Satoshi Nakamoto’nun kimliği hakkındaki tartışmaları harlayan 50 BTC nereden çıktı? Satoshi ortaya çıkmaya mı karar verdi?
20 Mayıs 2020 günü kripto para dünyasını şaşkına döndüren bir olay meydana geldi. 2009 yılının Şubat ayında kazılan ilk bloklardan elde edilen Bitcoin’lerin harekete geçtiği tespit edildi. Bitcoin’in ilk bloklarından olan bu Bitcoin’lerin Satoshi’ye ait olabileceği düşünülüyor.
Whale Alert’in sosyal medya platformu Twitter’dan duyurduğu bu olayla birlikte kripto para dünyasında kazanlar kaynamaya başladı.
👤👤👤 40 #BTC (391,055 USD) transferred from possible #Satoshi owned wallet (dormant since 2009) to unknown wallet
ℹ️ The coins in this transaction were mined in the first month of Bitcoin's existence.
— Whale Alert (@whale_alert) May 20, 2020
Geçtiğimiz haftalarda “Satoshi kim?” tartışmalarını harlayan olaylar silsilesi gelişmişti. İlk olarak McAfee “Satoshi’nin kim olduğunu biliyorum.” demişti. Sonraki hafta ise Adam Back’in Satoshi olabileceğine dair bir video ortaya çıkmıştı. Kripto para dünyası henüz videonun etkisinden çıkamamışken bu kez de 50 BTC’nin bir anda harekete geçmesi ve farklı kripto para borsalarına transfer edilmesi gerçekleşti.
Kimileri bunu Satoshi’nin “Hâlâ hayattayım, sizi duyuyorum.” mesajı olduğunu düşündü. Kimileri ise o dönemlerde Satoshi dışında Bitcoin sahibi bir diğer isim olan Hal Finney’den şüphelendi. Aslında Hal Finney öldüğü için daha doğrusu “dondurulduğu için”, eşinden. Finney 2009 yılında Bitcoin kazmanın ne kadar kolay olduğunu hatta dakikalar içerisinde yeni bloklar bulunabildiğinden bahsetmişti. Lakin fanın sesi kendisini rahatsız ettiği için kazmayı durdurduğunu itiraf etmişti.
Kimse Üstüne Almıyor…
Dün gerçekleşen hareketten sonra 2009’un ilk Bitcoin madencilerinden teker teker “Ben değildim.” açıklamaları da gelmeye başladı. İlk olarak Hal Finney’in eşi; kendini, yürüttüğü ALS derneğini ve çocuklarını kastederek, “Biz değildik.” dedi. Sonrasında ise 2009’un ilk Bitcoin madencilerinden olan Martti Malmi, sosyal medya platformu Twitter üzerinden “İlk Bitcoin’imi 2009 Nisan’da kazmıştım. Malum işlemdeki Bitcoin’ler 2009 Şubat’ta kazılmış.” şeklinde açıklama yaptı.
Yine 2009 yılında ancak Kasım ayında Bitcoin kazmaya başlayan bir diğer isim olan Marshall Hayner ise, işlemi yapanın hiçbir zaman kabul etmeyeceği görüşünde. Sonuçta kazmanın kolay olduğu bir dönemde elinde büyük miktarda Bitcoin bulunduran birinin bütün dikkatleri üzerine çekmek istediğini düşünmediğini iletti.
Bir de Satoshi olduğu düşünülen ancak şüpheli 50 BTC transferi hakkında beyanda bulunmamış isimler var. İlki Craig davasında isminin silinmesi unutulduğu için gündeme gelen Paul Le Roux. Şu anda uluslararası bir uyuşturucu satıcısı unvanını taşıyan Le Roux, tıpkı Satoshi gibi dijital para üzerine çalışmalar yapmış. Yaptığı çalışmalardaki kodlama dili ile Bitcoin’in kodlama dili neredeyse aynı. Bununla birlikte tıpkı Satoshi gibi Le Roux da kodlamalarının arasına hükümet yapısını eleştiren ufak sitemler de sıkıştırmış.
Tıpkı Satoshi’nin Bitcoin’de yaptığı gibi kendi yaptığı çalışmayı herkese açık olarak paylaşmış ve gelen soruları cevaplamış. Tüm bu şüphelere rağmen Le Roux’un hapiste olduğu iddia ediliyor ve bu yüzden de dün gerçekleşen 50 BTC için açıklama yapmasını beklemek biraz boş.
Satoshi olabileceği düşünülen bir isim de Nick Szabo. Satoshi’nin Bitcoin’i açıklamasından birkaç ay önce Bit Gold isimli çalışmasını duyurması nedeniyle Satoshi olduğu düşünülüyor. Bununla birlikte dün yapılan 50 BTC işlemi hakkında Szabo’nun da bir açıklaması olmadı.
