Altcoinler Toplam Madencilik Gücünün Üçte Birini Oluşturuyor
Münih Teknik Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, düzenleyicileri kripto madenciliğinin çevresel etkilerini göz önünde bulundurmaya gelince, Bitcoin’in ötesine bakmaya teşvik ediyor.
Bilim dergisi Joule’nin 4 Ağustos tarihli sayısına göre, Ulrich Gallersdörfer, Lena Klaaßen ve Christian Stoll isimli araştırmacılar, Bitcoin (BTC) madenciliğinin piyasa değeri açısından en büyük 20 altcoinin toplam güç kullanımına oranla %66’sını kullanıyor.
Raporda, “Altta yatan algoritmalar, mevcut hash oranlarına ve uygun madencilik cihazlarının bize sunduğu verilere dayanarak, Bitcoin’in bütün kripto madenciliği endüstrisindeki toplam enerji tüketiminin 2/3’ünü ve tam olarak net bir şekilde incelenmemiş diğer altcoinlerin ise kalan 1/3’ünü temsil ettiği sonucuna vardık.” dendi.
Bu nedenle, üzerinde araştırma yapılmayan para birimleri, zaten kendi başına çevresel hasara yol açabilecek Bitcoin’in enerji tüketiminin çok altında bir seyir izliyor.
Rapor, hash oranlarını ve madencilik ekipmanlarını analiz ederek altcoinlerin güç tüketimini belirledi. Araştırılan blockchainler arasında şunlar var:
Ethereum (ETH), Bitcoin Cash (BCH), Bitcoin SV (BSV), Litecoin (LTC), Monero (XMR), Dash (DASH), Ethereum Classic (ETC), Zcash (ZEC), DogeCoin (DOGE) yer alıyor. , Bitcoin Gold (BTG), Decred (DCR), RavenCoin (RVN), MonaCoin (MONA), Bytom (BTM), SiaCoin (SC), DigiByte (DGB), Horizen (ZEN), Komodo (KMD) ve Bytecoin ( BCN).
Kripto Madenciliği Gezegeni Yok mu Ediyor?
Araştırma ekibi, kripto para madenciliğinin enerji gereksinimlerinin çevreciler için endişe kaynağı olduğunu belirtti. Ayrıca araştırmacılar, bu alanda yapılan birçok çalışmanın tüm kripto para birimlerinden ziyade yalnızca Bitcoin’e odaklandığına dikkat çekti.
Raporda, “Enerji tüketimi kendi başına iklim değişikliği anlamında bir sorun değil” dendi. Ancak kripto madenciliğinin ek kaynaklar gerektiren beklenmedik bir yük olduğuda belirtilen bilgiler arasında. “Belirli üretim kaynaklarının tam yük kullanım saatlerindeki artış, yakıt değiştirme etkilerine yol açabilir ve yerel emisyon yoğunluklarını değiştirebilir.” Böyle olursa, çevresel etkiler farklılaşabilir.
Bitcoin öncüsü Hal Finney, 2009’un başlarında madenciliğin enerji gereksinimleri nedeniyle çevresel bir sorun yaratma potansiyeline sahip olduğunu belirtti. Bu görüş, daha Bitcoin’in emekleme zamanında ve altcoin diye bir kavramın olmadığı zamanlarda yapılmıştı. Digiconomist’e göre, Bitcoin madencilik ağının bugün itibariyle toplam güç tüketimi yaklaşık 63.5 terawatt-saat. Bu rakam, İsviçre’de dahil olmak üzere birçok gelişmiş ülkenin güç tüketimini gölgede bırakıyor.
Çözüm Petrol mü?
Bitcoin madenciliği için gücün çoğu yenilenebilir enerji kaynaklarından geliyor. Araştırma firması CoinShares’ın Aralık 2019 tarihli bir raporuna göre, BTC madenciliğinin yaklaşık %75’i yenilenebilir enerji ile yapılıyor.
Önerilen bir çözüm ise, petrol madenciliği sırasında üretilen fazla gazı elektriğe dönüştürmek. Petrol madenlerinin yakınlarında madencilik tesisleri kurarak, bu gazı doğrudan elektriğe dönüştürerek madencilik yapılabilir.