Huobi Bitcoin Son Fiyatı
BTC $64283.27
1.99%
Huobi Ethereum Son Fiyatı
ETH $3074.82
0.92%
Huobi Avalanche Son Fiyatı
AVAX $35.07
1.59%
BNB Token Son Fiyatı
BNB $559.1
2.04%
Binance Kayıt Ol

Muhabbit

Coinbase’in kurucu ortağı ve CEO’su Brian Armstrong kimdir?

Brian Artmstrong, 1983 yılının başında Kaliforniya’nın San Jose bölgesinde doğdu. Kripto para dünyasında en normal çocukluğu geçirmiş insan kendisi olabilir. Bir röportajında gençliğinde nerd olduğuna değinen Armstrong, belki biraz zorbalık görmüş olabilir ama bu onu yolundan şaşırtmamış. Çocukluğunun ilk yıllarına değin pek bir kaydı bulunmayan Armstrong’un bilgisayar bilimleriyle olan alakası lise yıllarında başlamış. Java ve CSS öğrendikten sonra henüz lisedeyken kendi çapında ufak tefek işler almaya başlamış. Bilgisayar bilimlerine olan yatkınlığını destekleyen komşusunun garajında çalışmalarına devam ederek küçük işletmelere website’leri tasarlamaya başlamış.

2001 yılında Rice Üniversitesi’ne girdi. Üstün bir başarı göstererek Bilgisayar Bilimleri ve Ekonomi üzerine çift anadal yaparak mezun oldu. 2005 yılında mezuniyetinin hemen ardından yine Rice Üniversitesi’nde yüksek lisansa başladı. 1 yıl süren Bilgisayar Bilimleri yüksek lisans programından sonra tamamen iş hayatına atıldı.

Liseden Beri Beklenen Başarı!

2003 yılında henüz üniversite öğrencisiyken, John Nelson ile birlikte UniversityTutor.com’u kurdular. Öğrencilerin ihtiyacına ve cebine göre özel ders görmelerini sağlayan site, işsiz öğretmenler için de iş kapısı olmuştu. Armstrong’un 2003 yılı Ağustos ayında başlayan UniversityTutor.com’un kuruculuğu ve CEO’luğu macerası 2012 Mayıs ayına kadar sürdü.

2011 yılında henüz UniversityTutor.com’dan ayrılmamışken, dünyanın her bir noktasında uygun fiyata oda, daire veya müstakil ev bulmanıza veya ilan vermenize yarayan bir nevi seyahat sitesi olan Airbnb’de çalışmaya başladı. Yazılım mühendisi olarak girdiği işte 1 yıl kadar kaldıktan sonra kripto para dünyasının cazibesine kapıldı.

coinbase Brian Armstrong kimdir  - Brian Armstrong Kimdir? Nerd Liseliden Coinbase CEO'luğuna!

2011 yılında Fred Ehrsam ile birlikte Coinbase’in temellerini attı. Kripto para alım satımını sağlaması planlanan platform 2012 yılında kripto para dünyasını bir anda canlandırdı. San Francisco merkezli şirket şu anda yaklaşık 2 bin insana istihdam sağlıyor. Ayrıca 2017 yılında 1 milyardan fazla değeri olan şirketin, şu anda net değerinin çok daha fazla olduğu düşünülüyor.

Şu anda (21.06.2020) 37 yaşında olan Brian Armstrong, Fortune’un 40 yaşından genç 40 başarılı isim listesinde 10. sırada yer alıyor. Yıllardır listenin ayrılmaz bir parçası olan Armstrong’u listeden söküp atacak tek şey 40’a dayanan yaşı olacak gibi duruyor.

Son dönemde arka arkaya gelen haberler ile kripto topluluğunun ilgisini üzerine çeken DeFi platformu Compound, geçtiğimiz günlerde yüzde 260’lık bir artış yaşayarak adeta ağızları açık bırakmıştı.

Son dönemde agresif bir şekilde büyüyen ve popüleritesini artırmaya devam eden DeFi platformlarının başında gelen Compound, adeta bir fomo yaratmış durumda.

DeFi, (Merkezsiz Finans) geleneksel finans sisteminin ürünlerini (borç alma, borç verme, faiz vb.) merkezsiz platformlar üzerinde oluşturarak kullanıcılara farklı finans enstrümanlarının faydalarını merkeziyetsizlik içinde sunmakta.

İlk 20’de

Bugün yaşadığı yüzde 46’lık yükseliş ile birlikte kripto paralar arasında 19’uncu sıraya kadar yükselen Compound, artık ilk 20 kripto para arasında bulunuyor. Tron (TRX) ve Huobi Token’in (HT) hemen arkasında bulunan COMP, yoluna emin adımlarla devam etmekte.

DeFi ekosisteminin en köklü oyuncularından olan Compound, geçtiğmiz aylarda tam merkeziyetsizliği sağlayabilmek adına yönetişim tokeni COMP’u duyurmuş ve tokenleri platform kullanıcılarına dağıtacağını açıklamıştı. Compound’un Coinbase platformlarında listelenmesi ile başlayan süreçte Compound-Coinbase ilişkisi geçtiğimiz günlerde Coinbase tarafından duyurulmuştu.

2018 yılında Compound’a yatırım yaptığını açıklayan Coinbase, DeFi için desteğini sürdürmekte.

Peki Compound Nedir

Compound DeFi üzerinde çalışan, herhangi bir aracıya ihtiyaç duymadan borç alma, borç verme ve faiz kazanma gibi farklı seçenekleri kullanıcılarına sağlamakta. Platform üzerindeki faiz oranı ise sabit değil. Arz-talep dengesine göre oluşan faiz oranı talebin artması halinde oldukça yüksek seviyelere çıkabiliyor.

Bir Ethereum cüzdanı ile (Metamask vb.) oldukça kolay bir şekilde erişim sağlayabileceğiniz platform, borç vermek istediğiniz ya da faiz kazanmak istediğiniz tokenleri sistem üzerinde kilitleyerek, sizlere platform üzerinde tokeniniz olduğunun kanıtı niteliğinde olan cToken’lar veriyor.

Örneğin sisteme USDT yatırmanız halinde cUSDT tokeni elde ediyorsunuz. Bu tokenler sayesinde kişiler hem yatırdıkları tokenleri geri alabiliyor, hem de elde ettikleri faiz gelirini talep edebiliyor.

Ek olarak cToken’lar alınıp satılabiliyor, farklı platformlarda kullanılabiliyor.

COMP Token

COMP Token ise yukarıda bahsettiğimiz gibi platformun yönetişim tokeni. COMP Token’a sahip kişiler platform yönetiminde direkt söz sahibi oluyor. Bu sayede platform üzerinde istediği herhangi bir öneriyi destekleyebiliyor ya da kendisi bir değişiklik önerebiliyor.