Wright Dahil.
2009’un Bitcoin madencilerinden teker teker açıklamalar gelirken, gözler Satoshi olduğunu iddia eden Craig Wright’a döndü. 50 BTC transferinin arkasında Wright mı var? Uzun bir süredir Wright ve Kleiman arasında devam eden bir dava mevcut. Bilindiği üzere Wright Tulip Trust eirşimini sağlamak için bir kurye bekliyordu. Güya kurye fona erişim için özel anahtarları getirdiğinde Wright Satoshi olduğunu ispat edebilecekti. Aylarca beklenen kurye tabii ki henüz gelmedi.
Wright, dün gerçekleşen 50 BTC işlemini sahiplenmedi. İşte olay burada farklı bir boyut alıyor. Çünkü Wright’ın mahkemeye verdiği Bitcoin cüzdanları listesinde, dün 50 BTC işlem yapılan cüzdanın olduğu belirlendi.
17XiVVooLcdCUCMf9s4t4jTExacxwFS5uh adresinden gerçekleştirilen işlemi Wright yapmadıysa kim yaptı? Sonuçta kendisine ait olduğunu dile getirmişti. Özel anahtarları mevcut olmadığı için erişemediğini söylediği cüzdanlara kim erişti? Tabii bu sorular sadece Wright’ın Satoshi olduğu düşünülüyorsa sorulabilir. Aksi taktirde pek de geçerliliği olmayan sorular olacaktır.
Cüzdandan Bitcoin çıkışı oluyor. Wright ben değilim diyor. Eğer kabul etseydi de mahkeme ile başı derde girecekti. Nasıl derseniz, özel anahtarları olmadığı ve erişemediğini söylediği cüzdandan 50 BTC’lik işlem gerçekleşmesi mahkeme tarafından adaleti yanıltma, mahkemeye karşı dürüstlüğün olmaması gibi algılanabilirdi. Yani Wright’ın Satoshi olduğunu düşünen kitlenin sığınacak bir limanı gibi bu düşünce de.
Satoshi Değil!
Olaya başka bir bakış açısı da Patoshi Blocks’tan geldi. Bitcoin blockchain’ini sıkı sıkıya takip eden ve Satoshi’Nin oluşturduğu blokların paternini çıkaran Patoshi Blocks, “Transfer edilen 50 BTC, Satoshi Nakamoto’nun cüzdanından çıkmamış olabilir.” dedi.
Sergio Demian Lerner siyah çizgilerin Satoshi’nin blokları olduğunu söylüyor. Hepsinin belirli bir paterni olduğunu görmekteyiz. Ancak bir süre sonra bu patern bozuluyor. Satoshi’nin hareketi olmadığını görüyoruz. İşte tam bu sebepten dolayı Lerner, 50 BTC Satoshi Nakamoto’nun cüzdanından olmayabilir kanısında.
Tüm Dünyada Büyük İlgi Gördü!
Bir anda farklı kripto para borsalarına transfer edilen 50 BTC kripto para dünyasında oldukça ilgi gördü. Öyle ki sosyal medya platformu Twitter üzerinde hem Türkiye hem de dünya çapında saatlerce #Satoshi hashtagı top topic’te kaldı.
Özellikle Twitter’da saatlerce gündemde kalan, çeşitli goygoylara malzeme olan Satoshi’nin kimliği hâlâ belirsiz. Ancak dünkü 50 BTC işlemini kim yapmışsa, büyük bir dump söz konusu. Kripto para dünyasında manipülasyon görmediğimiz bir olay değil. Ancak boyut ve önem açısından baktığımızda belki de son 11 senenin en büyük olaylarından birine tanık olduk.
Peki neden şimdi? İşlemi yapan gerçekten Satoshi ise neden bugüne kadar bekledi? Acaba önce McAfee sonrasında Adam Back olaylarından dolayı artık ifşa olacağını mı düşünüyor? Yoksa sadece “Ben buradayım gerzekler, beni asla bulamayacaksınız!” demeye mi çalışıyor? Yoksa dünyayı etkisi altına alan Corona virüsü salgınının ekonomik boyutu onu da mı etkiledi? Sonuçta 50 BTC’nin dağıtılmış olmasına rağmen 10 BTC’lik bir kısmının kullanıldığına dair ipuçları mevcut.
Sizce Satoshi kim? Neden şimdi ortaya çıkan 50 BTC’lik bir işlem var? Ve bundan sonraki amacı ne?
Discord ve Telegram üzerinden fikirlerinizi bizimle paylaşabilirsiniz.