Monero madencilik havuzu MineXMR, bugün itibarıyla (15.02.2022) toplam hash oranının %44’ünü kontrol ediyor. Bu oran ise birçok insanın aklına soru işaretleri getirmeye başladı. Monero ağı tehlikeye girebilir mi? Potansiyel riskler nelerdir?
MineXMR Havuzu Büyüyor
MineXMR bilindiği gibi en büyük Monero madencilik havuzu. Toplam hash oranının neredeyse yarısını kontrol ediyor ve MineXMR’ın hash oranı arttıkça “%51 Attack” olasılığı da artmaya devam ediyor.
“%51 Attack” denilen kavram; bir blok zinciri ağında hash oranının %50’sinden fazlasını elinde bulunduranların yapabileceği bir saldırı türü olarak nitelendirilebilir. Bir kişi veya grup, bir blok zincirindeki hash oranının yarısından fazlasına sahipse, ağ üzerinde yapılan işlemlerin bloklara işlenmesi konusunda çeşitli manipülasyonlar yapabilme gücüne de erişiyor.
Daha fazla Monero haberi için buraya bakabilirsiniz.
Monero Yatırımcıları Kaygılı
Reddit üzerinden bazı Monero destekçileri, MineXMR havuzunun durumu hakkında yorumlar yapmaya başladılar. Destekçilerin kaygıları var ve MineXMR’ın ağın %50’sinden fazlasını kontrol etmesini istemiyorlar. Çözüm olarak ise MineXMR havuzunda yer alan madencilere çağrı yaparak, kendilerini havuzdan ayırmaları gerektiği konusunda uyarıyorlar. Bu şekilde hash oranı MineXMR havuzundan ayrılarak dağılmış olacak.
Haberin yazıldığı şu anlarda MineXMR havuzu, ikinci ve üçüncü en büyük havuzun toplamından yaklaşık 2 kat daha fazla hash oranına sahip.
Bir madencilik havuzunun hash oranının, toplama oranla %50’den fazla olması demek her zaman “%51 Attack” meydana gelecek anlamını taşımıyor. Bunun gerçekleşmesi için havuzun özel olarak bunun için bir planı ve hedefi olması gerekli. Ancak her ne olursa olsun, böyle bir havuzun organizatörleri bu tip bir saldırıyı tetiklemek isteyebilir. Böyle bir durumda havuzda yer alan madencilerin bir an önce havuzu terk etmeleri ve başka havuzlara dahil olmaları ise olası.
İlginizi çekebilir: Gizlilik Tokenları Nedir?
Geçmiş Örneklerde Ne Olmuştu?
Ekosistemde önceki tarihlerde bu tip vakalar yaşanmıştı. Blok zincirlerinin yarısından fazlasını ele geçiren oluşumlar, genellikle “Double Spend Attack” denilen yönteme başvurdular. Bu yöntemde saldırganlar, büyük bir işlem açarak ellerindeki ilgili tokenları bir başka tokena çevirdiler. Ardından ise bu işlemlerin bloklara kayıt olmasını engelleyerek “fake” işlemleri bloklara kayıt ettiler.
Bu hamle ile, bloklarda sattıkları tokenlar hakkında bir bilgi bulunamıyordu. “Double Spend Attack” denilen bu yöntemle, ellerindeki parayı ikiye katlamış oldular.
İlginizi çekebilir: Bitcoin Gold’a %51 Saldırısı
Eğer bir havuzun elinde böyle bir güç varsa, daha küçük saldırılar düzenlemeleri de olası. Bir örnek verecek olursak; saldırganlar belirli işlemleri bloklar üzerinde sansürleyebilirler.
Daha fazla Blockchain Haberleri için: Blockchain Haberleri
Gelişmelerden ve son dakikalardan haberdar olmak, kripto para dünyasında aktif bir yer edinmek istiyorsanız Telegram kanalımıza bekliyoruz.