COMP Token an itibariyle 301 $’dan işlem görerek DeFi ekosisteminin piyasa değeri anlamında en değerli tokeni olarak öne çıkıyor.

Compound Üzerinde Kilitli Değer Miktarı Maker’ı Geçti

Yeni rakamlar ışığında DeFi Platformu Compound üzerinde kilitli değer miktarı, eski DeFi lideri Maker’ı (MKR) geçerek ilk sıraya oturmuş durumda. Bildiğiniz üzere Maker merkezsiz stablecoin DAI’in yaratıcısı.

DeFi Pulse’dan gelen verilere göre Compound üzerinde kilitli tokenlerin toplan değeri 500 milyon $ civarında. En yakın rakibi Maker üzerinde kilitli varlıkların toplam değeri 486 milyon $ civarında seyretmekte.

Screenshot 1 11 - Yükselişi Durdurulamayan Compound Nedir?

Sizce Compound yükselişine devam edecek mi?

 

Ethereum (ETH) madencileri ağ kullanımının artması sebebiyle değişikliğe giderek “gas limit”i yüzde 25 oranında artırma kararı almış durumda.

Gerçekleştirilecek artış ile birlikte 10.000.000 olan gas limit 12.500.000’e çıkarılacak.

Bildiğiniz üzere Ethereum kullanıcıları, transfer gerçekleştirmek istediklerinde işlemlerini oluşacak bloğa dahil etmek için “gas fee” ödüyorlar. Ağda oluşacak blok boyutları ise blok başına harcanabilecek olan 10.000.000 gas ile sınırlı durumda.

Ethereum, Bitcoin’den farklı olarak sabit blok boyutlarına sahip. Madencilerin bulunan son blokta kabul ettikleri “gas limit” ise direkt olarak blok boyutlarını belirliyor. Gas limit değiştiğinde otomatik olarak blok boyutları da değişiyor.

Ethereum’un mevcut protokolü madencilerin her yeni blokta “gas limit”ini %0.1 oranında aşağı ya da yukarı yönlü değiştirmesine izin vermekte.

Etherscan’a göre mevcut gas limiti 12.000.000 civarlarında seyretmekte.  Screenshot 2 2 - Ethereum Ağında Gas Limit Yüzde 25 Artırılıyor!

Önde gelen Ethereum madencilerinden Ethermine’ın yan kuruluşu Bitfly’a göre gas limitte yaşanan artış ile birlikte ağ, saniyede 35 işlem yerine 44 işlem onaylayabiliyor.

Bu durum her ne kadar ağda oluşan yoğunluğu azaltacak gibi gözükse de aynı zamanda blokları oluşturmak ve işlemleri onaylamak için gereken kaynak miktarını da doğrudan artırmakta.

Screenshot 1 10 - Ethereum Ağında Gas Limit Yüzde 25 Artırılıyor!

Madencilerin gerçekleştirdikleri son önemli gas limit artışı ise Eylül 2019’da gerçekleşmiş ve limiti 8 milyon’dan 10 milyon’a çıkarmıştı.

Dünyanın en çok aranan teröristi Satoshi Nakamoto, NSA tarafından ele geçirildi ve işkence yapıldı. Bu belki doğru olmayabilir ama, Birleşik Krallık’ta çekilen indie filminin konusu bu.

Kripto ile Film Prodüksiyonu

Filmin yapımcısı Phil Harris, verdiği röportajda şunlardan bahsetti.

Corona virüs krizinden önce, filmin yaklaşık %70’lik bir kısmını bitirmiştik. Şu günlerde ise film ile ilgili yeniden kurgu yapmaya başladık. Bir film yapımcısı ve kripto para hayranı olarak, kripto alanını bambaşka endüstrilerde görmek isterim.

a1abad299a64b7cae80ca0282a2d15d6 1024x672 - Satoshi Nakamoto'nun Hayatını İzlemek İster misiniz?

Fotoğrafın sağ tarafında Satoshi’yi oynayan Akie Kotabe, sol tarafta ise onun sevgilisi rolünde oynayacak Talisa Garcia. Kaynak: IMDB

Satoshi’nin Aşkı

Satoshi‘nin yaşadıklarını konu alan filmde, bir kaç sürpriz de var. Örneğin, filmde Satoshi’nin suç ortağı transseksüel bir kadın olan Sofia.

Filmin senaristi Mick Sands ise kendisini bir kripto meraklısı olarak görüyor.

Senaristimiz Mick, biraz asi biri ve onu tanıdığımdan bu yana kripto dünyasına hayran. Zaten uzun zamandır en büyük hayallerinden biri kripto dünyası ile ilgili bir senaryo yazmaktı. Özellikle de Amerikan hükümetinin kripto paraları büyük bir tehdit olarak görmelerinden sonra.

Film Endüstrisinde Kripto Devrimi

Harris, film endüstrisinde bir devrim yaratacağına inanıyor. Genç bağımsız film yapımcılarının, küresel güçlerin hakimiyeti sebebiyle sektörde sınırlı bir şekilde yer edinebildiklerinin de altını çiziyor.

Bu filmin, endüstride yaratacağı bir devrimin parçası olmak istiyoruz. Bu sebeple gelen talebe göre filmi, bazı kripto video servislerinde yayınlamayı düşünüyoruz.

Görünen o ki film yapımcısının nihai hedefi, filmin haklarını Netflix ya da Amazon Prime gibi büyük platformlara satmak. Son olarak Harris, filmin 2020 sonuna kadar hazır olacağını da belirtti.

Tether’in hacmi, merkezsiz bir lending platformu olan Compound üzerinde yükselmeye devam ediyor.

Compound’dan elde edilen verilere bakacak olursak, ABD destekli stablecoin’in arzı hafta başında 43 milyon$ artarak 224 milyon$’ın üzerine çıktı. Geçtiğimiz haftalarda ise ilk defa USDT’nin arzı milyon dolar sınırını aşmıştı.

2.000 kredi veren tedarikçi ve 400’ün üzerinde borç alan kişiye hizmet veren kripto para, Compound protokolünün en büyük ve en aktif kredi sağlayıcısı konumunda. USDT’ye en yakın bir başka stablecoin olan USDC’nin arzı ise 170 milyon$’ın hemen altında. Fakat USDC’nin USDT’ye oranla kredi veren tedarikçi sayısı 5.500 gibi çok daha yüksek bir sayıda.

Compound’un strateji lideri Calvin Liu, “USDT’nin Compound üzerinde büyümesi, protokoldeki diğer kripto para birimlerinin çoğalmasına yardımcı oldu.” dedi.

Bu durum, Compound’un ilginç bir hafta geçirmesine sebep oldu.Total value locked (TVL), pazartesi günü yeni yönetişim token’ı COMP’un piyasaya sürülmesinden bu yana dikey bir yön izledi. Ve aynı gün ilk defa 100 milyon$ sınırını aştı.

