Blockchain Teknolojisinde Kadının Adı Yok (Mu?)
Satoshki Nakamoto Bitcoin’i tanıtarak blockchain teknolojisini kitlelere duyurmaktaki ilk ve belki de en önemli adımı atalı neredeyse 13 sene oldu.
Bu süreçte kripto paraların çeşidi ve sayısı aldı başını gitti, blockchain teknolojisinin kullanım alanları genişledi, NFT’ler çeşitli sektörleri fethetti ve hatta metaverse ortaya çıkarak blockchain tabanlı alternatif evrenlerin dahi önü açıldı.
İlginizi çekebilir: Bitcoin Nedir?
Tüm bu değişim ve gelişim sürecinde yerinde saymakta ısrarcı olduğu var sayılan yegane faktör ise bu yenilikçi teknolojinin erkek egemen yapısı oldu. Peki sektöre dair yerleşik bu algı ne derece doğru? Blockchain teknolojisi gerçekten de hala bir erkekler kulübü mü?
Blockchain ve kripto paralar denince akla gelen isimlerin başında Elon Musk, Andre Cronje, Kris Marszalek ya da Vitalik Buterin gibi medyatik ve akıllardaki “tipik Silikon Vadili” imajına uygun görece genç, beyaz ve tabii ki erkek kişiler geliyor.
Her ne kadar bu isimler gerçekten de sektörü kuran ve daha da önemlisi çekip çevirenler olsalar da, teknolojinin önde gelenlerinin yalnızca bu profilden meydana geldiği algısı bizleri kadınsız bir sektör yanılgısıyla baş başa bırakıyor.
Erkek egemen toplumdan çıkan her yeniliğin de erkek egemen olmasını bekleyen ön kabullü zihinlerimizin bu yanılgıyı tek gerçeklikmişçesine benimsemesi ise kaçınılmaz oluyor.
Blockchain Tarihi Erkek Yatırımcılar ve Girişimcilerden İbaret
Kendimize ve zihinlerimize çok da yüklenmeyelim. Kripto paraların ve blockchain teknolojisinin çok da eski olmayan tarihine dönüp baktığımızda sektörün başlangıcından itibaren ciddi bir erkekler kulübü edasıyla hareket edildiğini görebiliyoruz. Bitcoin ortaya çıktığında teknolojiye ilgi gösteren grup neredeyse tamamen erkek yazılımcılardan ve yine erkek bilgisayar oyunu müptelalarından ibaretti.
Kripto para dünyasının adım adım bugünlere gelmesine zemin hazırlayan Reddit ve 4chan gibi forum sitelerinin kullanıcılarının büyük oranda erkek ağırlıklı olduğu da bilinen bir gerçek.
Haliyle 2017 yılına geldiğimizde Bitcoin’in ulaştığı 85 milyar dolar değerinin yalnızda %5,88’inin kadınlara ait olduğunu görmek bir yandan canımızı acıtırken, bir yandan da hiç şaşırtmadı.
Benzer bir şekilde 2012 ve 2018 tarihleri arasında risk sermayesi ile kurulan 378 kripto para startup şirketinin yalnızca %8,5’i kadın kurucu ve/veya kurucu ortaklara sahipti.
Teknoloji şirketlerinin geneline baktığımızda aynı tarihlerde bu oranın %18 civarında, yani kripto para sektörünün neredeyse iki katından fazla olduğunu görüyoruz. Bu da bize kripto para ve blockchain teknolojisinin en azından 2018’e dek sektörün geri kalanından ayrışarak dikkat çekici oranda bir erkek dominasyonuna sahip olduğunu gösteriyor.
2018 tarihine kadar baskın bir şekilde hissedilen bu durumun nedenleri arasında global düzlemde kadınların teknoloji ve internet erişiminin erkeklere oranla çok daha kısıtlı olmasını gösterebiliriz.
Amerika Birleşik Devleri’nin (ABD) teknoloji ajansı ITU’nın gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre dünya genelinde kadınların yarısından azı internet kullanıyor. Erkeklerde ise bu oran %55. Dünya Ekonomik Forumu’nun cinsiyet ayrımı raporu ise kadınların finansal varlık ve hizmetlere erişimde de erkeklerin çok gerisinde kaldığına işaret ediyor.
Pandemi Sürecinde Sektöre İlgi Duyan Kadın Sayısında Patlama Yaşandı
Blockchain teknolojisinin temelde daha adil, daha şeffaf ve kapsayıcı, merkeziyetsiz bir finansal yapı için ortaya çıktığını düşünürsek, toplumun yarısını oluşturan kadınların sektörün bu denli dışında kalması teknolojinin temel prensipleriyle dikkat çekici bir ironi meydana getiriyor. Neyse ki günümüzde durum 2018 öncesine kıyasla bir nebze daha umut verici bir tablo çiziyor.
Pandemi sürecinde kripto paralara artan yoğun ilgiyle beraber sektöre yalnızca erkekler değil, kadınlar da akın etti. Son iki senede sektördeki kadınların oranı %8’den %12’ye çıktı.
Son dönemde yapılan araştırmalar ise Bitcoin ile ilgilendiğini ifade edenlerin %43’ünü kadınların oluşturduğunu söylüyor. 2017’de kadınların yatırım payı %6’yı dahi bulmayan Bitcoin’e yönelik ilginin son 5 senede geldiği nokta, yakın gelecekte kripto para sektöründe daha çok kadın göreceğimizin sinyalini veriyor.
Sektördeki mevcut durumun gelişmelere rağmen idealden uzak olduğunu belirtmeye gerek dahi yok. Ancak blockchain sektörünün erkekler kulübü ya da kadınsız meclis olarak anılmasının sektörde yer alan ve başarılarıyla isminden söz ettiren kadınlara haksızlık olduğu da aşikar. Caitlin Long, Ria Bhutoria, Bobby Ong gibi teknolojinin öncü kadın isimlerinin yanı sıra Altcoin Sara, Meltem Demirörs ve Elizabeth Stark gibi blockchain fenomeni olarak isim yapmış kadınlar medyada daha çok yer almayı, ve blockchain’in erkek egemen bir sektör olarak yerleştirilen algısını kırmayı hak ediyor.
Blockchain sektöründe kadının adı olmadığına dair yerleşen algıyı kadınların sektöre giriş cesaret ve hevesini kıracak bir şekilde negatif bir propaganda aracına dönüştürmek yerine daha çok kadını sektöre teşvik için bir problem olarak ele almak, “nasıl bir çözüm mümkün” sorusu üzerine kafa yormak gerekiyor.
Sizler için hazırladığımız özel içerikleri okumak için lütfen tıklayınız: Muhabbit Özel
Gelişmelerden ve son dakikalardan haberdar olmak, kripto para dünyasında aktif bir yer edinmek istiyorsanız Telegram kanalımıza bekliyoruz.