda, muhtemelen bundan dolayı sızıntıların çoğu İran tarafından geliyor.

Sızıntı Olayı İlk Defa Yaşanmıyor

Bu yaşanan olay, uygulamanın tarihinde bir ilk niteliğini taşımıyor. Ağustos 2019’da Hong Kong aktivistleri, telefon numaralarına ve Çin Kolluk Kuvvetlerinin protestocuların kimliklerini deşifre etmelerine izin veren bir güvenlik açığı bildirmişti.

Güvenlik açıklarına önlem niteliğinde Telegram, kullanıcı gizlilik uygulamalarını Eylül 2019 senesinde geliştirdi. Özellikle de Telegram kullanıcılarının telefon numaralarının hiç kimseye gösterilmemesini sağlayan bir özellik sunuldu.

Özelliğin nasıl çalıştığını daha iyi anlamanız için özelliğin açıklaması şu şekilde;

Telefon numaramı kimleri görebilir kısmından “Hiç Kimse” olarak ayarlarsanız, aşağı sekmede yeni bir seçenek tablosu ortaya çıkar. Eğer bu açılan sekmede “Kişilerim” kısmını işaretlerseniz, telefon numaranıza sahip olan kullanıcılar telefon numaranız ile Telegram hesabınızın bağlı olduğunu göremeyecektir.

Bildiğiniz üzere, bu yaşanan olaylar Telegram’ın Rusya’da tekrar erişime açıldıktan bir kaç gün sonra gerçekleşti. Bu yasaklanma durumu, Telegram kullanıcılarının güvenliğinin ihlal edildiği dolayısıyla yaşanmıştı. Bu duruma bağlı olarak, ilerleyen günlerde Telegram’ın başı Rusya’da tekrardan ağrıyabilir.

Muhabbit ekibi olarak, İran örneğini göz önünde bulundurarak asla ve asla bu tarz uygulamaların türevlerini ve benzerlerini kullanmanızı tavsiye etmiyoruz.