Şu saatlerde ise veri analiz sitesi DeFi pulse‘a göre, TVL 400 milyon doların üstünde altında seyrediyor.

Compound’un bu hafta içinde yükselen popülaritesinin en büyük sebeplerinden biri, yatırımcıların olabildiğince COMP token‘ına erişim sağlamaya çalışması olarak görünüyor. Platform yapılan tüm faaliyetleri COMP token’ı ile ödüllendiriyor. Bu nedenle hem kredi alanlar hem de kredi tedarikçileri mümkün olduğunca platformu kullanıyor.

Bu uygulama, COMP fiyatını yükselttikçe çığırından çıktı. Token son 24 saatte iki katından fazla bir şekilde yükselerek 200$’a kadar yükseldi. Artış o denli hızlıydı ki veri toplayan siteler birbirinden farklı piyasa değerleri gösteriyordu. An itibariyle DeFi Market Cap, Compound’ın 1.9 milyar$’lık bir piyasa değeri olduğunu gösteriyor.

Draco’dan Fiyat Analizi serimizin yedinci sayısına Ripple (XRP)  ile devam ediyoruz.
Fiyat analizi yazı dizimizin bu bölümünde kripto piyasasının önde gelen coinlerinden biri olan Ripple (XRP)’ı inceleyeceğiz. Kripto piyasasında işlem yapan herkes en az bir defa bu coine bulaşmıştır. Bazen yaptığı anlaşmalarla bazen ani fiyat yükselmesi veya düşmesiyle bazen de firmanın sattığı coinlerle kendinden söz ettirir.
photo6012374243947426633 - Fiyat Analizi No 7: Ripple (XRP) Fiyat Grafiği ve Yorumu
Ilk olarak grafikte büyük zaman diliminde destek ve direnç bölgelerini belirliyoruz. Grafikte mavi bölgeler destek bölgeleri, kırmızı bölgeler ise dirençler. Grafikte görüldüğü üzere fiyat şuan bir destek bölgesinin yanında. Nisan ayından sonra oluşan yapı Omuz Baş Omuz ( OBO-H&S) formasyonuna benzetilebilir. Ancak sağ omuz kısmı (11 Mayıs sonrası) zamansal olarak çok fazla yayılmış durumda. Bundan dolayı bu yapının bozulduğunu düşünmekteyim.
photo6012374243947426634 - Fiyat Analizi No 7: Ripple (XRP) Fiyat Grafiği ve Yorumu
Daha küçük zaman diliminde ise bir trend gözümüze çarpmakta. Bu düşen trend (0,1940 dolar seviyesinden başlıyor) kısa vadeli işlem yapanların takip etmesi gereken noktalardan biri. Kırılmasıyla birlikte ilk direncine kadar yükselmesi beklenir. Saatlik zaman diliminde ilk direnci ise yine 0.19 dolar civarındaki kırmızı bölge.

Fiyat Analizi Ripple (XRP) dosyası burada son buluyor. Serinin önceki sayısı veya farklı analiz yazılarımız için ANALİZ kısmına bakabilirsiniz.

UYARI: Yukarıda verilen fiyat, analiz ve grafikler yatırım tavsiyesi değildir. Kripto para yatırımları oldukça yüksek risk içermektedir. Yatırım yapacak veya yapmayı düşünen kişilerin kendi araştırmalarını kendileri yapmaları gerekmektedir.

 

Gelişen ekonomilerdeki sekiz farklı teknoloji şirketi UNICEF’in Kripto Para Fonu’ndan yatırım alacak.

Bildiğiniz üzere UNICEF, bir Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşu olarak dünya çocuklarının refahını korumak ve daha iyi bir gelecek hazırlamak için çalışmakta.

UNICEF’in fonu tarafından şirketlere önümüzdeki 6 ay içerisinde ilgili teknolojilerini geliştirmek ve prototip oluşturmak amacıyla kullanılmak üzere 125 ETH (28.600 $) ödeme yapacak.

Aynı şirketler hali hazırda UNICEF’in İnovasyon Fonu’ndan 100.000 $ yatırım da almış bulunmakta.

Yatırım alan şirketlerden biri olan Afinidata, küçük çocuğu olan ebeveynlere eğitim içerikleri sunmak amacıyla yeni çözümler geliştiriyor. Diğer bir şirket Cireha, konuşma ve iletişim bozukluğu olan çocukların çevrimdışı olarak kullanabilecekleri bir iletişim sistemi kurmaya odaklanmış durumda.

UNICEF yukarıda bahsettiğimiz şirketlere ve daha birçok bahsedemediğimiz misyonu ve vizyonu olan şirkete, kripto para birimi yatırımları ile kendilerini daha ileriye taşımalarına yardımcı olmakta.

UNICEF Ventures’tan Chris Fabian’ın konu ile ilgili yorumu şu şekilde:

Dijital dünyanın ne kadar hızlı geliştiğinin farkındayız. Bu sebeple UNICEF olarak bugünün ve yarının çocuklarına yardım edebilmek istiyoruz. Dolayısıyla yeni dünyanın araçlarını en etkin şekilde kullanabilmeliyiz.

Gerçekleşen transferlerin dünya çapında yedi farklı ülkeye ulaşacağını belirten Fabian, bu işlemin 20 dakikadan daha az süreceğini ve çok düşük maliyetlerle gerçekleşeceğini de sözlerine ekledi.

İşlemlerimizi % 0.00009’dan daha az bir komisyon oranı ile, gerçek zamanlı olarak tam bir şeffaflık içerisinde gerçekleştireceğiz. Bu konuda oldukça sevinçliyiz.

Yatırım fonları ile dünyanın her yerindeki teknoloji şirketlerine destek olan UNICEF, blockchain teknolojisinin gelecek planlarına uyduğunu belirtmekten çekinmiyor.

İddialara göre, yeni bir Bitcoin dolandırıcılığının hedefi, Winnipeg sakinleri. Yerel bir market sahibine göre, müşterilerinin bir çoğu dolandırıcıların kurbanı olmuş durumda.

Global News’un yaptığı habere göre, market sahibi Husni Zeid marketinde bulunan Bitcoin makinesine bir uyarı levhası astı. Uyarı levhasında, Bitcoin isteyen telefon dolandırıcılarına karşı dikkatli olunması yazıyor.

Zeid, medya kuruluşuna şunları söyledi;

Bir çok insanı arayarak, biz Canadian Revenue Agency’deniz (CRA) diyerek ilgili adrese Bitcoin aktarımı yapmalarının zorunlu olduğunu söylüyorlar. Ayrıca CRA’nın haricinde Manitoba Hydro’dan aradıklarını söyledikleri zamanlar da oluyor.

Bir Çok Kişi Şikayetçi

Zeid, dolandırıcıların haftada bir kaç kez aksiyona geçtiklerini belirtti. Ayrıca müşterilerinden bu konu sürekli olarak şikayet aldığının da altını çizdi.

Marketin bir çalışanı olan Auro Morisette, geçtiğimiz günlerde dolandırıcılık kurbanı ile yaşadığı bir anıyı paylaştı.

Geçtiğimiz gün kurban buradaydı ve tüm birikimini dolandırıcılara verdiğini söyledi. Sürekli ağlıyordu ve söylediği tek şey “çocuklarım” idi. Benim için gerçekten çok kötü bir tecrübeydi.

Çalışanlar bu durumla bir çok kez karşı karşıya kaldıkları için, Bitcoin makinesinden alım satım işlemi yapan insanları dikkatle inceliyor. Eğer birileri bu işlemleri yaparken telefonla konuşuyorsa, onları dolandırıcılığa karşı uyarıyorlar.

Alberta’da Yaşananlarla Bağlı mı?

Geçtiğimiz günlerde, tıpa tıp benzer bir şekilde Alberta eyaletinde dolandırıcılık vakaları görüldü. Görünüşe göre biri ya da birileri, CRA ve Kanada Kraliyet Atlı Polisi’ni taklit ederek dolandırıcılık yapmaya başlamış.

Bildiğiniz üzere, Bitcoin ve kripto paralar üzerinden dönen dolandırıcılık türleri bir hayli fazla. Bundan dolayı, bu tür olayları iyi takip edip dolandırıcılara pay bırakmamak gerekiyor.

Popüler Ethereum (ETH) cüzdanlarından Argent Wallet, yeni açığı ile gündemde.

Kripto ekosistemi odaklı güvenlik şirketi Open Zeppelin, DeFi kapısı Argent üzerinde büyük bir açık bulduğunu açıkladı.

Şirket tarafından yayınlanan blog yazısında, bulunan açık sayesinde saldırganların cüzdanların kontrolünü ele geçirmesinin mümkün olduğunu açıklandı. Cüzdan üzerinde bulunan “guardian” özelliğinin aktif olmaması halinde kullanıcıların cüzdanlarına ulaşmanın çok daha kolay olduğu belirtiliyor.

Argent Wallet geliştiricileri ise açığa hızlı bir şekilde müdahale etmiş durumda. An itibariyle kullanıcıları etkileyecek olan açık kapatılmış bulunuyor.

Kullanıcılarımız cüzdanlarını güvenle kullanmaya devam edebilir.

Cüzdan üzerinde bulunan “guardian” özelliği sayesinde kullanıcılar, seçtikleri hesaplara cüzdan üzerinde “kilitleme” ve “cüzdan kurtarmayı onaylama” gibi izinler tanımlayabiliyor.

30 Mart tarihinden önce kullanıcılar “guardian” özelliği açık olmadan farklı hesaplara yukarıda bahsettiğimiz tanımlamaları yapabiliyordu. Hackerlar ise burada bulunan açık sayesinde “özel anahtar” korumasını tetikleyip anahtarlarıele geçirebiliyordu. Bu sayede ise Argent cüzdanları kolayca boşaltılabiliyordu.

Önemli Güvenlik Adımı

Cüzdan üzerinde kullanıcı fonlarını korumak için farklı bir adım daha bulunuyor. Kişi cüzdanını farklı bir cihaz üzerinde kurtarmak istediğinde cüzdan, kullanıcıya kurtarma işlemini görüp iptal edebilmesi için 36 saatlik bir süre tanıyor.

Herhangi bir kurtarma işlemi başlatıldığında uygulama üzerinden tarafınıza bir bildirim gönderilecektir. Bildirim üzerinden 36 saat içerisinde kurtarma işlemini iptal edebilirsiniz.

Hata düzeltmesi öncesinde ise bu güvenlik adımı da verimli çalışmamaktaydı. Farkli bir cihaz üzerinden kurtarma işlemi yapıldığında kullanıcıya bildirim gitmesine rağmen saldırganın işlemi sürekli tekrar etmesi halinde fonların gerçek sahibinin da fonlara erişimi engellenmiş oluyordu. Böylece iki taraf da fonlara erişemiyordu.

OpenZeppelin tarafından yapılan açıklamada uygulama üzerinde fonları direkt tehlike altında olan 329 farklı cüzdan bulunuyordu. Cüzdanlarda bulunan Ethereum miktarının ise 162 ETH civarında olduğu açıklandı.

Diğer 5.513 cüzdanın da potansiyel olarak saldırılara açık olduğu belirtilmişti.

Argent geliştiricileri ise sorunun tamamen çözdüklerini bildirmeleri ile birlikte, hiçbir cüzdanın açık sebebiyle zarar görmediğini açıkladı. 

Argent platform üzerindeki açıkların bulunması adına başlattığı program kapsamında açık bulan kişi ve şirketlere açığın boyutuna göre 50,000 DAI‘ye kadar ödül dağıtmakta.

Cüzdan uygulaması Mart ayında yatırım fonu Paradigm’in de katılımıyla 12 milyon $’lık bir destek almıştı. Platform üzerinde ise şimdiye kadar 20.000’den fazla kripto para cüzdanı oluşturulmuş durumda.

Crypto.com 4’üncü yıl kutlamaları kapsamında yüzde 50 indirimli Bitcoin (BTC) satacağını duyurdu.

30 Haziran tarihinde yapılacak indirimli satış ile birlikte kullanıcılar yüzde 50 indirimli Bitcoin alabilecek.

Yeni kampanyada satılacak toplam Bitcoin miktarı ise 2 milyon $ değerinde. 25.000 kişi ile sınırlı olan kampanyadan sadece katılım gösteren ilk 25.000 kişi pay alabilecek.

Syndicate etkinlikleri kapsamında sık sık indirimli kripto para satışları gerçekleştiren platform, kampanyasıyla kullanıcıların ilgisini çekmeyi başarmış görünüyor.

Normalde Syndicate etkinliklerine katılım için platformun kendi tokeni CRO’un stake edilmesi gerekmekte. Fakat bazı özel kampanyalarda bu şart ortadan kaldırılıyor. Bu kampanyaya katılım için de CRO staking zorunlu değil.

Kampanya ile ilgili tüm detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

120.000 $’lık Bedava Bitcoin

4’üncü yıl kutlamaları kapsamında 120.000 $’lık bir havuz daha oluşturan Crypto.com, 120.000 $’lık Bitcoin’i bedava verecek. Crypto.com Twitter hesabını takip edip kampanya tweetini retweetlemeniz halinde katılmış olacağınız çekiliş ile 1200 $’lık Bitcoin kazanma şansınız bulunuyor.

CRO Twitter Emojisi

Geçtiğimiz günlerde yapılan açıklama ile Crypto.com, CRO simgesinin Twitter üzerinde kullanıma açıldığını duyurmuştu. Bu hamlesi ile dikkatleri üzerine çeken platform, Bitcoin’in ardından Twitter üzerinde simgesi olan ikinci kripto para olmuştu.

 

Algorand’ın kurucusu Silvio Micali ve satranç ustası Sergey Karjakin, blockchain teknolojisi ile kayıt edilen maçta kozlarını paylaştı. Yaşanan bu olay, tarihi 15.000 yıl önceye dayanan oyun için tarihi bir an olarak nitelendiriliyor.

Herkes Hile Yapar

FIDE Online Arena’nın açılış oyunu olan maç, World Chess platformu üzerinden canlı yayınlandı. Bir beyefendi oyunu olarak kabul gören satranç, her oyun gibi bazı şüpheli olaylara sahne olabiliyor. Blockchain teknolojisinin şeffaflığı ve değişmezliği ile birlikte kayıt altına alınan oyunlar mevcut sorunların azaltılmasına katkı sağlayacak.

Corona virüs, diğer etkilediği spor dalları kadar satranç sporunu etkilemedi. Geçtiğimiz aylarda zaten müsabakalar çevrimiçi bir şekilde oynanmasıyla beraber spor kaldığı yerden hiç ara vermeden devam etti.

Yaşanan En Tarihi Oyunlardan Biri

Oyun genel anlamda kıran kırana geçti. Taraflardan biri olan Micali,  kriptografi alanında yaptığı çalışmalar ile nam salmış biri. Ayrıca kendisi kriptografi alanına büyük katkıda bulmuş bir Turing Ödülü avcısı. Büyük usta Karjakin ise dünyanın en iyi satranç oyuncularından biri. Ayrıca şimdiye kadarki en genç satranç ustası unvanını 12 yaşında almış biri. Muhtemelen bu oyun Kasparov’un 1998 yılında IBM’in Deep Blue’suna yenildiği oyundan itibaren yapılan en tarihi oyundu.

Beyaz piyonlarla oyuna başlayan Karjakin, kendinden beklenildiği üzere Micali’yi şah-mat etti.

Satranç Ustaları Kriptoyu Seviyor

Maçtan sonra, her iki oyuncu da satranç ve blockchain arasında olan potansiyel sinerjiler hakkında sohbet etti. Kajakin bir çok ustanın kripto piyasası ile ilgilendiğini söyledi ve hatta kendisinin de kişisel olarak bir nebze yatırımı olduğunu itiraf etti. Micali ise, gelecekte Algorand ile birlikte satrancın dünya çapında popülerleşmesini amaçlayan bir hibe yayınlamak istediğini söyledi.

Micali, arka planlarından bağımsız olarak hem satrancın hem de blockchain teknolojisinin insanları bir araya getirdiğini düşündüğünü söyledi.

Tencent, yaptığı araştırmaları ve geliştirmeleri blockchain teknolojisine doğru genişletmeye başladı. Geçtiğimiz günlerde firma, fon yönetimi ve reklamcılık için DTL tabanlı çözümleri detaylandıran patent başvuruları yaptı.

Çin’in yerel haber ajanslarından Egsea’nın 18 Haziran’da yaptığı habere göre, patent başvurularının blockchain tabanlı müşteri uygulamalarını, donanımsal cihazları ve medya depolama sistemlerini de içerdiğinin altını çizdi.

Son zamanlarda yapılan bu başvurular, şirketin bulut depolama, yapay zeka ve nesnelerin interneti alanlarına kurumsal bir kimliğe sahip olmasını sağladı.

Tencent DLT Patentleri Topluyor

Tencent’in yapmış olduğu bu yeni başvurular, şirketin sahip olduğu blockchain patent sayısının baskınlığını ciddi bir şekilde arttıracak.

Nisan ayında, yerel medya kuruluşu China Banking News’ın açıklamalarına göre 2019 yılında şirket diğer firmalardan çok daha fazla patent başvurusu yapmış. Şirketin 2019 senesi içinde yaptığı başvuruların sayısı ise 718.

Geçtiğimiz sene blockchain dalında dünya üzerinde 5800 patent yapılmış. Bu durumda Tencent, geçtiğimiz yıl başvurulan patent sayısının yaklaşık %12.4’ünü elinde tutuyor.

Blockchaine Yatırım

Mayıs ayında Tencent, önümüzdeki 5 sene boyunca gelişen teknoloji türlerine 70 Milyar$ yatırım yapacağını açıklamıştı. Tencent’in 5 yıllık yatırım planının en önemli aktörleri ise blockchain, yapay zeka ve nesnelerin interneti olarak açıklandı.

Bu duyurudan yaklaşık bir kaç hafta sonra şirket, bir blockchain ittifakı kuracağını duyurdu. Şirketin bu hareketiyle beraber üniversiteler, düşünce kuruluşları, teknoloji şirketleri ve endüstriyel kuruluşlar DLT teknolojisinden yararlanıp araştırmalar yapacak ve endüstri standartlarını yukarılara taşıyacaklar.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), sosyal medya platformu Twitter üzerinden yatırım tavsiyesi verip tam tersini uygulayarak kâr eden isme 1 milyon 175 bin lira ceza kesti.

Sermaye Piyasası Kurulu Bülteni’nin 18 Haziran 2020 tarihli sayısında borsaları ve sosyal medya platformu Twitter üzerinden yatırım tavsiyesi yapanları ilgilendiren bir ceza dikkati çekti. Bültende sosyal medya platformu Twitter üzerinde tanınmış bir yatırım danışmanının takipçilerine RYSAS hisselerini almalarını tavsiye ettiği sonraki gün ise bir anda elindeki tüm hisseleri sattığı yazıyordu.

Bültende;

“Reysaş Taşımacılık ve Lojistik Ticaret A.Ş. (RYSAS) pay piyasasında gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak yapılan inceleme sonucunda, aşağıdaki tabloda yer alan idari para cezasının uygulanmasına karar verilmiştir.”

Yatırım Tavsiyesi 1 Milyon 175 Bin Liradan Etti - Yatırım Tavsiyesi 1 Milyon 175 Bin Liradan Etti!

Sermaye Piyasa Kurulu’nun Piyasa Bozucu Eylemler Tebliği’ne göre cezalandırıldığı belirtildi. Sözü edilen tebliğin ilgili fıkrasında televizyon, gazete veya internet gibi kitle iletişim araçları kullanarak yatırım tavsiyesinde veya yorumda bulunmak suç değil. Ancak yatırım tavsiyesini veya yorumunu değiştirmeden 5 gün içerisinde tavsiyenin veya yorumun tersi şeklinde işlem yapmak piyasa bozucu eylem olarak değerlendirilerek suç unsuru olarak sayılır.

Twitter üzerinde derinhisse kullanıcı adıyla bilinen Önder Tavukçuoğlu isimli şahsın gerçekleştirdiği iddia edilen olayda zarar ettiği söylenen kişiler mevcut. Bununla birlikte yaşanan ilk olay olmadığı da belirtiliyor. Yani derinhisse’nin aldığı ilk SPK cezası bu değil.

Bununla birlikte özellikle sosyal medya platformlarında oldukça aktif bir şekilde piyasa bozucu eylemler gerçekleştirenlerin Sermaye Piyasa Kurulu tarafından daha denetimli bir hâle gireceği belirtildi. Geleneksel borsaları takibinin yapılacağı konusunda işaret verilmesi akıllara kripto para piyasası ile alakalı bir takibin ve yaptırımın olup olmayacağını getiriyor.

 

 

Flipside Crypto’nun son raporunda kripto para dünyasında birçok kişinin merak ettiği soruya değiniyor; TRON scam mi?

TRON (TRX) ve tabii ki de esas adamı Justin Sun, kripto para dünyasının gündeminden düşmüyor. 2020 yılında gündeme gelmedikleri bir hafta bile yok. Kripto para toplumunda, çoğunlukla shitcoin’lerin hayatta kalması için gündemde kalması gerektiği, bu şekilde değer kazandığı şeklinde bir kanı yaygın.

Ne kadar dalga geçiyor olsa bile Justin Sun’ın TRON için shitcoin demişliği var. Bununla birlikte kripto para dünyasının birçok ismi TRON’un şüpheli ortaya çıkışı ve aktivitesinden dolayı dolandırıcılık olabileceğinden şüpheleniyor. Geçtiğimiz yıllarda Pekin’deki ofisinin bir ponzi şemasıyla bağdaştırılması sonucu basıldığı görüntüler de mevcut. Yani insanların şüphelerini besleyecek olaylar da meydana geliyor.

Cointelegraph’ın haberine göre, Flipside Crypto’nun son raporunda TRON (TRX)’un scam yani dolandırıcılık aracı olup olmadığı tartışılıyor. Raporda TRON’un “çalındığı söylenen whitepaper” dahil birçok konuya değiniliyor. Vaat edilen ama asla verilmeyen 20 milyon dolarlık hediye de bunlardan biri. Tüm bu dolandırıcılık iddialarını ve bunu destekleyici ögeleri bir kenara koyup raporun sonunda ilginç bir sonuç veriliyor.

“Son 30 gün içerisindeki TRX arzına bakıldığında çok sağlıklı ve aktif bir ekosistem ortaya çıkıyor.”

Ayrıca raporda balinaların da normal yatırımcılarının da merkeziyetsiz uygulamalar kullandıkları belirtiliyor. Bununla birlikte TRX’in alım satımlarının da merkeziyetsiz borsalarda yapıldığını, hem node operatörlerinin hem de oy verenlerin ödüllendirildiği belirtiliyor. Son olarak ortaya konulan bulgu ise TRX arzının birkaç büyük cüzdanda yoğunlaşmayıp tüm ekosistemde eşit olarak dağıtıldığıydı.

Ayrıca diğer bulgularla birlikte durumu özetleyen araştırmacılar, TRON’un şu zamana kadar inceledikleri Blockchain projelerinin %90’ından daha “gerçek” olduğunu belirtti. Yani Flipside Crypto’nun raporuna göre “TRON scam mi?” sorusunun yanıtı “HAYIR” oluyor.

 

Tayland Merkez Bankası, üretecekleri dijital para biriminin (CBDC) gerçek hayattaki kullanımını test etmek amacıyla bir prototip geliştirdiklerini açıkladı.

Banka tarafından yapılan resmi açıklamada CBDC ile ödeme sistemini tüm işletmeler için açmadan önce, bazı büyük ölçekli kuruluşlar aracılığıyla test edeceğini duyurdu.

Banka yeni dijital ödeme yönteminin prototipini test etmek amacıyla ülkedeki en büyük çimento ve yapı malzemesi üreticisi Siam Cement Group (SCG) ve Tayland menşeli fintech şirketi Digital Ventures Company ile anlaştıklarını duyurdu.

Açıklamaya göre projenin önümüzdeki ay başlatılması planlanıyor. Siam Cement Group’un testlerinin ise yıl sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Merkez bankası, CBDC ile yapılacak ödemeler ile fon transferleri için daha fazla esneklik ve tedarikçiler arasında çok daha hızlı ödeme gerçekleşebilmesini, dolayısıyla da daha verimli bir ödeme sistemini hayata geçirmeyi amaçlıyor.

Pilot uygulamanın devamında ise Tayland Merkez Bankası, sistemin diğer iş alanlarına nasıl kolay bir şekilde entegre edilebileceği ile ilgili çalışmalarda bulunacak.

Tayland Merkez Bankası önderliğindeki 8 banka Intathon projesi kapsamında başlatılan CBDC ödeme sisteminin ilk testlerini Ocak ayında tamamlamıştı. Ortaya konacak yeni prototip ise proje kapsamında kazanılan deneyimler ışığında hazırlanmış durumda.

Birçok Ülke CBDC Çalışmalarını Sürdürüyor

Bildiğiniz üzere Çin ile birlikte birçok ülke kendi merkez bankası dijital parasını çıkarmak amacıyla pilot projeler yürütmekte. Bu konuda şimdiye kadar en somut adımları atan ülke ise Çin olmuştu. Dijital Yuan için beta testlerini gerçekleştiren Çin Merkez Bankası, yerel diğer bankalar aracılığıyla dijital parası için uygulamaları bile hazırlamış durumda. 4 şehirde kamu personelleri tarafından belirli işletmelerde test edilen dijital para ve uygulamalarının beta testlerinin ne zaman biteceği ise henüz bilinmiyor.

Geçtiğimiz dönemde dijital euro (€) testlerini gerçekleştirdiğini duyuran Fransa ile birlikte dünya çapında birçok ülke konu ile ilgili çalışmalarını sürdürmekte.

Dijital para noktasında hangi ülkenin nerede olduğunu incelemek isterseniz buradaki haberimize göz atabilirsiniz.

En büyük dört profesyonel danışmanlık firmasından Ernst & Young (EY), ABD’li kullanıcılarına vergi hesaplamaları konusunda yardımcı olacak web tabanlı bir kripto uygulaması geliştirdi. Uygulama, şirketin dahili kurumsal girişim birimi olan EY Foundry tarafından geliştirilmiş.

CryptoPrep olarak isimlendirilen uygulama, kullanıcıların kripto işlemlerini düzenlemeye ve Dahili Gelir Hizmeti’nin (IRS) 8949. Form’una göre, sermaye kazançlarını ve kayıplarını hesaplamasına yardımcı olacak.

Uygulamadan yararlanmak isteyen kullanıcılar, EY’ye kripto işlemlerini içeren bir CSV dosyası sağlayabilir yahut işlem geçmişlerini uygulamaya el ile girebilir. Ayrıca, kullanıcılar kripto para borsalarından API anahtarlarına “salt okunur” olarak erişime açarlarsa uygulama hesaplamaları yapmak adına kullanıcıların işlem geçmişine erişim saplayabilir.

EY konu hakkında, API anahtarlarını saklamadıklarını dile getirdi;

Kullanıcılarımızın işlem geçmişlerine erişim için API anahtarlarını kullanıyoruz ve akabinde siliyoruz. Dolayısıyla kullanıcılarımızın kripto para birimlerine erişimimiz yok.

CryptoPrep uygulaması 1.000’den fazla token’ı destekliyor ve ayrıca popüler borsalara da erişim sağlayabiliyor. EY ne yazık ki an itibariyla bu popüler borsaların hangileri olduğunu belirtmedi.

Kullanıcılar uygulamaya kripto işlemlerini belirttikten sonra, uygulama kullanıcıların işlemlerini detaylandıran bir form yolluyor. Fakat tabii ki bu hizmetin bir bedeli var.

EY’nin açıklamalarına göre uygulama, 20 işleme kadar 49$, 21-100 işlem arası 99$, 101-999 işlem için ise 399$ civarında bir ücret talep ediyor.

EY Americas’ın vergi hizmetlerinden sorumlu başkan yardımcısı Marna Ricker, “Yatırımcılarımız giderek artan bir şekilde kripto para birimleriyle ticaret ve yatırım yapıyor. Bununla birlikte kripto vergilerinin dosyalanmasında yaşanan karmaşıklığı minimuma indirmek amacıyla yenilikçi bir çözüm geliştirdik.” dedi.

ABD’de kullanıcılarına kripto vergi konusunda yardımcı olan tek firma EY değil. Winklevoss Capital destekli TaxBit, kullanıcılarına tıpkı CryptoPrep gibi 8949. Formu hazırlamalarına yardımcı oluyor. Ayrıca TokenTax ve Koinly firmaları da benzer hizmetleri kullanıcılarına sunmakta.

Ripple, Brave, Huobi ve Cryptocom gibi önde gelen blockchain şirketlerinin de aralarında bulunduğu 40’tan fazla şirket Open Payments Coalition altında bir araya gelerek evrensel ödeme sistemi PayID’ye katılıyor.

100 Milyon’dan fazla kullanıcıya ulaşacak olan ödeme sistemi kullanıcıların dünya üzerindeki herhangi bir yere gerçek zamanlı para gönderebilmesini sağlayacak.

Kulanıcılar ödeme alabilmek için e-posta adreslerini ya da telefon numaralarını sisteme entegre edip banka hesaplarını bağlamaları ile birlikte, karmaşık banka hesap numaraları, Swift işlemi için gerekli ID’ler ve uluslararası kodlar ile uğraşmadan banka hesapları aracılığı ile para alıp gönderebilmekte.

Blockchain ve kripto para sektörünün öncü şirketlerinin de katılımıyla büyük süke yaratan PayID’ye BitGo, BitPay, Bitrue Bitstamp, Blockchain.com, Brave, CipherTrace, Coinone, Crypto.com, Huobi, Liquid ve Ripple da katıldıklarını açıklamış durumda.

Konu ile ilgili olarak Ripple’dan Ethan Beard PayID’nin dünya çapındaki ödemeleri basit ve hızlı hale getireceğini belirtti.

https://twitter.com/Ripple/status/1273605020957782016

Para göndermek bir e-posta ya da mesaj göndermek kadar basit olursa, gönderimler de çok daha hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleşebilir. PayID bunu sağlıyor.

Liquid Group CEO’su Mike Kayamori ise kripto paraların bu konuda anahtar olacağını belirtmekte.

Ödeme sistemlerinin itibari ve kripto para birimleri arasında sorunsuz çalışabilir olması ve dünyanın herhangi bir yerine kolayca gönderilebilmesi önceliğimiz.

Avusturalya’da Kullanılıyor

PayID hali hazırda Avusturalya’da yaygın olarak kullanılmakta. Geçtiğimiz 3 yıl içerisinde adım adım yayılan PayID şu sıralar neredeyse Avusturalya’daki herkes tarafından biliniyor. Çözüm sayesinde ülkede bulunan bankalar ve kripto para borsaları kesintisiz bir şekilde 7 gün 24 saat gerçek zamanlı para transferi gerçekleştirebiliyor.

Avusturalya merkezli BTC Markets CEO’su Caroline Bowler da, küresel PayID sistemini dünya çapında bir kitleye ödeme kolaylığı sunacak bir altyapının önemli bir adımı olarak tanımlamakta.

Kripto para birimleri ve itibari para birimleri arasında sorunsuz çalışan bir ödeme altyapısı olan PayID hakkında ne düşünüyorsunuz? Kripto paraların, borsaların ve bankaların bir arada çalışabileceği bir ödeme sistemi hakkındaki yorumunuz nedir? Lütfen bizimle paylaşmayı unutmayın.

Son günlerin popüler DeFi platformu Compound’un tokeni COMP, FTX’te listelendi.

FTX.com ve  FTX US (ABD’de bulunan spot işlem borsası) üzerinde listelenecek olan COMP token ile birlikte cUSDT de platformlarda yerini alacak.

Screenshot 3 1 - Compound FTX'te De Listelendi! Rekor Yükseliş

Arka arkaya gelen haberler ile kripto para topluluğunun iyice ilgisini çekmeyi başaran lending platformu, yüzde 269’luk bir artış yaşayarak DeFi üzerinde liderliğe oturmuş durumda. Bu yükseliş ile birlikte Compound uzun zamandır DeFi lideri olan Maker’ı da koltuğundan etmiş oldu.

DeFi Tokenleri İçin Özel Kontrat Geliyor

COMP listelenme furyası ile birlikte popülerliği iyice artan DeFi tokenleri için de yeni bir kontrat hazırlayan FTX, kontratını bugün itibariyle kullanıma açmış bulunuyor. FTX platformunun tokeni olan FTT tutan kullanıcıların oy kullandığı listeleme yarışmasında VeChain’e (VET) karşı zafer elde eden DeFi Token Index’i, platformda yerini almış durumda.

Yeni kontrat kapsamında bulunan coinler ise şu şekilde:

Kyber Network (KNC), Aave (LEND), Maker (MKR), Kava (KAVA), 0X (ZRX), Loopring (LRC), Ren (REN), Augur (REP), Bancor (BNT), Synthetix Network Token (SNX) ve Compound (COMP)

Bilidğiniz üzere petrol vadelileri sözleşmesi, shitcoin sözleşmesi ve borsa tokenleri sözleşmesi gibi birçok farklı ürüne sahip olan FTX, DeFi tokenleri sözleşmesi ile yeni bir ürünü daha platformuna eklemiş bulunuyor.

Geçtiğimiz günlerde bir diğer DeFi platformu olan Kyber Network tokeni KNC de FTX üzerinde işlem görmeye başlamıştı.

İtalya Bankacılık Birliği (ABI), Avrupa standartlarına uygun bir merkez bankası dijital para birimi (CBDC) için pilot projelere hazır olduğunu açıkladı.

Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte dünya da dijitalleşmeye başladı. bu dijitalleşmenin bir ürünü olarak da para birimleri dijitalleşti. 2009 yılında Bitcoin başta olmak üzere tamamen dijital para birimleri, kripto paralar ortaya çıktı. Zaman geçtikçe ilgi odağı hâline gelen dijital paralar, hükümetlerin ve finansal birimlerin de dikkatini çekti. Sonuç olarak da ülkeler kendi merkez bankalarından dijital para çıkartma fikrini üretti.

Bir süredir Çin, İsveç gibi ülkelerin önde götürdüğü merkez bankası dijital para birimi yarışında İtalya da vardı. Hatta geçtiğimiz yıl dijital para ve kripto varlıkları incelemek amacıyla uzmanlardan oluşan bir “Uzman Grubu” kurmuştu.

Grup, incelemelerinin ardından parasal istikrarın ve Avrupa düzenleyici çerçevesine tam bir saygı içerisinde hareket etmenin dikkate alınması gerektiğini öne sürdü. Ayrıca merkez bankası para birimi denemelerinin banka desteğiyle yapılmasının büyük bir artı olduğunu ortaya koydular.

İtalya Bankalar Birliği - İtalya Avrupa Standartlarında CBDC İçin Hazır!

ABI, programlanabilir bir dijital paranın, para ve borsa anlayışını kökten değiştirebilen bir yeniliği temsil ettiğini söyleyerek devam etti.

“Bu kökten değişim, hem operasyonel hem de destek sürecinin verimliliğinde büyük bir katma değer sağlayabilir. İşte tam bu yüzden tüm dikkati ve enerjiyi vermeye değer bir alan olmaktadır. Özellikle Euro bölgesinin gelişimini destekleyecek olan bu alan, tüm ekosistem ile iş birliği içerisinde yeni araçlar geliştirmek amacıyla araştırılmalıdır.”

Ayrıca ABI, değişimin bir parçası olmak istediğini de ifade ediyor. Özel sektör tarafından başarılan yeniliklere ve Spunta projesine değinerek İtalyan bankaların da başarabileceğini iletiyor.

Dijital para birimi çıkartmak şüphesiz ki merkez bankalarına benzersiz bir güç verecek. Bankacılık sektörü de merkez bankası politikalarını şekillendirmede önemli bir yere sahip olacak. ABI bankaların rolü için de bir açıklamada bulundu.

“Bankaların rolü sayesinde, nakitlerin mevcut özelliklerinin korunabildiği teknik çözümlerin ve operasyonel çerçevelerin tanınması mümkün oldu. Bu da hâli hazırda dijital ödeme araçlarından memnun olan dijital dünyanın faydalarını getirebilecekleri anlamına geliyor.”

Önde gelen analiz firması Chainalysis, yeni raporu ile birlikte Bitcoin (BTC) arzının sadece yüzde 19’unun alım-satım işlemleri için kullanıldığını belirtmiş durumda.

Rapora göre Haziran ayı itibariyle toplamda 18.6 milyon Bitcoin üretilmiş durumda. Bitcoin arzının büyük bölümü ise uzun dönem için tutuluyor.

Bitcoin arzının yüzde 60’ına sahip olan cüzdanların bugüne kadar bakiyelerinin yüzde 25’inden fazlasını hiçbir zaman satmadıkları Chainalysis tarafından açıklandı.

Şirket, bahsi geçen cüzdanlarda bulunan Bitcoin’leri uzun dönem yatırım kategorisinde tanımlamakta.

Yüzde 20’si Kayıp

Geriye kalan yüzde 20’lik kısmı “kayıp Bitcoin’ler” olarak tanımlayan analiz firması, bu cüzdanların 5 yıl ve daha fazla süreyle hiç hareket görmediğini ve kayıp Bitcoin’ler olduğunu belirtmekte.

Screenshot 1 9 - Bitcoin'lerin Yüzde 20'si Fiyatı Belirliyor!

11 Yıllıklar Harekete Geçmişti

Chainalysis 5 yıl ve üzeri cüzdanları üzerinde faklı çalışmalar da yaparak kayıp Bitcoin’ler listesine almış bulunuyor. Her ne kadar 5 yıldır hareket etmeyen cüzdanların hepsi bu kategoriye dahil edilmese de bazen hiç beklenmeyen cüzdanlardan, beklenmeyen hareketler gelebiliyor.

Geçtiğimiz ay tüm kripto dünyasını etkileyen 11 yıllık cüzdanın harekete geçmesi hadisesi ise bu duruma güzel bir örnek olabilir. Bitcoin’in ilk ayında kazım yapan kişilerden birine ait olan cüzdan, Bitcoin’in ilk bloğunun kazılmasından sadece bir ay sonra 50 BTC’lik blok ödülünün sahibi olmuştu. O günden geçtiğimiz aya kadar ise hiç hareket görmemişti.

Cüzdan hareketi ile birlikte farklı analizle ortaya konulmuş, kimileri Satoshi Nakamoto’nun döndüğünü iddia etmiş, kimileri de cüzdanın Satoshi’ye ait olmadığını belirtmişti.

Geriye Kalan Ticaret İçin Kullanılıyor

Chainalysis geriye kalan yüzde 20’lik kısmın borsalarda gerçekleşen ticaret için kullanıldığını belirtmekte.

Yüzde 20’lik kısım Bitcoin’in fiyatını belirliyor.

Ek olarak raporda Bitcoin arzının büyük kısmının uzun dönem yatırım olarak tutulmasının sonucu olarak alınıp satılabilecek Bitcoin miktarı iyice azalıyor. Bu durum ise Bitcoin arzını daha da sınırlı hale getiriyor.

Haftalık 340.000 Kullanıcı

Chainalysis raporunda 2020 boyunca Bitcoin traderlarının sayısının haftalık bazda 340.000’e ulaştığının altını çiziyor. Kullanıcılar raporda iki ayrı gruba ayrılıyor. Bireysel ve profesyonel yatırımcılar olarak ayrılan iki grupta bireysel yatırımcılar alım-satım işlemleri için 10.000 $ ve daha az yatırma işlemi yapan kullanıcılar olarak tanımlanıyor.

Transferlerin yüzde 96’sının bireysel yatırımcılar tarafından yapıldığının altını çizen Chainalysis, profesyonel yatırımcıların likidite noktasında daha büyük bir rol oynamasına rağmen 2020’de daha az hareket ettiğini belirtmekte.